Sosyal medya kanallarından paylaştığı programda 'Cumhurbaşkanını hedef alan tehdit içerikli sözler' sarf ettiği iddiasıyla 5 yıldan az olmamak şartıyla hapis cezası istemiyle yargılanan gazeteci Fatih Altaylı ilk kez hakim karşısına çıktı. Davanın ilk duruşması Silivri'deki Marmara Ceza infaz kurumlarının karşısında bulunan duruşma salonunda görüldü. Mahkeme tutukluluğa devam kararı verdi.
Altaylı savunmasına başladı: “Silivri’mize hoş geldiniz”
Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göre, Cumhurbaşkanı’na yönelik tehdit suçlamasıyla yargılanan gazeteci Fatih Altaylı, Silivri’deki duruşmada savunmasına başladı.
Altaylı sözlerine, “Silivri’mize hoş geldiniz. ‘Silivri’mize’ diyorum çünkü kısa sayılmayacak bir süredir Silivri’de, yüksek güvenlikli bir cezaevi hücresindeyim. Bütün bir yazı burada geçirdim, sonbaharı burada karşıladım. Uzunca bir süredir ilk kez buraya gelmek için dört duvar arasından dışarı çıkarıldım” diyerek başladı.
Altaylı, “Benim yaşlarıma gelip sevdiklerinizle, ailenizle, dostlarınızla geçirebilmeyi hayal ettiğiniz yazların sayısının azaldığını hissedince, her yaz daha değerli oluyor. Her gün daha değerli oluyor” ifadelerini kullandı.
Sanık kürsüsünde bulunmaktan duyduğu şaşkınlığı dile getiren Altaylı, “Sizleri ve buradaki herkesi buralara kadar yorduğumuz için kusura bakmayın ama emin olun ben de hiç istemezdim böyle olmasını. Zaten tam olarak da anlamış değilim niye böyle olduğunu, niye burada olduğumu, niye hep birlikte burada olduğumuzu. Ve hatırladığım kadarıyla hayatımda ilk defa bir Ağır Ceza Mahkemesinde niye yargılandığımı” dedi.
Altaylı, hücrede geçirdiği yaz boyunca sık sık düşündüğünü belirterek, “Yaz ayları boyunca tek kişilik hücremde, yalnız başıma otururken ve 8 adıma 5 adımlık avlumda dolaşırken bunu, niye burada olduğumu uzun uzun düşünme fırsatım oldu. Zannederim anladım nedenini” diye konuştu.
Gazeteci, ailesinin ve yakın çevresinin duyduğu kaygıya işaret ederek, “40-50 yıllık arkadaşlarımın benim için kaygılanmalarının, ailemin, sevgili kızım ve sevgili eşimin aylarca beni düşünerek uykusuz kalmalarının ve bugün burada hepimizin bir araya gelmek zorunda kalmamızın nedenini zannederim anladım” ifadesini kullandı.
Altaylı, çocuklara olan sevgisinin yargılanma nedeni olduğunu savunarak, “Bugün burada bulunmamın nedeni, bu salonda bulunan ya da bu ülkenin en ücra köyünde yaşayan çocukları, hiç tanımadığım insanların evlatlarını kendi kızım kadar seviyor, kendi kızım gibiymişçesine düşünüyor, önemsiyor, onlar için de kendi kızımmış gibi, hatta onun için kaygılandığımdan daha fazla kaygılanıyor olmam” dedi.
Ayrım yapılmaksızın tüm çocukların eşit imkanlara sahip olması gerektiğini vurgulayan Altaylı, “Şanslı olmayan çocukların da benim kızım kadar, çevremdeki insanların çocukları kadar şansı olabilsin istediğim için buradayım. Onların da herhangi bir mensubiyetten, aidiyetten dolayı değil; ana babalarının kim ya da kimlerden olduğuna bakılmaksızın hayata eşit şartlarda başlamasını savunmak istediğim için, güzel, müreffeh, fırsat eşitliği olan, liyakate değer verilen bir ülkede yaşamalarını istediğim için buradayım” dedi.
Savunmasını umut mesajıyla sürdüren Altaylı, “Bunu yapabilmek, bunu başarabilmek için bildiğim şeyi yapıyorum. Ekranlara çıkıp kendimce bunun yollarını anlatıyorum, dünyadaki tüm olumsuzluklara rağmen özellikle gençlerin umutlarını taze tutmaya, ülkenin geleceğine güvenlerini yaşatmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
Altaylı: “Cumhurbaşkanı’nı tehdit ettiğim iddiasıyla yargılanmak beni hem şaşırtıyor hem üzüyor”
Gazeteci Fatih Altaylı, Silivri’deki duruşmada savunmasına devam etti. Altaylı, Cumhurbaşkanı’nı tehdit ettiği iddiasıyla yargılanıyor olmasının kendisini şaşırttığını ve üzdüğünü söyledi.
Altaylı sözlerine, “Bugün, Sayın Cumhurbaşkanı’nı tehdit ettiğim iddiasıyla yargılanmak üzere karşınızda bulunmak beni hem çok şaşırtıyor hem de çok üzüyor” devam etti.
Meslek hayatı boyunca kimseyi tehdit etmediğini vurgulayan Altaylı, “Öncelikle şunu söyleyeyim; 40 küsur yıllık meslek hayatım boyunca, bırakın meslek hayatımı, tüm yaşamım boyunca ne benden güçsüz ne benden güçlü tek bir kişiyi bile tehdit etmedim. Kimseyi…” ifadelerini kullandı.
Altaylı, kendisinin tam aksine hep tehdit edilen tarafta olduğunu belirterek, “Tam aksine ben hep tehdit edilen oldum. Bu yüzden devletimiz 30 yıl boyunca beni korudu. Pek çok farklı terör örgütünün hedefi oldum” dedi.
Ailesinin bu süreçte yaşadığı endişeyi dile getiren Altaylı, “Ailem bu yüzden 30 yıl boyunca korku içinde yaşadı. Eve her sağ salim geldiğimde şükretti. Kızım yıllar boyu benim sokağa çıkmamı, çocuk aklıyla bulduğu bahanelerle engellemeye çalıştı” sözleriyle savunmasını sürdürdü.
"Konuşmamın içinden 15-20 saniye kesildi"
Altaylı, “Ben hep güçsüzün yanında yer aldım. Buna şu anda tehdit etmekle suçlandığım Sayın Erdoğan da tanıktır. Kendisi haksız biçimde hapis cezasına çarptırıldığında, gazeteler ‘Muhtar bile olamaz’ diye yazarken, ben köşemde ‘5 yıl içinde Başbakan olacak adamı bugün hapse attılar’ diye yazdım” dedi.
2007’deki 367 krizini eleştirenlerden biri olduğunu da hatırlatan Altaylı, “Seçilmiş Başbakan’ın hayal kurma özgürlüğünü savunmak benim görevimdi, o hayal benim hayalim olmasa bile” ifadelerini kullandı.
Altaylı ayrıca, 2013 yılında Erdoğan’ın katıldığı televizyon programın da kendi programı olduğunu hatırlattı. “O gün benim davetimle değil, dönemin basın danışmanının isteğiyle geldi. O Fatih Altaylı mı bugün Cumhurbaşkanı’nı tehdit ediyor oldu? Yapmayın” dedi.
Sosyal medyada hedef alındığını savunan Altaylı, “2,5-3 dakikalık iyi niyetli bir konuşmamın içinden 15-20 saniye kesildi, sosyal medya lincine uğradım ve Silivri’de hücreye atıldım” diye konuştu.
"Tutukluluğa devam" talebi
Savcılık, Altaylı’nı, tutukluluk halinin devamına, müşteki taraf Recep Tayyip Erdoğan’ın vekilinin katılma talebinin kabulüne şeklinde mütalaa verdi.
Duruşma 26 Kasım'a ertelendi
Mahkeme gazeteci Fatih Altaylı’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 26 Kasım Çarşamba gününe ertelendi.