Elazığ’ın Çaydaçıra Mahallesi’nde 5 Eylül’de yaşanan cinayetle ilgili yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Başkomiser Metin K., evinde eşi F.K. ile gördüğü Orhan Ö.’yü tabancayla vurarak öldürmüştü. Olay sonrası başlatılan soruşturmada tarafların ifadeleri savcılık dosyasına girdi.

F.K., ifadesinde Orhan Ö. ile sosyal medya üzerinden tanıştığını ve konuşmak için eve çağırdığını söyledi. Bu sırada eve gelen eşi Metin K.’nin kendilerini görmesi üzerine tartışma çıktığını anlattı.

Tartışma sırasında belindeki tabancayı çıkaran Metin K., Orhan Ö.’ye ateş etti. Kurşunların isabet etmesiyle yere yığılan Orhan Ö., olay yerine sevk edilen sağlık ekiplerinin tüm müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Cenazesi, otopsi yapılmak üzere Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna götürüldü.

Serbest bırakıldı, yeniden tutuklandı

Cinayetin ardından gözaltına alınan başkomiser Metin K., çıkarıldığı nöbetçi mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak savcılığın itirazı üzerine hakkında tutuklama kararı verildi.

Metin K.’nin ifadesinde Orhan Ö.’yü tanımadığını, eve girdiğinde kendisine bıçakla saldırdığını, engellemek amacıyla ateş açtığını ve kimseye zarar verme niyeti olmadığını söylediği öğrenildi.

3 kişinin yaralandığı silahlı saldırının şüphelileri yurt dışına kaçma hazırlığındayken yakalandı
3 kişinin yaralandığı silahlı saldırının şüphelileri yurt dışına kaçma hazırlığındayken yakalandı
İçeriği Görüntüle

Eşi F.K. ise savcılıktaki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

Sosyal medyadan tanışmış

Savcılıktaki ifadesinde olay gününü anlatan Metin K.’nin eşi F.K., Orhan Ö. ile sosyal medya üzerinden tanıştığını ifade ederek, şu ifadeleri kullandı:

“Metin K. benim resmi nikahlı eşim olur. Yaklaşık 5 yıldır evliyiz ve bu evlilikten 3,5 yaşında bir tane çocuğumuz bulunmaktadır. Eşim Metin K., Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü’nde başkomiser olarak görev yapmaktadır. Eşimle aramızda şubat ayından ailevi sorunlardan kaynaklanan bir anlaşmazlık vardı. Ben bu süreçte ‘ferida kahrol’ kullanıcı adı ile sosyal medya hesabı üzerinden bu platformda bir şahıs ile tanıştım.

Bu kullanıcı hesabı bana aittir. Tanıştığım şahsın kullanıcı adı ‘Serdar Gökhan’dır. Benden sormuş olduğunuz bu şahısla alakalı eşimle problemli olduğumuz dönemde şahısla aramızda duygusal bir bağ oluştu. Ancak bu şahısla sadece 1 defa temmuz ayında Elazığ Kentköy Parkı’nda yüz yüze görüştüm. Kendisi bana ismini ‘Serdar Gökhan Öztürk’ olarak söyledi. Bekar ve askeri personel olduğunu, Tunceli’de görev yaptığını belirtti. Bu şahısla konuşmalarımız hep sosyal medya üzerinden oldu, numarası bende yoktur. Eşimle aram düzeldikten sonra da görüşmedim. 4 Eylül günü sosyal medya hesabı üzerinden ‘Elazığ iline geleceğim, cezaevinden yeni çıktım’ şeklinde mesaj attı. Ben bu mesajı sabah 07.30’da gördüm. 'Neden geliyorsun’ diye cevap yazdım. Daha sonra sosyal medya üzerinden sesli arama yaparak bu şahısla konuştum.

Kendisine ‘Mutluyum, görüşmeyelim’ dedim. O ise ‘Evinin oraya gelirim, konuşmamız lazım’ dedi. Dışarıda görüşmemizin riskli olacağını söyleyip evde görüşmeyi kabul ettim. Daha önce temmuz ayında evimin konumunu göndermiştim, adresimi oradan biliyordu. Amacım, bu işin olmayacağını ve aramızdaki görüşmeyi sonlandırmamız gerektiğini yüz yüze söylemekti. Sabah oğlumu kreşe bırakıp eve döndüm. Eşim işe gitmişti. Kısa süre sonra ismini Serdar olarak bildiğim şahıs sosyal medyadan ‘Geldim, binanın önündeyim’ mesajını attı. Kapıyı açtım, eve aldım. Mutfağa geçip oturduk.”

‘Eşim kapıya gelince bıçak aldı’

İsmini ‘Serdar’ olarak bildiği Orhan Ö.’nün eşi Metin K.’ye bıçakla hamle yaptığını belirten F.K., şu ifadeleri kullandı:

“Eşim beni birkaç kez telefonla aramıştı ama göremediğim için cevap vermedim. Benle Serdar konuşurken kapı çaldı. Arkadan kilitlemiştim. Dürbünden baktığımda eşimin olduğunu gördüm. Bunu Serdar’a söyleyince ‘Bana kumpas mı kurdunuz, ikinizi de gebertirim’ dedi. Ardından mutfaktan ekmek bıçağını aldı. Hole çıktığımda kafasıyla bana vurdu, başım kanadı. Sonra bir de tekme attı. Ben de sakin olmasını, eşim gelirse balkona alacağımı, o sırada kaçabileceğini söyledim.

Kapı yeniden çaldı. Serdar giyinme odasına saklandı, elinde hala bıçak vardı. Ben kapıyı açtım. Eşim neden açmadığımı, neden telefona bakmadığımı, yüzüme ne olduğunu sordu. Ona kapıya çarptığımı söyledim. Balkona kahve içmeye davet ettim.

Mutfağa geçtik, çocuğumuzla ilgili konuştuk. Yaklaşık 15 dakika sonra eşim giyinme odasının kapısının kapalı olduğunu fark etti. Kapıyı açınca Serdar’ı gördü. Ben ‘Yanlış anlama, aramızda bir şey yok, sadece konuşmak için çağırdım’ dedim. Ancak Serdar ile eşim tartışmaya başladı. Serdar bıçakla eşime hamle yaptı. Eşim bana ‘Uzakta dur, gelme’ dedi. Arbede yaşandı. Ben olduğum yere çöktüm, ağlamaya başladım. Daha sonra 2-3 el silah sesi duydum.

Serdar isimli şahsın kanlar içinde yere yığıldığını gördüm. Eşim bana 112’yi arayacağını söyledi, ben de bu yüzden aramadım. Korkudan odaya hiç girmedim. Bir süre sonra polis ve sağlık ekipleri geldi. Olayın şokundaydım, ne kadar zaman geçtiğini hatırlamıyorum. Benden sormuş olduğunuz Orhan Ö. isimli şahsı tanımam. İkametime gelen şahsı ‘Serdar Gökhan Öztürk’ olarak biliyorum."

Kaynak: DHA