Yandaş medyanın pompaladığı haberlerin aksine Cumhur İttifakındaki rahatsızlıklar artık saklanamaz bir noktaya ulaştı. Büyük Birlik Partisi (BBP)  ve Yeniden Refah Partisinden (YRP) sonra MHP’nin de kendi amblemi ile seçime katılma kararı alması AK Parti yönetiminde alarm zillerinin çalmasına yol açtı.  

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı televizyon programında kendisine yöneltilen bu konudaki soruları “bazı partiler geleceğini düşünüyor tabii. Bu konuyu konuşmak için daha erken” sözleriyle geçiştirmesi dikkatlerden kaçmadı. 

AK Parti kurmaylarının çalıştığı simülasyonlara göre, AK Parti tabanında hükümetin uygulamalarından rahatsız olan önemli miktardaki bir seçmen kitlesi BBP ve YRP’ye oy verecek. Sadece YRP’ye AK Parti’den yönelecek oyların yüzde 7 civarında, BBP’ye yönelecek oyların ise minimum yüzde 3 olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca Hüda Par sözcülerinin Cumhuriyet rejimi ve laiklikle ilgili sözlerinin yanı sıra YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın kadınların şiddete karşı korunmasını öngören yasanın kaldırılması ve sürekli nafakaya karşı çıkması AK Parti’nin eğitimli, kentli kadın seçmenini oldukça rahatsız etmiş görünüyor. Bu kesimden özellikle Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve DEVA Partisine  oy geçişi söz konusu. 

Bazı cemaat, vakıf ve derneklerin cumhurbaşkanı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceklerini gazete ilanı duyurması da özellikle seküler hayat tarzını benimseyen AK Parti’lileri rahatsız etti.

MHP tabanında da Hüda Par ve YRP’nin Cumhur İttifakına dahil olmasından rahatsızlık duyulduğu biliniyor. Hüda Par yöneticilerinin özellikle “her tür milliyetçiliği ayaklar altına aldık” açıklaması  MHP tabanını rahatsız etti. 

Bütün bu olumsuzluklara rağmen Erdoğan’ın sürdürdüğü ittifakı genişletme politikası Başkent Ankara’da “Erdoğan partisini cumhurbaşkanlığına mı feda ediyor?” sorusunu gündeme getirdi. 

SEÇİM TARİHİN BELİRLENMESİNDE ORUÇ FAKTÖRÜ

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ekibinin seçim tarihini belirlerken Ramazan ayını özellikle dikkate aldıkları bildirildi. Buna göre, mitinglerin çok sönük geçeceğini ve bu durumun Millet İttifakı tarafından aleyhlerine kullanılacağını düşünen kurmaylar, propagande döneminin önemli bir bölümünün Ramazan ayına denk gelmesi için özellikle 14 Mayıs gününü tercih etti. Aynı kurmaylar Erdoğan’ın bu süreçte daha çok televizyon yayınları ve sosyal medya mecralarını kullanmasını önerdi. 

Ramazan ayında muhalefetin de rahatça miting yapamayacağını düşünen AK Parti kurmayları, bazı muhalefet partilerinin mitinglerinde oruç tutmayan insanların yer alacağını ve bu durumu kullanabileceklerini hesapladı.

ÖNEMLİ İSİMLER LİSTEDE OLMAYACAK

AK Parti’nin önemli isimlerden bazıları üçüncü dönem kuralı, bazılarının da teamül yoklaması sonuçlarına göre listede yer bulamayacak. Özellikle AK Parti’nin TBMM Grup Başkanvekili olarak görev yapan Yılmaz Tunç, Mustafa Elitaş ve Bülent Turan’ın milletvekili listelerinde yer bulamayacağı kulislerlerde dillendirilmeye başlandı.

AK Parti Genel Merkezinde görevli kurmaylarla Cumhurbaşkanlığı külliyesinde görevli danışman ve yöneticler arasında da adeta soğuk savaş yaşanıyor. Genel Merkezin yürüttüğü kampanya çalışmalarına Külliye’de görevli yöneticelerin müdahale etmesi ve bazı yöntemlerde anlaşamamaları kulislerin bir diğer gündemi. Örneğin, deprem bölgelerinde yapılan “sembolik temel atma” törenlerine parti kurmayları karşı çıkarken, Külliye’deki danışmaların önerisi uygulanmış. Konu mühalefet tarafından gündeme getirilip espri konusu yapılınca parti ve külliye danışmaları arasındaki gerginlik hat safhaya ulaşmış.      

YAVAŞ VE İMAMOĞLU FATÖRÜ 

AK Parti kurmaylarından bazıları da parti yönetiminin “Muharrem İnce’nin adaylığına bel bağladığını” ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın etkisini dikkate almadığını düşünüyor. 

Daha önce bu iki ismin “cumhurbaşkanı adayı olacağı zannıyla” yapılan araştırmalarda İmamoğlu ve Yavaş’ın hem AK Parti hem de MHP tabanından oy aldıklarını hatırlatan AK Parti’li kaynaklar, iki ismin meydanlara çıktığını ve Kılıçdaroğlu’na azımsanamayacak oranda oy getireceğine dikkati çekiyor.