Özel Haber: Halide Tonga

Birçok kişinin farklı sebeplerden dolayı tercih ettiği ve çok yaygın bir işlem olarak Türkiye’de uygulanan botoksla ilgili son zamanlarda mağduriyetler gittikçe arttı. Botulizm denilen zehirlenme dahil ciddi yan etkiler sıklıkla görülüyor. Kaçak botoks malzemeleri ve uygulamaları, ‘merdiven altı’ işletmeler, yetkisiz kişilerce yapılan işlemler ve uzmanların olmadığı güzellik merkezleri beraberinde estetik mağduriyet ve sağlık sorunlarını da getirdi.

İzmir’de Kasım ayı başında yapılan operasyonda 3 bin 750 botoks dolgu ürünü, bin kırışıklık giderici soğuk zincir botoks ürünü, 319 botoks uygulama şırıngası ve dolgu malzemesinin ele geçirildiği operasyon da gelinen son noktanın sadece bir örneği olarak karşımıza çıkıyor.

Botoksun ne demek olduğu, nasıl uygulandığı, botoks malzemeleri, hastaların seçimi, yaş sınırı ve sosyal medyanın estetik kaygılara etkisi konularında Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği (EKDD) Başkanı Prof. Dr. Berna Şanlı, Elipshaber’e değerlendirmelerde bulundu.

Botoks tıbbi bir tedavi mi?

Kamuoyunda kafa karışıklığına sebep olan botoksun tanımı ve tıbbi bir tedavi olup olmadığı konusu ile ilgili Prof. Dr. Şanlı şöyle konuştu: 

“Botoks yüz kaslarına uygulandığında kas hareketlerini, yani mimikleri azaltan böylece mimiklerle ortaya çıkan ve yaşımız ilerledikçe belirginleşen, yerleşen yüz çizgilerimizi tedavi eden bir ilaç. Deriye iğne ile uygulanıyor. Dolayısıyla elbette ki tıbbi tedavi sınıfında.”

Botoks mutlaka yetkili doktorlar tarafından sağlık kuruluşunda uygulanmalı

Botoks işleminin mutlaka sağlık kuruluşlarında ve yetkili hekimler tarafından uygulanması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Şanlı,

“Botoksun mutlaka bir sağlık kuruluşunda, yani muayenehane veya hastanelerde yetkili doktor tarafından uygulanması gerekiyor. Kimdir bu tedaviyi uygulamaya yetkisi olan doktorlar? Dermatoloji uzmanları, plastik cerrahi uzmanları ve Sağlık Bakanlığı tarafından 2003 -2008 yılları arasında “medikal estetik sertifikası” verilen hekimlerdir. Bu noktaya dikkat çekmek istiyorum, 2008 yılından sonra dermatoloji uzmanı ve plastik cerrahi uzmanı dışındaki hekimlere botoks ve benzeri ameliyatsız estetik uygulamaları yapma yetkisi veren yasal bir sertifika programı yok.” dedi.

Ameliyatsız estetik uygulamalarının tümü deride yapılan ciddi işlemlerdir

Botoksun neden yalnızca yetkili hekimler tarafından, muayenehane ve hastanelerde uygulanmalı konusuna açıklık getiren Prof. Dr. Şanlı şunları söyledi:

“Botoks ve bunun yanı sıra dudak dolgusu, burun dolgusu, ışık dolgusu gibi her türlü iğneli işlem, iple cilt germe, mezoterapi, lazerler, leke tedavileri dövme silme ve benzeri pek çok ameliyatsız estetik uygulamaların tümü deride birtakım değişiklikler yapan ciddi işlemlerdir.

Bu işlemler kime ne için, nasıl yapılır, kime yapılmamalı, yan etki riskleri neler, yan etkileri en aza indirmek için hastaya nasıl yaklaşılır, yan etki olursa en erken nasıl fark edilir, nasıl tedavi edilir gibi pek çok bilgiyi gerektirir ve tüm bu bilgiler dermatoloji ve plastik cerrahi uzmanı doktorların hakim olduğu konulardır.

Diğer yandan tüm bu işlemlerin dermatoloji uzmanı ve plastik cerrahi uzmanı hekimler tarafından uygulansa dahi mutlaka Sağlık Bakanlığının ruhsat verdiği ve sık sık denetlediği sağlık kuruluşları olan muayenehane ve hastanelerde yapılması gerekiyor. Çünkü tüm bunlar sterilite gerektiren ve bazen acil olabilen tıbbi müdahale gerektiren komplikasyon yani yan etki riski olan işlemler.”

Botoks malzemesini sıradan bir hastanın anlaması çok güç

Botoks malzemesinin kalitesinin sıradan bir hastanın anlamasının güç olduğunu, bu malzemelerin taklitlerinin de satıldığını ifade eden Prof. Dr. Şanlı şöyle konuştu:

MYK Başkanı İlhan’dan sekreterine makam aracı jesti! MYK Başkanı İlhan’dan sekreterine makam aracı jesti!

“Botoks malzemesini sıradan bir hastanın anlaması pek de kolay değil. Çünkü neredeyse aynı kutu gibi taklitleri satılıyor ne yazık ki. Ancak hastalarımız işlemlerini az önce söz ettiğim yetkili hekimlere yani dermatoloji veya plastik cerrahi uzman hekimine, muayenehane ve hastanede yaptırıyorlarsa kullanılan ürüne yani botoksa güvenebilirler. Bu dolgu, mezoterapi, iple cilt germe, lazer tedavileri gibi tüm ameliyatsız estetik uygulamalar için geçerlidir.”

Botoks ucuzsa dikkat!

“Ülkemizde lisanslı olarak satılan üç botoks markası var. Ne yazık ki ortalıkta kaçak satılan, taklit olan veya lisansı olmayan çok sayıda ürün de mevcut. Bu ürünler genellikle muayenehane veya hastane olmayan yerlerde yetkisiz hekimler ve kişiler tarafından kullanılıyor. Hem kaçak ve lisanssız, dolayısıyla güvenilir olmayan ürünler oldukları için, hem de yetkisiz hekimler veya kişiler tarafından “merdiven altı” olarak ifade ettiğimiz güzellik salonu gibi tıbbi olmayan müesseselerde yapıldığı için genellikle çok düşük fiyatlara yapılıyor. İşte tüm bunların sorgulanması gerekiyor. İşlemi kim yapıyor? Bilgisi, becerisi, eğitimi, uzmanlık alanı ne? Bu işlemi yapmaya yetkisi var mı? Bir yan etkiyle karşılaşırsam bunu tedavi edebilecek mi? Kullandığı ürünü nereden alıyor? Sonuçta ucuz ise neden ucuz?”

Hastanın eline ayna verir ve onu dinleriz

Ameliyatsız estetik işlemlerinin hangi hasta için hangi yöntem ve işlemin kararının verilmesi ile ilgili Prof. Dr. Şanlı, “Tüm ameliyatsız estetik işlemler için hasta geldiğinde önce hastanın rahatsızlığını sorar, beklentisini anlamaya çalışırız. Eline bir ayna verir, onu dinleriz. Sonra da biz onun için ne uygun, hangi işlemi neden yapacağız, hangi yöntemle yapacağız, beklentilerinin ne kadarı uygun ve uygulanabilir bunları hastaya anlatırız. Ortak bir noktaya vardığımızda da işlemleri planlar, uygulamayı yaparız.” dedi.

Herkese botoks işlemi yapılmaz

“Beklentileri gerçekçi olmayan hastalarda, ‘vücut dismorfik bozukluğu’ dediğimiz kişinin dış görünümü ile zihinsel olarak aşırı derecede uğraştığı durumlarda işlem yapmayız. Çünkü bu hastalar ne yapsanız mutlu olmayacaktır. Hekimin hastasının ne beklediğini çok iyi anlaması, uygun görmediği noktaları, hastası için yapabileceklerini, yapmayı uygun gördüklerini anlatması, hasta ile ortak bir noktaya vardığında işlemleri yapması çok önemlidir.”

Yüzdeki çizgiler mimik yapmadan da belirginse botoks önerilir

Botoks ve diğer ameliyatsız estetik işlemleri için yaş sınırı hakkında Prof. Dr. Şanlı şunları ifade etti:

“Ameliyatsız estetik işlemler için başlama yaşını işleme özel konuşmak gerekir. Örneğin lazer epilasyona ebeveyn onayı ile 16 yaş civarında başlanabilir. Antiaging (yaşlanma karşıtı) tedaviler, dolgu gibi şekillendirme uygulamaları elbette ki daha ileri yaşlarda başlar. Bunun zamanına hastanın ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre karar verilmelidir.

Botoksa özel konuşursak, genellikle 35-40 yaşlarında yüzdeki mimik çizgileri yerleşmeye başlar. Bu çizgiler mimik yapmadan da belirginse genellikle botoksa başlamayı öneririz. Çünkü başlanmadığı taktirde bu çizgiler yerleşir ve zamanla derinleşir. Çok mimik yapan insanlarda çizgiler daha erken de yerleşebilir, bu kişilerde uygulamaya daha seyrek ve daha düşük dozda olacak şekilde biraz daha erken yaşta başlanabilir.”

Sosyal medyada gerçekçi olmayan vaatler var

“Ne yazık ki sosyal medyada botoks ve diğer tüm estetik uygulamalarla ilgili çok yanlış, gerçekçi olmayan vaatler, fotoğraflar, yetkisiz kişiler tarafından ve yetkisiz yerlerde yapılan uygulamalarla ilgili reklam ve diğer yayınlar mevcut. Hastalarımız için doğruyu ve gerçeği ayırt etmek oldukça zor. Bu noktada kimi takip ediyorlar, kimi dinliyorlar buna dikkat etmeleri çok önemli.”

EKDD ile bin 200 dermatolog ve sektör temsilcisi bir araya geliyor

Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneğinin güncel çalışmaları ve hedefleri ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Şanlı sözlerini şu şekilde tamamladı:

‘Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği (EKDD)’ 9 Eylül 2019 tarihinde İstanbul’da estetik dermatoloji alanında yoğun çalışan dermatologların katılımıyla kuruldu. Çağımızda bilgiye ulaşmak artık çok kolay, ancak doğru bilgiyi ayırmak hiç kolay değil. İşte derneğimizin kuruluşunun amaçlarından en önemlisi halkımızı alanımızla ilgili doğru bilgilere ulaştırmak. Bu noktada tümü dermatoloji uzman doktor olan üyelerimizin desteğiyle gerek basın, gerek diğer meslek dernekleri, gerekse Sağlık Bakanlığı ve diğer bakanlıklarla sürekli iletişim halinde olarak estetik alanına büyüyen ilginin sağlıklı bir şekilde yönetilmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz.

Alanında uzman dermatologlar estetik alanındaki son gelişmeleri değerlendirecek

EKDD şu an 525 üye sayısıyla alanımızda çok önemli bir dernek haline geldi. Üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Kongresinde bin 200 dermatolog ve sektör temsilcisi bir araya geliyor. Beş gün sürecek olan kongremizde estetik ve kozmetik dermatoloji alanının önde gelen dermatologları estetik alanındaki gelişmeleri, sorunları, çözüm önerilerini tartışacak.

Editör: Halide Tonga