Dursun Erkılıç
Dünyaca ünlü beyin cerrahı Prof. Dr. Gazi Yaşargil, vefatından önce, Başkent Ankara Meclisi tarafından hazırlanan “Bir Zamanlar Ankara | Sözlü Tarih Projesi” kapsamında yaptığı röportajda köklerini, ailesini, çocukluk yıllarını ve Ankara’daki anılarını anlatmıştı.
Anlattıklarından anlaşılan o ki; Yaşargil’in zorlu bir doğum hikâyesiyle başlayan yaşam öyküsü, Ankara’da yeşeren bir bilim yolculuğuna dönüştü.
Toplumun temeli ailede atılır, biz o konuda çok şanslıydık
Prof. Dr. Gazi Yaşargil, sözlü tarih çalışmasında, ailesine ve köklerine dair çarpıcı bilgiler verdi. Baba tarafından Beypazarı’nın Kayhan ailesine mensup olduğunu belirten Yaşargil, ailesinin Karadağ’a Fatih Sultan Mehmet’in emriyle gitmiş bir aşiretten geldiğini, birçok subay ve eğitimli kişinin bulunduğu bu soydan geldiğini aktardı. Babasının sivil hayatı tercih ettiğini, Üsküp Lisesi’nde okurken biyolojiye ilgi duymasına rağmen Siyasal Bilgiler mezunu olduğunu ifade etti.
Annemin matematik zekâsı ve el becerisi olağanüstüydü
Yaşargil, annesinin çok zeki ve becerikli bir kadın olduğunu vurguladı. İstanbul’da, dönemin entelektüel çevresinde yetişen annesinin logaritmaları ezbere bildiğini, mühendis akrabalarıyla matematik tartışmaları yaptığını anlattı. Model dikiminden ev işlerine kadar her alanda pratik zekâsıyla ön plana çıkan annesinin Göztepe’deki evlerinin bahçesine diktiği çınarın hâlâ yaşadığını dile getirdi.
Lice’den Ankara’ya uzanan meşakkatli bir yolculuk
Yaşargil, Lice’de dünyaya gelişinin dramatik hikâyesini de aktardı. Ailesinin Şeyh Sait İsyanı sırasında yaşadığı zorlukları anlatırken, annesinin cesaretiyle isyan liderlerinden birinin silahını indirmeye nasıl zorladığını, Murat Dağları’nda virane evlerde yaşadıkları zorlu günleri ve doğumunun ardından kendisini ölmüş zannedilmesine rağmen büyükannesinin dikkatiyle yaşama döndüğünü paylaştı.
Büyükannem hem botanik hem de anatomi öğretmenimdi
Bilime olan ilgisinin çocuk yaşlarda büyükannesi sayesinde başladığını vurgulayan Yaşargil, hayvanların iç organlarını ilk kez büyükannesinden öğrendiğini anlattı. Horoz kesimini yanlış yaptığı bir anısını paylaşan Yaşargil, büyükannesinin ona tavukların damar yapısını öğrettiğini ve bu bilgilerin meslek hayatında ona rehber olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Gazi Yaşargil’in anlattıkları, sadece bireysel bir yaşam öyküsü değil, aynı zamanda dönemin Anadolu’suna, aile yapısına ve toplum gelişimine dair değerli bilgiler de sunuyor.