Tekirdağ’ın Ergene ilçesinde açılan Polifarma AR-GE Hammadde ve İlaç Üretim Merkezi, Türkiye’nin ilk yerli SMA ilacının üretim sürecini başlattı. Açılışa katılan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Türkiye’nin sağlıkta bağımsızlığının yalnızca hizmet sunmakla değil, üretmek, geliştirmek, paylaşmak ve ihraç etmekle mümkün olduğunu vurguladı.
Memişoğlu, törende yaptığı konuşmada, Anadolu topraklarının binlerce yıldır ilmin ve şifanın merkezi olduğunu belirterek, “Türkiye Yüzyılı vizyonunun en temel ayaklarından biri hiç kuşkusuz Sağlıklı Türkiye Yüzyılı’dır” dedi. Bakan, vizyonun yalnızca daha fazla sağlık hizmeti sunmayı değil, kendi teknolojisini geliştiren ve küresel düzeyde rekabet gücünü artıran bir sağlık sistemini hedeflediğini söyledi.
Üreten Sağlık Vizyonu
Bakan Memişoğlu, Sağlık Bakanlığı olarak hayata geçirilen “Koruyan, Geliştiren ve Üreten Sağlık Modeli” kapsamında AR-GE odaklı çözüm geliştirmeyi ve yerli-milli teknoloji ile büyümeyi esas aldıklarını ifade etti. Memişoğlu, TÜSEB’in de genç bilim insanlarını destekleyen, yerli çözümler geliştiren ve Türkiye’nin küresel sağlık pazarındaki etkinliğini artıran bir yapıya kavuştuğunu aktardı.
Polifarma’nın vizyonu ve yatırımları
Polifarma Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Süleyman Kumrulu, 40 yıllık süreçte yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan şirketin, Tekirdağ-Ergene’deki 62 bin metrekarelik tesisinde global pazarlarda yer aldığını söyledi. Kumrulu, yıllık yaklaşık 500 milyon ilaç ve serum üretim kapasitesine sahip olduklarını, 50’den fazla ülkeye ihracat yaptıklarını belirtti.
Yeni AR-GE Merkezi ile ilaç üretiminin yerelleşmesinde önemli bir adım atıldığını söyleyen Kumrulu, SMA hastalığına yönelik ilacın etkin maddesi nusinerseni üretmeye başladıklarını, bitmiş ürün ruhsatlandırılmadan önce hammadde olarak dünya genelinde satış hedeflediklerini açıkladı. Ayrıca nadir ve genetik hastalıklar için de etkin madde ve ilaç üretimi yapılacağını kaydetti.
SMA ve nadir hastalıklara odaklanma
Polifarma Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vildan Kumrulu, merkezde geliştirilecek projelerin Türkiye’nin ilaçta dışa bağımlılığını azaltacağını ve global pazarda rekabet gücünü artıracağını vurguladı. Kumrulu, SMA başta olmak üzere nadir ve genetik hastalıkların tedavisine yönelik çözümler üreteceklerini belirterek, “Bir çocuğun, bir hastanın hayatına dokunmak; yalnızca ilaç üretmek değil, aynı zamanda şifa vermektir” dedi.
Açılışın ardından Memişoğlu ve beraberindekiler merkezde incelemelerde bulundu.
