TBMM bünyesinde çalışmalarını sürdüren Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, İmralı’ya yapılan ziyaretin ardından 19. toplantısı için toplandı. Komisyon, ziyaret sonrası hazırlanan tutanağın özetini ilk oturumda ele aldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, komisyonun dinleme aşamasını tamamlayarak raporlama sürecine geçtiğini açıkladı. Bu kapsamda, İmralı’ya giden heyetin dönüşte hazırladığı tutanağın özeti gündemin ilk sırasında yer aldı.
Üyelere sunulan metinde ziyaretin kapsamı, görüşme koşulları ve sürecin ilerleyen aşamalarında izlenecek adımlara ilişkin başlıklar yer aldı. Komisyon üyelerinden değerlendirmeler, notlar ve itirazlar toplandı.
Komisyonun, tutanak özeti üzerinden ortak ilkeler ve takvimlendirmeye ilişkin çerçeve bir metin hazırlaması bekleniyor. Ayrıntıların ise gizlilik gerekçesiyle sınırlı ölçüde paylaşılacağı aktarıldı. Sürecin devamında, ilgili kurumlardan teknik raporların alınması ve olası temas takviminin değerlendirilmesi planlanıyor.
Komisyon, daha önce üye tam sayısının beşte üçü oranındaki nitelikli çoğunlukla İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’na ziyaret kararı almıştı. CHP ve Yeniden Refah Partisi, ziyarete katılmayacaklarını açıklamış ve oylamaya iştirak etmemişti.
Meclis’te okunan tutanak özeti, İmralı’da yapılan görüşmenin genel çerçevesini içerirken, içeriğe ilişkin ayrıntıların ilerleyen aşamalarda değerlendirileceği belirtildi.
Meclis'te okunan özetin tam hali şöyle:
Erdoğan ve Bahçeli'ye teşekkür
Görüşmede Öcalan, öncelikle 100 yıllık Türk-Kürt ilişkisine MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin katkı sağladığını, kendisine şükran duyduğunu ifade etmiş, süreçte gösterdiği cesaret için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ve teşekkürlerini ifade etmiştir.
Öcalan sözünün arkasında olduğunu söyledi
Öcalan sürecin başından beri verdiği sözlerinin arkasında olduğunu söylemiş, koşullar el verirse bunları pratiğe dökebileceğinden bahsetmiştir. Ziya Gökalp’e referans vermiştir. Öcalan, siyasi yöntemi benimsediğini, bütün yapıların, PKK’nın tüm bileşenlerinin dağıtılmasının ilanının toplum tarafından iyi karşılandığını halkın bu gelişmeyi oakip ettiğini kendisinin Suriye ve Irak’ta da etkili olduğunu ifade etmiştir.
Feti Yıldız’ın şehit ailelerinin avukatı olduğunu hatırlatması üzerine “Ben verdiğim sözlerin arkasındayım demiştir. Hüseyin Yayman ise buraya şehit ailelerinin hassasiyetiyle geldiğini söylemiştir, gençlerin böyle ölmemesi gerektiğini söylemiştir.
10 Mart mutabakatı
Öcalan, TUSAŞ eylemine üzüldüğünü ifade etmiştir. Kendisine Lozan öncesi dilin kullanılması süreci zehirliyor denilmiştir. Zap bölgesi boşaltılırken örgüt üyelerinin elinde silah olması hatırlatılmıştır. SDG’nin 10 Mart mutabakatına uyması gerektiği Öcalan’a söylenmiştir.
Bu devletin hepimizin devleti olduğunu silahı bırakın derken herkesi kapsadığı, bu durumun daha önceki açıklamalarla çelişki yarattığı kendisine söylenmesi üzerine PKK’nin sadece eldeki silahları değil tüm silahları bırakması gerektiğini ifade etmiştir.
Feti Yıldız: Son 1 yılda hiç şehit verilmedi
Feti Yıldız, şehit haberleri geldiği dönemde bile kimsenin Kürt komşusunun camını kırmadığını belirtmiştir. Bunun üzerine Öcalan kendisini şehit ailelerine saygıyla baktığını beyan etmiş, Bahçeli’nin konuşmasında ifade ettiği “ben devletime hizmete hazırım” sözlerinin arkasında olduğunu söylemiştir.
27 Şubat açıklamasına yönelik olarak süreçte geçen 1 yılı başarılı gördüğünü bu dönemde hiç şehit verilmediğini ifade etmiştir. Kamuoyunda desteğin arttığını, kamuoyunun aklındaki soru işaretlerinin ilerleyen dönemde giderileceğini söylemiştir.
Somut adımlar vurgusu
Türkiye’nin pratik ve somut adımlar beklediğinin söylenmesi üzerine Öcalan somut adımlar atılacağını söylemiştir.
Kendisi örgütün lideri olarak sahanın her bölgesi için talimat vereceğini söylemiştir. Öcalan, sürecin başarılı olması için tüm gayretini ortaya koyduğunu ifade etmiştir.
"Suriye için üniter yapı benimsediğini söyledi"
27 Şubat çağrısında ayrı devlet ve federasyon olmadığının, kültüralist hedefler olmadığının hatırlatılması üzerine öcalan “evet öyle” diyerek onaylamıştır.
Hüseyin Yayman tarafından Suriye'ye yönelik sorular üzerine, Suriye başta olmak üzere bölgede İsrail’in hamlelerine karşı çok dikkatli olunması gerektiğini, Suriye için üniter yapı benimsediğini söylemiştir.
Türk-Kürt kardeşliği vurgusu
Bu coğrafyada Türksüz Kürt, Kürtsüz Türk yaşayamayacağını söylemiştir. Reel sosyalizm düşüncesinin 1995’ten beri terk ettiğini zihinsel dönüşümün sancılı bir süreç olduğunu söylemiş, ancak her seferinde birinin bu girişimini sabote ettiğini söylemiştir.
1993’ten günümüz Özal, Demirel, Erbakan ile dolaylı görüşmelerinin nihayete ermemesinde bunun etkili olduğunu söylemiştir.
'Mazlum Abdi’yi tanıyor musunuz?' sorusuna yanıt verdi
Ferhat Abdi Şahin’in tanıyor musunuz?” diye sorulduğunda Öcalan, kendisine yakın olan biri olduğunu söylemiştir.
Gülistan Kılıç Koçyiğit’in ‘sizi çok sağlıklı gördüm kadın haklarıyla ilgili söyleyecek bir hususunuz var mıdır?’ diye sorması üzerine Öcalan selamlarını iletmiştir.




