Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da yargılandığı Kobani Davası’nın 83'üncü duruşmasında, 130 sayfalık kararını açıkladı. Kobani Davasında 47 suçtan yargılanan Selahattin Demirtaş’a 42 yıl hapis cezası verilerek tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Alınan karar sonrası Sinacan Cezaevi önünde açıklamalarda bulunan DEM Parti Eş Başkanları Tülay Hatimoğulları Oruç ve Tuncer Bakırhan verilenb cezalara sert tepki gösterdi.
"Arkadaşlarımızı bir gün mutlaka özgürleştireceğiz"
Bakırhan'ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
Türkiye'nin hukuk tarihine bugün yine kara bir leke sürüldü. Çetelerin, mafyaların çakarlı araçlarla serbest dolaştığı bir süreçte kürtler, devrimciler, kürt ve devrimci siyaseti bugün cezalandırıldı. Biz bu cezaları tanımıyoruz. Selahattinler, Figenler, kobani kumpas davasında yargılananlar gençlerin gönlünde beraat etmişlerdir, özgürlerdir. Bugün, Sincan'da dava görülen mahkeme salonunda İstiklal Mahkemelerinin ruhu, darbe yargılamalarının ruhu hortlamıştır.
31 Martta kürtler, emekçiler, iktidarın etkisi altındaki bu yargı kararına bir cevap verdi. Çok iyi bilsinler biz kürtler, emekçiler, yoksullar her zmaan olduğu gibi sahada omuz omuza dayanışarak bu kirli kara kararları boşa çıkaracağız. Arkadaşlarımızı bir gün mutlaka özgürleştireceğiz. Selahattinler, Figenlerle birlikte demokrasi için bir gün mücadele edeceğiz. Bugünlerin mücadelesini daha kararlı bir şekilde yürüteceğimizi belirtiyor, bu kararı verenleri lanetliyoruz. Bu dayanışmanın bugünden sonra daha kapsamlı bir şekilde devam edeceğinin sözünü veriyoruz.
"Bu alınan karar IŞİD'in yanında olduklarını bir kez daha gösterdi"
Hatimoğulları'nın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Bugün Sincan adliyesinde bir hukuk katliamına hep birlikte tanıklık ettik. Arkadaşlarımız yüzlerce yılla cezalandırılmıştır. Sabah da söyledik. Bu bir yol ayrımıdır dedik. Türkiye'de yargı diye bir şey kalmamıştır. Şu an huki bir darbe, siyasi bir darbe daha gerçekleşmiştir. Yargılanan arkadaşlarımız, haksız ve hukuksuz yere cezaya çarptırılan arkadaşlarımızın bütün kamuoyunda beraat etmiştir. Bu kararı alanlar bu kalemi arkadşalarımız için kılanlar aynı şekilde lanetlenecek ve tarihin çöp sepetinde hatırlanmamak üzere gömülecektir. Arkadaşlarımızın yaptığı savunma IŞİD'li bir katil, halk düşmanı, kadın düşmanı olan ve Orta Doğu'ya büyük bir felaket yaratan IŞİD'in yanında yer almıştır. Bu hak ya haktan yana olacak ya da IŞİD ve faşizmin yanında olacaktır demiştik, bu alınan karar IŞİD'in yanında olduklarını bir kez daha gösterdi.
