Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin MYK toplantısının ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kılıç, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne ilişkin “Dün, Dünya Engelliler Günü’ydü. Kutlandı geçti. Ama sorunlar çözülmedi. Engelli istihdamında sıkıntılar sürüyor. Kentsel altyapı eksiklikleri artıyor, azalmıyor. Engelli bireyler var evet ama toplum da devlet de çözümsüzlük engelli maalesef” diye konuştu.

"Çözüm süreci" açıklaması

Çözüm sürecine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kılıç, "Terörist Öcalan'ın mesajları maalesef sızdığı kadarıyla tehditler içeriyor" diyerek, şu eleştirilerde bulundu:

‘Deden neredeydi?’ tartışması: AK Parti’den Özgür Özel’e belgeli yanıt
‘Deden neredeydi?’ tartışması: AK Parti’den Özgür Özel’e belgeli yanıt
İçeriği Görüntüle

“Bugün, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 19’uncu Toplantısı’nı yapacak. Bu 19’uncu toplantıda, ilk 18 toplantıdan farklı ne olacak biz de merak ediyoruz. Niye merak ediyoruz? TBMM’den oluşan üç milletvekilinden mürekkep heyet İmralı Adası'na gitti, büyük buluşma gerçekleşti. İtiraz ettik, ‘gitmeyin’ dedik. ‘Devlet, millet, Türkiye Büyük Millet Meclisi, teröristin ayağına gitmemelidir’ dedik. Bu kaydımızı ve itirazımızı kayıtlara geçirdik. Israr ettiler, ‘gideceğiz’ dediler. ‘Gitmek çözümün çok önemli bir aşamasıdır. Çok önemli bir ayağıdır. Çok önemli bir parametresidir. Terörist başı ne diyecek, bir de kendi kulaklarımızla duymak istiyoruz’ dediler. Duydular, geldiler ama ne duyduklar bilmiyoruz. Henüz açıklama yok. Niye yok? Sus kararı verildi."

“Emekçinin ücreti, patronun ve devletin insafına terk edilmiştir”

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na ilişkin konuşan Kılıç, şunları söyledi:

“Asgari Ücret Tespit Komisyonu önümüzdeki hafta toplanacak. Yıllardır söylüyoruz. Asgari Ücret Komisyonu’nun yapısı yanlıştır. Bu komisyonda işçiler baskı altındadır. Emekçinin ücreti, patronun ve devletin insafına terk edilmiştir. Konuşulan rakamlar ve koşullar kabul edilemez. Her yıl olduğu gibi bu yıl da işçi, memur, emekli aylıkları ve asgari ücret rakamları belirlenmeden önce TÜİK devrededir.

"Çarşıda pazarda fiyatlar hiç de TÜİK'in dediği gibi değil"

Ben bu noktada diyorum ki enflasyonla mücadele için enflasyonu düşürmek için Merkez Bankası'na gerek yok. TÜİK yeter. Söyleyin indirsin. İstediğiniz rakamı verin, TÜİK indirsin. Nitekim dün açıklanan enflasyon rakamları düşüşe işaret ediyor. Zaten 2026’nın hedef enflasyon rakamları da bugünün yarısı. TÜİK devrede. Ama çarşıda pazarda fiyatlar hiç de TÜİK'in dediği gibi değil.

"TÜİK'in manipülatif enflasyonuyla asgari ücret belirlenemez"

TÜİK'in manipülatif enflasyonuyla asgari ücret belirlenemez. Asgari ücret belirlenirken dikkate alınması gereken hususları tek tek sıralıyorum; belirlenecek asgari ücret 2025 yılı enflasyon gerçekleşmesini içermelidir. Belirlenecek asgari ücret 2026 yılı hedef reflasyon rakamını içermelidir. Ayrıca belirlenecek asgari ücret üst üste bilmem kaç çeyrektir büyüyen Türkiye ekonomisinin büyümesinden alınacak refah payını da içermelidir. Bununla birlikte Yeniden Refah Partisi olarak dördüncü bir hususu daha kayıtlara geçiriyoruz. İki asgari ücret bir aileyi yoksulluk sınırının üzerinde çıkarmalıdır. Yoksulluk sınırı Kasım 2025’te Türk-İş verilerine göre 90 bin lira, dört kişilik bir ailenin kira dahil geçirmesi için gereken asgari para ayrı 90 bin eve girecek iki asgari ücret 90 bin lirayı karşılamalıdır. Dolayısıyla asgari ücret aylık 45 bin lira olmalıdır.”

Kılıç, TÜRK-İŞ'in Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na girmeme kararını desteklediklerini belirterek, “Komisyonda işçi baskı altındadır. Beş tane işçi var deniliyor ama patronun baskısı var, devletin baskısı var, bakanı var, bürokratı var, işçi o komisyonda izliyor. O komisyonda işçinin dediği olmalıdır. Ve o dediği karşılık bulmalıdır” diye konuştu.

Kaynak: Haber Merkezi