CHP Karabük Milletvekili ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Cevdet Akay, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Ziraat Bankası ve Ziraat Katılım’da yaşandığını iddia ettiği usulsüzlükleri gündeme getirdi. Bankanın üst düzey yöneticilerinin kamu kaynaklarını kişisel menfaatleri için kullandığını savunan Akay, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na (BDDK) seslenerek, “Neden bankaları gerektiği gibi denetlemiyorsunuz? Ziraat Bankası’nı gerçekten denetliyor musunuz?” diye sordu.
Akay, Ziraat Bankası Genel Müdürü Alparslan Çakar’ın ve bazı yöneticilerin yakın çevreleriyle birlikte haksız zenginleşmeye gittiğini iddia ederek, “Ziraat Bankası’nın başta genel müdür olmak üzere bazı yöneticileri bankayı babalarının çiftliği gibi kullanmışlar” dedi.
“Yöneticiler kamu kredilerini çıkarları için kullandı”
CHP’li Akay, Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Süleyman Yalçın ile iş insanı Murat Günaçtı arasındaki ilişkilere dikkat çekti. Günaçtı’nın bankacılık geçmişi olmamasına rağmen İzmir ve Ege Bölgesi’nde Ziraat Bankası çevresinde söz sahibi hale geldiğini belirten Akay, kredi tahsislerinde aracılık yaparak komisyonlar alındığını öne sürdü.
NSEA Enerji ve Mersin Marina üzerinden yapılan yatırımların da bu ilişkiler aracılığıyla şekillendiğini savunan Akay, “Çiftçinin alın teri üzerinden kurulan rakı sofralarıyla kutlamalar yapılıyor. Kamuya ait krediler menfaat için kullanılıyor” ifadelerini kullandı.
“Çakar kardeşler bir anda zenginleşti”
Akay, Ziraat Bankası Genel Müdürü Alparslan Çakar’ın kardeşlerinin de bankadan düşük faizli kredilerle şirketler kurduğunu iddia etti. İzmir’de milyonlarca liralık kredilerin aktarıldığını söyleyen Akay, “Çakar kardeşler kısa sürede muazzam gelir ve mal varlığına sahip oldu. Gayrimenkulden tarıma birçok alanda faaliyet gösteriyorlar” dedi.
Ayrıca Çakar ailesinin bazı bakan yakınlarıyla ortaklık ilişkileri bulunduğunu ileri süren Akay, bu bağlantıların açığa çıkarılması gerektiğini vurguladı.
“Akademisyenler mağdur edildi, çalışanlar dolandırıldı”
CHP’li Akay, Boğaziçi Üniversitesi’nden akademisyen Haluk Örs ve eşi Canan Örs’ün 350 milyon liraya ulaşan krediler üzerinden mağdur edildiğini söyledi. Yöneticilerin hatalı işlemlerine rağmen görevden alınmadığını belirten Akay, “Yanlış yapan ödüllendiriliyor” dedi.
Ziraat Bankası’nda Seçil Erzan vakasına benzer bir dolandırıcılık olayının da yaşandığını iddia eden Akay, Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı’nın özel kaleminde görev yapan bir çalışanın, bankada üç yıl boyunca çalışanlardan para toplayarak dolandırıcılık yaptığını öne sürdü.
“Kamu zararı tespit edilmeli”
Yaşanan tüm gelişmelere rağmen yöneticilerin görevde kalmasını eleştiren Akay, “Bir yanda halk asgari ücretle geçinmeye çalışırken, onlar milyonluk saatler takıyor, lüks villalarda yaşıyor. Kamu zararı tespit edilmeli, usulsüzlüklerin sorumluları ortaya çıkarılmalı ve haksız zenginleşenlerden hesap sorulmalı” diye konuştu.