Gazeteci Ruşen Çakır, “Muhalefet seçimlere hangi medyayla girecek?” başlıklı yayında Türkiye’de iktidarın muhalif ve bağımsız medya üzerindeki artan baskısını, bu baskının medya kuruluşlarının susturulmasına veya etkisizleştirilmesine yol açan mekanizmalarını ve gazetecilerin karşılaştığı zorlukları ele aldı.

Ankara’da zorbalığa uğrayan öğretmen konuştu: 'Şikayetçi değilim'
Ankara’da zorbalığa uğrayan öğretmen konuştu: 'Şikayetçi değilim'
İçeriği Görüntüle

Ruşen Çakır, Sözcü’deki yeni yöneticilerin, çalışanlara “Sözcü televizyonu muhalefetin sesi oldu. Ama bundan sonra sadece muhalefetin değil, hayatın sesi olmak istiyoruz” mesajını attığını söyledi. Bu mesajın kendisini eski günlere götürdüğünü söyleyen Çakır, “2010-2011 tarihlerine gittim. Bu benim unutmak istediğim tarihti. Ben Vatan Gazetesi’nde yazıyordum ve aynı zamanda NTV’de çalışıyordum. Siyaset danışmanı diye bir pozisyonum vardı. Yorum yapıyorduk daha çok. Ve Mirgün Cabas da orada haber müdürüydü. Fakat o dönemde NTV muhalif değildi ama Türkiye’nin en çok izlenen haber kanalıydı. En kritik dönemlerde olabildiğince tarafsız kalmaya çalışıyordu. Çok etkili oluyordu ve çok rahatsızlık yaratıyordu. Bu rahatsızlığın sonucunda NTV’de çok şey değişti” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi