Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etti. CHP genel Merkezi’nde gerçekleşen ziyaretin ardından iki lider kameraların karşısına geçerek açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
“AK Parti seçim kaybetmeye alıştı, gelecek seçimleri de kaybedecek”
Ümit Özdağ, özetle şunları söyledi:
“Halk iradesiyle oyun olmuyor. Halk sonunda iradesini sandığa yansıtmayı başarıyor. Bunu 2015 seçimlerinde gördük. 400 milletvekili çıkaracağız diye girdikleri seçimden iktidardan düşerek çıktılar ve daha sonra İstanbul’da 2019 yerel seçimlerinde gördük. 2023 yerel seçimlerinde gördük.
AK Parti seçim kaybetmeye alıştı, gelecek seçimleri de kaybedecek.”
Özgür Özel de şu açıklamayı yaptı:
“Değerli arkadaşlar, hepiniz hoş geldiniz. Bu güzel pazar gününde hep birlikteyiz. Biz bugün akşam saat 17.00’de ‘vesayet değil siyaset’ diyerek kayyımlara karşı ve siyasete her türlü müdahaleye karşı bir miting gerçekleştireceğiz. Güne, Zafer Partisi’nin Sayın Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın ve kıymetli heyetinin dayanışma ziyaretiyle başladık. En zor günlerde birbirimizi arayan, yanında olan, dayanışma içinde olan, iktidarın umudunu, muhalefetin birbirine düşmesine, birbiriyle meşgul olmasına bağladığı bu dönemde kuvvetli bir dayanışma gösteren tüm siyasi partilerin liderlerine ve bilhassa Sayın Ümit Özdağ ve Zafer Partisi ailesine teşekkür ediyoruz, bu kıymetli ziyaretten dolayı.
“Kumpas planı ortada”
(Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’ye yönelik sözleri) Değerli arkadaşlar, Sayın Erdoğan’ın sürekli ve üzerinde durduğu konu, aslında vatandaşın her şeyin farkında olduğu, bunun anketlere, vatandaşlara sorulan sorulara yansıdığıdır ve bunun farkında. Şimdi bu farkındalığı ortadan kaldırmaya çalışıyor. Vatandaş biliyor ki burada yaşanan her şeyden AK Parti’nin ortaya koyduğu siyasi mühendislik, hazırlamış olduğu kumpas planı ortadadır. Onun dahilinde olmaktadır. Sondan biraz geriye doğru gidelim. Dün Bayrampaşa Belediye Başkanımız gözaltında, belediye başkanımızı eşi de yanında olduğu sırada geçen hafta, ‘AK Parti’ye katılırsanız operasyonu engelleyebiliriz’ teklifi aldığını, ondan önce de daha iki kez, yani toplam üç kez AK Parti’ye davet edildiğini, bu daveti kabul etmediği noktada da gözaltına alındığını biliyoruz. Peki onunla birlikte kaç belediye meclis üyemiz gözaltına alınıyor? AK Parti - MHP toplamı 15, biz 20. İki de bağımsız var. Beş. İki daha yedi. Sekiz belediye meclis üyemizi dün gözaltına aldılar. Gaziosmanpaşa’da ihalesini kendisinin yapmadığı, ihaleyi AK Parti ve MHP çoğunluğunun onayladığı noktada, Hakan Bahçetepe’yi tutukladılar çünkü çoğunluk AK Parti ve MHP’deydi. Utanmadan gidip o belediye başkanı koltuğuna AK Parti’den seçtikleri belediye başkanvekilini oturtup, ‘Gaziosmanpaşa’yı aldık’ dediler.
“Üzerinden 52 değil 620 cuma geçti, görüntüleri yayınla”
Bakın, Beykoz Belediye Başkanı tutukluyken serbest kalıyor. O süre içinde belediye başkanvekilimiz geliyor, bize. Diyor ki ‘Beykoz Belediye Başkanı AK Parti’ye geçecek. Görevine iade edilecek.’ Biz diyoruz ki ‘Bu akşam belediye başkanı toplantısı var, oraya katılın.’ ‘Hayır katılmam, o AK Parti’ye geçecek’ diyor. Bu sözünden saatler sonra belediye başkanı tekrar tutuklanıp içeriye konuluyor. Bize, ‘Belediye başkanı AK Parti’ye geçecek’ diyen belediye başkanvekili dün AK Parti’ye katıldı. Rozet taktılar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin İstanbul İl Kongresine kayyım atayanların tek ellerinde bir ses kaydı var. İki kişi konuşuyor. Konuşanlardan ikisi de Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa etti. Bir tanesi AK Parti’ye katıldı. Bir tanesi de şunu söylüyor, net olarak şunu söylüyor, ‘Özlem Başkana dışarıdan destek vereceğim.’ Biz dün AK Parti’ye katılacak ses kaydındaki konu kişi ‘AK Parti’ye gidiyor, tam bir kumpas yakalanmıştır’ dedik. Şimdi diyor ki ‘Özlem Başkana dışardan destek vereceğim.’ Diğer ifade, sürekli Ekrem Başkana ve diğerlerine kara çalmaya çalışan sözlerin sahibi de ses kaydındaki diğer kişi. Dört başı mamur bir kuşatmayla karşı karşıyayız. Manavgat’ta yolsuzluğun ortaya çıktığı dakika ben gereğini yaptım mı, yaptım. Dedim ki ‘Hırsızın partisi olmaz.’ O baklava kutusunu önce altı oklarla servis ettiler. Dört belediye meclis üyemizi aldılar. Dördü partiden istifa etti, dört yeni CHP’li gitti, dört tane daha aldılar seçimi kazanmak için.
Yüksek Seçim Kurulu, bizim lehimize verilmesi gereken kararları vermemek için rapor alan İlçe Seçim Kurulu Başkanı ki savcının eşiydi. Onun yerine bir hakim görevlendirilmese Manavgat Belediyesi’ne de çökeceklerdi. Biz o noktada o üzerine altı ok koydukları baklava kutusunun mizansen olduğunu, baklavacı rüşvetçinin bir ay önce tutuklanıp, gözaltında tutulup, sonra mizansen yapmak üzere serbest bırakıldığını deşifre ettik. Bana diyor ki ‘32 saatlik görüntü vardı.’ Arkadaşlarımız 32 saatlik bütün görüntülerden aslında gördüğümüz o sahnenin orada başlamadığını, o kutunun oraya nasıl konulduğunu, içeriye giren polislerin bildiğini, baklavacının dışarıda polislerle temasını görüntülerden önce ispatladık. Şimdi Sayın Erdoğan’a söylüyorum. Hodri meydan. Ben Manavgat iddianamesiyle birlikte yayınlayacağım. Şimdi yayınlarsam görüntülere göre iddianame yazacaksınız. Ama sen ‘Cuma günü yayınlayacağım’ dediğinden beri, Gezi olaylarından beri ‘Kabataş İskelesi’nin önünde başörtülü bacıma saldırdılar’ dediğin görüntüyü o gün senle bir izlediğini iddia eden herkes itiraf etti öyle bir görüntü yok. Bana diyorsun ya ‘Haysiyetin varsa görüntüleri yayınla.’ Benim haysiyetim var, iddianame ile birlikte göstereceğim görüntüleri. Senin haysiyetin varsa, Gezi’deki görüntüleri yayınla. Üzerinden bir cuma değil, 52 cuma değil, 620 cuma geçmiş. Teşekkür ediyorum arkadaşlar.”