CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Beyaz Saray’da gerçekleşen Trump-Erdoğan zirvesini eleştirmişti. Özel, “Trump-Erdoğan zirvesinde Gazze'nin G'si, Filistin'in F'si yok” ifadelerini kullanmıştı.

Gazze’de ateşkesin sağlanmasında sonra Rize'de ‘Yapımı Tamamlanan Tesis ve Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuşan Erdoğan, Özel’e yanıt verdi. Erdoğan, “Şimdi ben buradan soruyorum; hadi bizi bir tarafa bıraktın CHP Genel Başkanının Türkiye Cumhuriyeti hükümetine bir özür borcu yok mu? Sayın Özel’in ateşkesin sağlanması için haftalardır gece gündüz çalışan devlet görevlilerimize özür borcu yok mu? Ulu orta savurduğu mesnetsiz iddialarından ötürü milletimize özür borcu yok mu? Bunun takdirini milletimin ve sizlerin en iyi şekilde yapacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

“Rize’ye yine hizmetlerle, yine açılışlarla geldik”

Erdoğan’ın konuşmasından ara başlıklar şöyle:

20-21 Eylül’de yaşanan sel felaketi sebebiyle siz kardeşlerime geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. 1754 personel, 663 aracın yanı sıra 5 helikopterle sel felaketine müdahale ettik. Zarar ve hasar tespit çalışmalarımızı tamamladık. Yaraların sarılması için hükümetimiz gerekeni yapıyor ve yapacak. Tekrar geçmiş olsun.

Dünya değişir, zaman değişir, bizim size ve milletimize olan sevdamız ve tutkumuz değişmez. Bugün buraya gelirken elimiz boş gelmedik. Rize’ye yine hizmetlerle, yine açılışlarla geldik. Bugün toplam 38 projemizin toplu açılışını, 2 projemizin de temel atmasını gerçekleştiriyoruz.

Toplam yatırım değeri 3 milyar 84 milyon lirayı geçen bu eserleri Rizeli hemşerilerimizin hizmetine vermenin gururunu yaşıyoruz.

Sağlık bizim en önemli meselemiz. Rize’ye sağlık alanında 23 yılda 7 milyar 211 milyon liralık yatırım yaptık. 911 yatak kapasiteli toplam 31 adet sağlık tesisi ve hizmet binasını Rizeli kardeşlerimizin hizmetine sunduk. 22 milyar liralık yatırım bedeline sağlık 1203 yatak kapasiteli üç sağlık tesisimizin inşası devam ediyor.

“2 yıl sonra ilk kez Gazze’de yüzler güldü”

Türkiye’nin uluslararası alandaki itibarını ve ağırlığını artırıyoruz. Dünya liderlerinin katıldığı önemli zirvelerde ülkemizi ve milletimizi gururla temsil ediyoruz. Türk milletinin hakkını, hukukunu ve çıkarlarını kararlılıkla savunuyoruz.

‘Medeni’ denilen ülkelerin sessiz kaldığı, tepkisiz kaldığı trajedileri cesaretle insanlığın gündemine taşıyoruz. Gittiğimiz her yerde bulunduğumuz her toplantıda kimseden çekinmeden ezilenlerin sesi olduk.

Dün Mısır’dan hepimizi, tüm Müslümanları hatta vicdan sahibi tüm insanları sevindiren güzel bir haber aldık. Hamas ile İsrail hükümeti arasındaki görüşmelerde anlaşma sağlandı. 2 yıl sonra ilk kez Gazze’de yüzler güldü. İnsanlar korkuyla değil, sevinçle sokaklara döküldü.

Gazze’nin 2 yıllık zulmün ardından yeniden nefes alacak olmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz. İlk günden itibaren bu sürece en büyük katkıyı veren ülkelerden biriyiz. New York ve Washington’daki temaslarımızın ana gündemi Gazze’de akan kanı durdurmaktı. Orada ABD Başkanı Sayın Trump ile çok verimli, çok samimi bir görüşme gerçekleştirdik.

Bizim barıştan, istikrardan ve bölgemizde huzurun hakim kılınmasından başka bir arzumuz yok. Kardeşlerim, bundan sonra önemli olan anlaşmanın harfiyen uygulanmasıdır. Biz, inşallah uygulama sürecinde de elimizi taşın altına koyacağız.

“Gazze’nin yeniden imarında da bize düşen neyse yerine getireceğiz”

İsrail’in verdiği sözleri tutmama konusundaki kötü sicilini elbette biliyoruz. Sudan bahanelerle verdikleri sözleri çiğnediler, attıkları imzalara maalesef ihanet ettiler. Bir kez daha aynı yanlış yola girmemeleri noktasında gerekli tedbirlerin alınması için çaba gösteriyoruz.

2 yıldır süren ağır bombardımanların ardından Gazze’de büyük bir yıkım ve enkaz var. Bunların kaldırılması ve Gazze’nin yeniden imarında da bize düşen neyse yerine getireceğiz.

Tekrar soykırım ortamına dönülmesinin bedeli çok ağır olacaktır. Bölgemiz özellikle de Gazze artık kana, katliama, gözyaşına doymuştur. Barışa fırsat tanınmalıdır. Sabotajlardan uzak durulmalıdır. Türkiye olarak nasıl mücadele ve müzakere süreçlerinde Gazze halkının her zaman yanında olduysak bundan sonra da tüm imkanlarımızla Filistinli kardeşlerimizi desteklemeye devam edeceğiz.

Kıymetli hemşerilerim, ülkemizdeki ana muhalefetin vizyonsuzluğuna üzülerek ifade ediyorum; bu süreçte bir kez daha şahit olduk. 7 Ekim olayından sonra uzun süre Hamas’a ‘terör örgütü’ dediler. Filistin direnişine çok çirkin ifadelerle çamur attılar. Selam çaktıkları yerlerden umduklarını bulamayınca bu sefer hemen ağız değiştirdiler. Yurt dışına firar etmiş yabancı istihbarat örgütlerinin piyonu olmuş tiplerin iftiralarıyla hükümetimizi ve şahsımızı hedef aldılar.

Özgür Özel’e ‘Gazze’de ateşkes’ anlaşması üzerinden eleştiri

Biz bunların yalan olduğunu bilgi ve belgeleriyle ortaya koyduk ama buna rağmen itibar suikastlarını maalesef devam ettirdiler. ABD seyahatimiz öncesinde ve sonrasında CHP Genel Başkanının söylediği hezeyanları sizler de işittiniz. Uzanamadığı üzüme koruk diyen tilki misali her gün yeni bir mazeret üreterek ziyareti kötülüyor, manipülasyon yapıyor.

Günlerce bizim ABD’de Gazze’yi konuşmadığımızı söyledi. Gazze’ye ve Filistin davasına sahip çıkmadığımızı iddia etti. Peki sonuçta ne oldu? Bize attığı çamurlar döndü dolaştı yine kendisini vurdu.

İddia: Öcalan, ‘Demirtaş’ın aktif şekilde devreye girmesi iyi sonuç vermez’ demiş
İddia: Öcalan, ‘Demirtaş’ın aktif şekilde devreye girmesi iyi sonuç vermez’ demiş
İçeriği Görüntüle

Dünkü anlaşma hakikatin ne olduğunu çok net biçimde gösterdi. Hamas ve Filistinli kardeşlerimiz dahil herkes Türkiye’nin çabalarını kabul etti ve ülkemize teşekkür etti.

Şimdi ben buradan soruyorum; hadi bizi bir tarafa bıraktın CHP Genel Başkanının Türkiye Cumhuriyeti hükümetine bir özür borcu yok mu? Sayın Özel’in ateşkesin sağlanması için haftalardır gece gündüz çalışan devlet görevlilerimize özür borcu yok mu? Ulu orta savurduğu mesnetsiz iddialarından ötürü milletimize özür borcu yok mu? Bunun takdirini milletimin ve sizlerin en iyi şekilde yapacağına inanıyorum.

Sayın Özel, adının hakkını verip müstakil siyaset yapmak yerine belli siyaset odaklarının güdümünden maalesef çıkamıyor. Zincirlerini kıramadığı için de böyle vahim hatalar yapıyor.

Açık söylüyorum; biz rakibimiz de olsa kimsenin böyle bir duruma düşmesini istemeyiz ama yolunu ve yoldaşlarını değiştirmezse daha çok hata yapar, kendini daha çok müşkül duruma düşürür. Sayın Özel’e kulağına her fısıldanana itibar etmemesi gerektiğini Rize’den bir kez daha hatırlatıyorum.

Muhabir: Şevval Dalgıç