Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’de toplandı.
Toplantının temel gündem maddesi, 'barış ve demokrasi' süreci oldu. TBMM çatısı altında faaliyet gösteren Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun yürüttüğü çalışmalar ele alındı.
Dış politika ve bölgede yaşanan gelişmeler de Kabine toplantısında masaya yatırıldı. YPG'nin silah bırakmaması, bölgede zaman zaman yükselen tansiyon ve sahadaki son durum ayrıntılı biçimde ele alındı. Ekonomi başlığı kapsamında ise enflasyonla mücadelede gelinen nokta, fiyat istikrarı için alınacak ek tedbirler de görüşüldü.
Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Aziz milletim basınımızın kıymetli mensupları 25-30 Ağustos tarihleri arasında idrak ettiğimiz zafer haftamızı önemine uygun şekilde bu senede dolu dolu geçirdik. Ahlat ve Malazgirt'teki törenlerde milletimizin ezeli ve ebedi kardeşliğini tüm dünyaya bir kez daha ilan ettik. 27 Ağustos'ta iki önemli programımız vardı. Önce bu sene 50. yaşını kutlayan Türk savunma sanayinin lider kuruluşlarından ASELSAN'ın gölbaşı yerleşkesini ziyaret ettik.
Nasıl hükümetimizin açtığı yollardan, havalimanlarından, okullardan vatandaşlarımızın tamamı faydalanıyorsa Çelik Kubbe de 86 milyona hizmet edecektir.
ASELSAN'daki savunma sanayii şölenimizin ülkemize karşı husumet besleyenlerde endişeye sebep olması elbette anlaşılabilir bir durumdur. Ama burada asıl tuhaf olan ülkemiz içindeki kimi çevrelerin hazımsızlığıdır.
'Çelik kubbe vatandaşı değil yandaşı koruyacak' diyecek kadar gözünü nefret bürümüş bir güruhun varlığı üzülerek söylüyorum ülkemizin güvenliği noktasında kaygı duyulması gereken bir ruh halidir."
"Beyefendi yalnızca komutla hareket ediyor"
"Neymiş balıklar ve turistler füze denemelerinden rahatsız oluyormuş. Şu ciddiyetsizliğe bakar mısınız? Doğru desen doğru değil, komik desen komik değil. Aslında biraz araştırsa söylediklerinin absürtlüğünü kendisi de görecek. Fakat beyefendi yalnızca komutla hareket ettiği için bu basit gerçekliği bile araştırma gereği duymuyor."
"Nükleer santrale karşı çıkmak cehalet ürünü"
"Nükleer santrale gelince; dünyada 70 yıldır kullanılan bir kaynaktır. 2025 itibariyle 31 ülkede 416 nükleer reaktör faal halde. Türkiye'nin de içinde bulunduğu 15 ülkede 62 reaktör inşa ediliyor. Artan enerji talebimizi karşılamak istiyorsak nükleer enerjiyi üretim portföyümüze mutlaka dahil etmek zorundayız.
Toplam 4 bin 800 megavat kurulu güce sahip Akkuyu Nükleer Santralinin devreye girmesiyle tabiri caizse şeytanın bacağını kıracağız. Nükleer santrale karşı çıkmak cehalet ürünü değilse ancak art niyetle açıklanabilir. Böyle sığ bir zihniyetin ülkeye ve Sinoplu kardeşlerimize faydası olmaz."
CHP'ye mesaj: Sokaklarımızın karıştırılmasına izin vermeyiz
"Bağırsalar da çağırsalar da adaletin tecellisine mâni olamayacaklar. Türkiye'de hiç kimse hukukun hapsama alanı dışında değildir. Mahkeme kararlarını eleştirmek ayrı şeydir, tanımamak ayrı şeydir. Yanlış bulduğunuz kararlarla ilgili başvuru yolları açıktır, gider mahkemelere gözden geçirilmesi için müracaat edersiniz.
Ama ben mahkeme kararlarını tanımıyorum demek açıkça hukuk devletine kafa tutmaktır. Hele hele sokaklarımızın karşıştırılmasına, İstanbullu kardeşlerimiz başta olmak üzere milletimizin huzurunun bozulmasına asla müsaade etmeyiz. Ana muhalefetin eski ve yeni kadrolarının arasında kızışan koltuk kavgasına eyvallah demeyeceğiz."