Ekran başında geçirilen aşırı zaman, Z kuşağının yetişme çağında hayati önem taşıyan doğal ışıktan mahrum kaldığı ve bunun da görme yetileri üzerinde uzun vadede yıkıcı bir etki yaratabileceği anlamına geliyor.

2000’li yılların başında yüzde 20 olarak bildirilen çocukluk çağı miyop görme bozukluğu dünya genelinde yer yer değişmekle beraber yüzde 40’lara 50’lere ulaştı. Uzmanlara göre bu rakamlar ‘salgın’ seviyesine ulaşmış durumda. Göz cerrahı Dr. Joern Jorgensen durumun daha da kötüye gideceği uyarısında bulundu.

UDEM’den tıbbi cihaz üreticilerine uyarı: Son resmi başvuru tarihi 26 Mayıs UDEM’den tıbbi cihaz üreticilerine uyarı: Son resmi başvuru tarihi 26 Mayıs

Dr. Jorgensen, çocukların ergenlik çağında çok önemli bir dönemde kapalı alanda cihaz başında kalmalarının yeterli dopamin alamadıkları anlamına geldiğini ve bunun da gözlerine zarar verdiğini söyledi. İkinci faktör ise telefon ve tabletlere yüzünden birkaç santim uzakta bakarak geçirilen süredir ki bu da miyopluk ya da kısa görüşlülük gelişmesine neden oluyor.

Londra'daki muayenehanesinde çalışan ve dünya çapında 44 göz cerrahisi kliniğinin CEO'su olan Dr. Jorgensen, Çin’in bazı bölgelerinde miyopluk seviyelerinin yüzde 30'dan yüzde 95'e ve üzerine sıçradığı bilgisini veren Dr. Jorgensen, çocukların boş zamanlarını geçirme biçimlerinde büyük bir değişiklik yapılmazsa aynı durumun dünya genelinde yaşanacağı konusunun dikkatle altını çizdi.

Jorgensen, “Çocuklar önceki nesiller kadar dışarı çıkmıyor, ihtiyaç duydukları her şey cihazlarında önlerinde. Bu da hayatlarının kritik bir döneminde doğal güneş ışığı alamadıkları anlamına geliyor ve bu da miyopide çok belirgin bir artışa neden oluyor. Durum endişe verici ve gördüğümüz şey bir salgın” dedi

Jorgensen, “Gün ışığında futbol oynamak, herhangi bir spor yapmak ya da sadece arkadaşlarla oynamak için dışarı çıkmak, dopamin salgılayan kimyasal bir sürece neden olur. Bunun, gözde miyopluğa neden olan büyüme türüne karşı bir engelleyici olduğunu biliyoruz. Gözün yatay kısmı uzar ve büyümeye devam ederek odaklanmayı zorlaştırır. Çocukları dışarı çıkmaya ve daha fazla spor yapmaya teşvik edebiliriz, ancak sosyal medyanın hayatlarında bu kadar önemli bir rol oynamasıyla zaten olanları tersine çeviremezsiniz" ifadelerini kullandı.

Dr. Jorgensen, ikinci zarar verici faktörün ise gençlerin yaptıkları yakın işlerin miktarı olduğunu söyledi, “Yüzden birkaç santim uzakta bir ekrana sahip olmak, gözlerin daha az kırpışması ve saatlerce yakın görevlere odaklanırken aşırı telafi anlamına gelir. Gözdeki kasların gerilmesi ve lensin kayması, göz küresinin kademeli olarak uzamasına ve uzaktaki nesnelere odaklanma şeklimizin zarar görmesine neden olur” ifadesine yer verdi.

Dr. Jorgensen, “Yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) tedavisi NHS'nin (Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi) karşı karşıya olduğu en büyük maliyetlerden biri ve kaynaklar üzerinde büyük bir yük oluşturuyor. YBMD tedavisinde kullanılan ilacın tek bir enjeksiyonu 1.000 sterlin ve hastanın her ay bu enjeksiyonu yaptırması gerekiyor, aksi takdirde kör olma riski var” dedi ve şu bilgileri verdi: “Ciddi görme azlığı, glokom ve retina dekolmanı gibi diğer ciddi durumların gelişme olasılığını da önemli ölçüde artırmaktadır. Bu çok ciddi bir durum, yüksek miyopluk vakalarına 30 kat daha sık rastlıyoruz ve bu da göz hastalıklarının dört nedenini tetikliyor; katarakt, glokom, retina dekolmanı ve makula dejenerayonu.”

Kaynak: Haber Merkezi