Dursun Erkılıç
Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, sektöre ilişkin çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Ay, kamuoyunda çok fazla tartışılmayan ancak sektörü doğrudan etkileyen önemli bir başlık olarak tarife savaşlarına dikkat çekti.
Trump, tarifeleri ile dünya ekonomisini sarsarken, ilk yorumlar Türkiye’nin bundan ‘kârlı’ çıkacağı şeklindeydi ama şu ana kadar yaşananlar bunun tam tersini gösteriyor. Buna dikkat çekerken ABD’nin bazı Güney Asya ülkelerine tekstil ve hazır giyim ürünlerinde düşük gümrük tarifeleri uyguladığını belirten Ay, bu durumun Türkiye açısından ciddi bir dezavantaj yarattığını söyledi ve “Kağıt üzerinde Türkiye avantajlı görünse de, gerçek tam tersi. ABD pazarına ancak markayla girebiliriz ve ne yazık ki elimizde küresel marka yok” ifadelerini kullandı.
Türkiye, menşe değiştirme operasyonlarının hedefi haline geldi
Ay, düşük tarife avantajı elde etmek için gerçekleştirilen menşe saptırma operasyonlarının arttığına dikkat çekerek, bu durumun Türkiye’yi hedef pazar konumuna getirdiğini söyledi. “Başta Uzak Doğu olmak üzere bazı ülkeler, ürünlerini vergi avantajı sağlayan ülkeler üzerinden etiket değiştirerek başka pazarlara sokuyor. Bu operasyonlar Türkiye’yi de etkiliyor” dedi.
Alternatif pazarlara yönelen ülkeler Türkiye’ye ithalat baskısı yaratıyor
ABD’nin Çin gibi bazı ülkelere yüksek tarifeler uygulaması sonucunda, bu ülkelerin alternatif pazarlara yöneldiğini belirten Ay, Avrupa ve Türkiye’nin bu akışın hedefinde olduğunu söyledi. Avrupa’nın markalı ürünlerin hâkimiyetinde olduğunu hatırlatan Ay, “Tarifeler dönüp dolaşıp bize ithalat baskısı olarak yansıyabilir” uyarısında bulundu.
Ay ayrıca, ABD ve Avrupa merkezli markaların siparişlerini başka ülkelere kaydırmaya başladığını, bu sürecin Türkiye’de satışa sunulan ürünleri de etkileyebileceğini ifade etti. “Bugün Türkiye’de üretilip Türkiye’de satılan ürünler, ithal hale gelebilir” dedi.
“Avrupa, Türk tekstil ve hazır giyim sektörünün ana pazarıdır” diyen Ay, bu pazardaki daralmanın sektörü zor durumda bırakacağını vurguladı.
Emek sömürüsüne değil, verimliliğe ve markalaşmaya odaklanılmalı
Türkiye’nin rekabet gücünü artırabilmesi için düşük ücret politikaları yerine verimlilik artışı ve markalaşmaya yönelmesi gerektiğini belirten Ay, “Ucuz emekle rekabetin sonu yok. Moda endüstrisi ve markalaşma şart” dedi.
İhmalin bedelini işçilere ödetmeyiz
Konuşmasında sektör temsilcilerine, siyasetçilere ve bürokratlara çağrıda bulunan Ay, “İhmallerin, sorunları görmezden gelmenin ceremesini işçinin çekmesine izin vermeyiz. Artık herkes aklını başına almalı” diyerek uyarılarda bulundu.
