Kamu diplomasisi, bir ülkenin sadece kültürel etkinlikler ya da tanıtım kampanyalarıyla sınırlı bir alan değildir. Ülkeler yalnızca kültürel mirasıyla değil; teknolojik güvenilirliğiyle de imaj inşa eden bir ülke kimliği kazanmaya çalışır. Bu kapsamda savunma diplomasisi geleneksel olarak askeri iş birlikleri, savunma sanayi anlaşmaları ve güvenlik temelli müzakereleri kapsayan kamu diplomasisinin bir alt kolu olarak konumlanır. Aslında ülkelerin ürettiği tanklar, füzeler ve İHA’lar sadece askeri diplomaside bir güç unsuru olmakla kalmaz, bir iletişim aracı haline de gelir. Altay Ana Muharebe Tankı projesi tam da bu paradigmanın somut örneğidir: Türkiye’nin savunma sanayi, artık ulusal güvenlikten öte, uluslararası imaj yönetiminin de parçası haline gelmiştir. Nasıl ki Japonya mühendislikle, Almanya dayanıklılıkla, Güney Kore inovasyonla anılıyorsa; Türkiye de “güvenilir savunma teknolojisi” kimliğiyle küresel marka zincirine adını yazdırmaktadır. Son yıllarda kamu diplomasisinde çokça dile getirdiğimiz yumuşak-sert güç ekseni artık “zeki güç- smart power” eksenine kaymış bulunuyor. Yani teknolojiyi, diplomasiyi ve iletişimi ortak paydada sentezlemek gibi.

Türkiye’nin ASELSAN, ROKETSAN, MKE, HAVELSAN, BMC, ASFAT ve TUSAŞ gibi şirketlerle oluşturduğu savunma ekosistemi, beraberinde teknolojik iş birliği ve bilgi transferi kapasitesini de genişletmektedir. Türkiye’yi güvenlik ortağı ülke olarak konumlandırır. Özellikle son yıllarda kıtalardaki nüfus sorunlarının yol açacağı gerginlikler, Çin, Hindistan ve Afrika’nın geleceği, beklenen su savaşları, terörizmin bir yaşam tarzı haline gelmesi, tek konuya odaklı toplulukların hızla büyümesi, çevre sorunları, etik ilkelere artan bağlılık, insan hak ve sorumluluklarının artması, yakın gelecekte beklenen gelişmelerden bir kısmıdır. Böylesi bir ortamda savunma harcamalarına ayrılacak bütçelerin ülkeler için önemi yadsınamaz. Kaldı ki ABD güvenlik stratejilerini, dış politik duruşunun ve bürokratik yapılanmasının adaptasyonu olarak nitelendirebileceğimiz bir isim değişikliğine gitmişti. Amerikan Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) adı "Savaş Bakanlığı" olarak yeni değişti ve bu hızlı adım hatırlayın Çin’in büyük bir törenle yeni silahlar, insansız hava araçları ve diğer askeri teçhizatları tanıtmasının hemen ardından gelmişti.

Şunu unutmamalı ki savunma diplomasinin işlevsel kapsamı "niş" alanlarıyla veya ilgili görevleri yerine getiren kişilerin dar endüstri uzmanlıklarıyla sınırlı değildir. Kriz durumlarında ve diğer devletlerle barışçıl iş birliğinde, devlet politikasını şekillendirmek ve uygulamak amacıyla koordineli bir şekilde uygulanmalıdır.