DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Süreç kapsamında Mecliste çalışmalarını sürdüren komisyonun İmralı'da Abdullah Öcalan'ı dinlemesi gerektiğini söyleyen Bakırhan, "Yüz yıllık bir meselenin çözümünü konuşurken ürkek olunmaz. Önyargılarımızı bir kenara bırakmak lazım. Komisyonun Sayın Öcalan'la görüşmesini tabuya çevirmemeliyiz” ifadelerini kullandı.

Bakırhan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

'Umut hakkı' açıklaması

"Son bir yılda çözüm ve barış adına önemli anlara tanıklık ettik; bu gelişmeler, çatışmanın değil siyasetin konuştuğu yeni bir dönemin kapısını araladı. Meclis çatısı altında kurulan komisyon bu sürecin önemli bir zemini olarak öne çıktı. Komisyonda dinlediğimiz tüm davetlilerin, farklı perspektiflerden gelseler de ortak bir vurgusu vardı: 'Çözüm olmalı, ölümler sona ermeli.' Eski Meclis Başkanları umut hakkının ve eşit yurttaşlığın şart olduğunu vurgularken; akademisyenler, bu meselede kök nedenlere inilmesi ve zihniyetin değişmesi gerektiğinin altını çizdi."

"Demokrasiler tabularla değil, demokratik müzakerelerle gelişir"

"Komisyon dinlemeleri çok kıymetli; toplum, bir dinlemeyi daha bekliyor: Sayın Öcalan’ın dinlenmesi. Sayın Öcalan konuştukça çözüm zemininin güçlendiğine, sunduğu barış perspektifiyle süreci aydınlattığına hepimiz şahidiz. Yüz yıllık bir meselenin çözümünü konuşurken ürkeklik olmaz; cesur olmalı, önyargılarımızı bir kenara bırakmalıyız. Komisyonun Sayın Öcalan’la görüşmesini tabulaştırmamalıyız; demokrasiler tabularla değil, demokratik müzakerelerle gelişir."

"Gözler Demirtaş ve Yüksekdağ adımlarında"

"Halk, Meclisin dertlere deva, yaralara merhem olmasını bekliyor. Meclisten AİHM kararlarına uyan ve milletin iradesini yansıtan düzenlemeler isteniyor. Gözler, Demirtaş ile Yüksekdağ’ın özgür kalmasını bekleyen adımlarda."

CHP’nin başvurusu sonrası AYM’den futbol yayınlarıyla ilgili kritik karar!
CHP’nin başvurusu sonrası AYM’den futbol yayınlarıyla ilgili kritik karar!
İçeriği Görüntüle

"Gelin bu yasama yılını 'çözüm yılı' yapalım"

"Meclisin omuzlarında bir yılın değil, yüz yıllık geleceğin tarihi sorumluluğu var. Bu yılın Meclisi, ilk Meclis kadar önemlidir; demokratik müzakereyle demokratik cumhuriyeti inşa etme göreviyle karşı karşıyadır. Türkiye’nin yüzde 95’inden fazlasını temsil eden Meclise sesleniyoruz: Bu yıl herhangi bir yıl değildir. Bu bağlamda çağrımız açıktır; gelin, bu yasama yılını Türkiye tarihinin 'çözüm yılı' yapalım."

"10 talebi sıraladı"

Bakırhan, "DEM Partii’nin somut talepleri" bunlardır diyerek şöyle konuştu:

-Herkese aynı nazardan bakan ve herkesi kapsayan anayasal bir yurttaşlık istiyoruz.

-Keyfilik rejimi değil hukukun üstünlüğünü talep ediyoruz.

-Kayyumların değil iradenin esas alınması gerektiğini istiyoruz.

-Sözün, basının ve örgütlenmenin özgürce nefes alabildiği kamusal bir alan olsun istiyoruz.

-Ana dilde eğitim hakkını istiyoruz.

-Yerelin sözünün duyulduğu, kararının yerelden filizlendiği bir demokrasi istiyoruz.

-Terörle Mücadele Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve infaz yasası başta olmak üzere temel yasalarda acilen düzenlemeler yapılsın istiyoruz.

-Hakikat, adalet ve onarım eksenli bir geçiş dönemi yasasıyla yola revan olalım istiyoruz.

-Hasta ve siyasi tutsakların bırakılmasını, cezaevlerinin rahatlatılmasını istiyoruz.

-Siyasi sebeplerle sürgünde bulunan yol arkadaşlarımızın bir an önce kendi topraklarına dönmesini istiyoruz.

"Hangisi maksimalisttir?"

Bakırhan, Bahçeli’nin ismini anmadan 'maksimalist talepler' sözlerine doğrudan şöyle karşılık verdi:

“Şimdi sizlere soruyorum. Şu ana kadar saymış olduğumuz taleplerin hangisi abartılı? Hangisi uçuk? Hangisi maksimalisttir? Emin olun hiçbirisi değildir. Çünkü biraz önce saydığım taleplerin tamamı, çoğu asgari demokrasinin olduğu bütün ülkelerde aslında zorun olacak meseleler değildir.”

Kaynak: Haber Merkezi