Son yıllarda trafik konusunda listeye giren Ankara için, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a çok iş düşüyor. 7 yıldır görevde bulunan Mansur Yavaş’ın bu tablo karşısında oturup düşünmesi gerekir.
Günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan trafik, birçok kişi için sadece bir ulaşım meselesi değil, aynı zamanda ciddi bir stres kaynağı. Özellikle büyük şehirlerde saatler süren trafik yoğunluğu, gecikmeler, korna sesleri, agresif sürücüler ve plansız yol çalışmaları, insan psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler bırakabiliyor. Direksiyon başındaki birey, çoğu zaman sadece araba kullanmıyor; sabır, öfke kontrolü ve dikkatle şekillenen bir sınav veriyor.
Küresel çapta trafikteki gecikmelerin en yüksek olduğu 2024 yılına dair hazırlanan bir rapora göre Ankara trafik sıkışıklığı açısından üst sıralara yerleşmiş görünüyor. 900'den fazla ülkede yapılan analizlerde trafikteki gecikme süreleri arasında İstanbul başı çekiyor.
Jakarta ve Bankok İstanbul'un ardından gelirken Ankara 4'üncü sıraya yerleşmiş durumda. Bursa Ankara'nın arkasından 5'inci İzmir ise 6'ıncı sırada geliyor. Son yıllarda trafik konusunda listeye giren Ankara için, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a çok iş düşüyor. 7 yıldır görevde bulunan Mansur Yavaş’ın bu tablo karşısında oturup düşünmesi gerekir. Trafik meselesi kaosa dönmeden neler yapılabilir? Sorusunu kendisine sorması gerekir. Daha çok sosyal yardım belediyeciliği üzerinden yürüyen bakış açısına bir an önce son verip alt yapıya önem vermesi gerekir, yoksa bu işin içinden çıkılmaz diyeyim ben. Trafik stresi hem Mansur Yavaş’ı hem de Ankaralıları bitirecek.
Çünkü trafik stresi, sadece anlık gerginliklere yol açmakla kalmaz. Uzun vadede kişide yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları ve anksiyete gibi sağlık sorunlarına zemin hazırlayabilir. Özellikle sabah işe giderken ya da iş çıkışı gibi yoğun saatlerde yaşanan gecikmeler, kişinin günlük verimini ve ruh halini olumsuz etkileyebilir. Bu da hem bireysel mutluluğu hem de toplumsal huzuru zedeleyen bir tabloya yol açar.
Uzmanlara göre, trafikte stres yönetimi için alınabilecek basit ama etkili önlemler bulunuyor. Öncelikle yolculuk öncesi zamanı iyi planlamak, alternatif güzergâhlar belirlemek ve mümkünse toplu taşıma kullanmak stresi azaltabilir. Aynı zamanda rahatlatıcı müzikler dinlemek, nefes egzersizleri yapmak ve kısa süreli öfke patlamalarından kaçınmak, daha sakin bir yolculuk deneyimi sunar.
Trafikte yaşanan stresin çözümü yalnızca bireysel önlemlerle sınırlı değil. Etkin şehir planlaması, toplu taşıma altyapısının güçlendirilmesi, trafik eğitimlerinin yaygınlaştırılması ve trafik kurallarına yönelik denetimlerin artırılması da bu sorunun toplumsal boyutunu hafifletebilir. Unutulmamalı ki yolları paylaşmak, aynı zamanda sabrı, anlayışı ve saygıyı da paylaşmak anlamına gelir.
Trafik, sadece otomobillerin değil, aynı zamanda duyguların da hareket ettiği bir alan. Bu yüzden her kırmızı ışıkta yalnızca bir araç değil, bir insan da duruyor. Ve her insanın, sağlıklı ve huzurlu bir yolculuğu hak ettiği unutulmamalı.