HSK’nın, Dorukhan Büyükışık’ın ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten savcılar hakkında işlem yapmama kararı, aile ve hukuk çevrelerinde tepkilere neden oldu. Aile, yeni deliller ve çelişkilerle HSK’ya yaptığı ikinci başvuruda da sonuç alamadı.

İzmir'de 2018 yılında intihar ettiği öne sürülen Dorukhan Büyükışık’ın ölümüne dair yedi yıl sonra açılan cinayet davası sürecinde, adli kolluk personeli hakkında soruşturma başlatılırken, dosyada işlem yapan savcılar hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) herhangi bir işlem yapmaması dikkat çekiyor.

Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın oğlu Dorukhan’ın ölümünün cinayet olduğunu ortaya koyması sonrası açılan dava, hem hukuki süreçteki ihmalleri hem de bürokratik koruma iddialarını yeniden gündeme taşıdı.

Fatih Altaylı: İBB soruşturması Ergenekon’a benziyor Fatih Altaylı: İBB soruşturması Ergenekon’a benziyor

İddianame hazırlanırken savcılar koruma altında kaldı

T24'te yer alan Tolga Şardan'ın haberine göre, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, yıllar süren mücadele sonrası Büyükışık’ın ölümünü "intihar" değil, "cinayet" olarak değerlendirerek dava açtı. Ancak süreçte dosyada işlem yapan dönemin Başsavcı Vekili Muhammet Sağlam ve savcı Tayfun Koçoğlu hakkında açılan disiplin soruşturmaları, HSK tarafından iki kez reddedildi.

Büyükışık Ailesi’nin 2024 yılında sunduğu itiraz dilekçesinde, iki savcı hakkında ağır iddialar yer aldı. Buna göre, savcılık makamı, olay yerinde detaylı inceleme yapılmadığı halde yapıldığına dair sahte bilgi verdi; kamera kayıtlarının silinmediği ve delil bulunamadığı yönündeki ifadelerle kamuoyunu yanıltacak beyanlarda bulundu.

“Dosya incelenmeden imzalandı” iddiası

Ailenin HSK’ya sunduğu belgelerde, savcı Tayfun Koçoğlu’nun soruşturma dosyasını hiç teslim almadığı, incelemeden imzaladığı ve tüm işlemlerin Başsavcı Vekili Muhammet Sağlam tarafından yapıldığı ileri sürüldü. UYAP kayıtlarına göre, soruşturmayı kapatan kararda imzası bulunan Koçoğlu’nun hiçbir işlem gerçekleştirmediği de dilekçeye yansıdı.

Öte yandan, Başsavcı Vekili Sağlam’ın, Dorukhan Büyükışık’ı sanık, babası Ethem Büyükışık’ı ise delil karartma şüphelisi olarak sisteme kaydettiği ve veriler üzerinde değişiklik yaptığı da öne sürüldü.

Kolluk personeli yargılanıyor, savcılar korunuyor

Aynı dosyada görev alan bazı polis ve jandarma personeli, sahte rapor düzenlemek ve görevi kötüye kullanmak suçlamalarıyla Ankara ve İzmir adliyelerinde yargılanıyor. Ancak savcılar hakkında işlem yapılmaması, adalet mekanizmasında çifte standart uygulandığı yönünde eleştirilere neden oluyor.

HSK 1. Dairesi, başkan Halil Koç’un öncülüğünde verdiği ret kararlarıyla dosyayı kapatırken, aile yeni yönetimle birlikte dosyanın tekrar açılmasını umut ediyor. HSK üyeleri haziran ayında değişecek.

Baba Ethem Büyükışık ise sürece ilişkin, “İntihar denilen dosya cinayet çıktı. Savcıların hatası var, avukatlarca yeniden HSK’ya başvuru hazırlığı yapılıyor” açıklamasıyla mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.

Kaynak: Haber Merkezi