Çölyak hastalığı (ya da Gluten Enteropatisi), bağırsaklardaki sindirimi sağlayan villus [tüysü oluşumlar] denilen yapıların bozulmasına sebep olan ve dolayısıyla da yiyeceklerdeki besinin emilmesini engelleyen ve ince bağırsakta hasarlar oluşturan bir alerjik sindirim sistemi hastalığıdır. Bu hasara buğday, arpa, çavdar, yulaf gibi tahılların içerisinde bulunan guluten isimli bir protein neden olmaktadır. Uzman Doktor Deniz Armağan Deniz, çölyak hastalığının kadınlarda, erkeklere oranla iki kat daha fazla görüldüğüne dikkat çekerek, hastalığın tek tedavisinin glütenden uzak durmak olduğunu belirtti.

Çölyak hastalığının bilinmeyen birçok yönünü Elips Haber’e anlatan Deniz, sorduğumuz sorulara şu yanıtları verdi;

“Çölyak hastalığı erişkinlerde daha fazla görülüyor”

Çölyak hastalığının belirtileri nelerdir?

Çölyak hastalığının toplumda en bilinen belirtileri; ishal, karında şişkinlik ve çocuklarla büyüme geriliğidir.

Toplumda bilinenin aksine çölyak hastalığı, çocuklarda göründüğünden daha fazla erişkinlerde görülüyor.

Erişkinlerde; ishal ve karın şişkinliğiyle beraber, demir eksikliği, D vitamini eksikliği, kemik erimesi, kabızlık, depresyon, vücutta döküntüler, kısırlık gibi belirtileri vardır.

“Glütenden uzak durmak, çölyak hastalığının tek tedavisi”

Çölyak hastalığının tedavisi nedir?

Bazı aşılar var ancak henüz faz aşamasında olduğu için glütenden uzak durmanın dünyadaki tek tedavi yöntemi olduğunu söylemek mümkün.

Buğday, arpa ve çavdar içeren gıdalar uzak durmak gerekir.

Birçok belediye ile Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı çölyak hastalarına özel gıdalar üretiyor. Yapılan yardımları yeterli buluyor musunuz?

Bundan yaklaşık 20 sene önce hastaların glütensiz ürüne erişmesi çok zordu. Ankara Büyükşehir Belediyesi dahil olmak üzere birçok belediye çölyak hastalarına özel üretim yapıyor ve bunu dağıtıyor, bunun için özel fırınlar var.

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı gıda müdürlüğü tarafından zorunlu kılınan bir gerekçe ile, şimdi tüm marketlerde glütensiz ürünlerin bulunması şart. Bu çok önemli bir gelişme.

Ancak daha fazlasına ihtiyacımız var.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının çölyak hastalarına glütensiz ekmek için ödediği bir tutar var. Ancak bu tutar, hastaların ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayabilmesi için ne yazık ki yeterli değil. Bu desteğin artırılması gerekiyor. Bu bizim hastaların birçoğundan aldığımız bir geri bildirim.

“Kadınlarda, erkeklerde görülme oranından iki kat daha fazla görülüyor”

Türkiye’de çölyak hastalığının görülme oranı nedir?

EspressoLab'ten boykot çağrıcılarına tazminat davası EspressoLab'ten boykot çağrıcılarına tazminat davası

Çölyak hastalığı, Türkiye’de yüzde 1 oranında görülüyor ve bu az bir oran değil. Bu oran bize, hala tanı konmamış çok hasta olduğunu gösteriyor.

Kadınlarda, erkeklerde görülme oranından iki kat daha fazla görülüyor. Bunun nedeni ise, bağışıklık sisteminin kontrolsüz olarak çoğalmasından kaynaklıdır. Bu alerjik reaksiyon, ince bağırsağa zarar veriyor. Kadınların bağışıklık sistemi daha hassastır. Bu nedenle birçok romatizmal hastalıkta olduğu gibi, çölyak hastalığı da kadınlarda daha sık görülüyor.

Çölyak hastalığı, dünya tarihinin en sık görülen genetik hastalığıdır.

Çölyak hastaları glütenden uzak duramaz ve glütenle beslenmeye devam ederse ya da tanı konmazsa, ince bağırsak kanseri nedeniyle ölümle sonuçlanabilir.

Bazı kozmetik ürünleri de çölyak hastalığını tetikleyebiliyor. Bu toplumda çok bilinmeyen bir durumdur.

Çölyak hastası bir kişinin ailesinde de çölyak hastalığının görülmesi mümkün müdür?

Çölyak hastalığı genetik bir hastalık olduğu için kardeşlerden birinde varsa diğerinde / diğerlerinde de görülmesi mümkündür. Anne babadan herhangi biri çölyak hastasıysa çocukta görülme oranı yüzde 10’dur. Bu nedenle kesinlikle tarama testlerinin yapılması gerekiyor.

Muhabir: Şevval Dalgıç