Dursun Erkılıç
Patara’yı korumak için yürütülen 35 yıllık çevre ve kültür mücadelesi, Prof. Dr. Mehmet Tunçer ve Ahmet Saffet Atik’in birlikte kaleme aldığı “Patara’yı Korumak” adlı kitapta anlatıldı. Kaş Çevre ve Kültür Derneği (KAŞÇEV) tarafından yayımlanan eserin ikinci baskısı, antik kentin karşı karşıya olduğu tehditlere ve bu tehditlere karşı verilen mücadeleye ışık tutuyor.
Antalya’nın Kaş ilçesinde yer alan Patara Antik Kenti, sadece tarihi önemiyle değil, aynı zamanda hassas doğal yapısıyla da dikkat çekiyor. Kitapta, özellikle Akdeniz kaplumbağası Caretta caretta’ların yaşam alanı olan Patara kumullarının korunması için yürütülen çalışmalar detaylı biçimde işleniyor. Bu bölgenin korunmasının yalnızca yerel değil, uluslararası öneme sahip olduğuna dikkat çekiliyor.
UNESCO adaylığı ve bölgesel bütünlük
Kitapta Patara’nın yanı sıra Xanthos ve Letoon gibi UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan alanlarla olan tarihsel ve çevresel bağlantılara da yer veriliyor. Yazarlar, Patara’nın da benzer bir koruma statüsüne ulaşması gerektiğini savunarak, bölgenin kültürel mirasının sürdürülebilir biçimde korunmasının önemini vurguluyor.
Turizm baskısı ve yapılaşma tehdidi
2000’li yılların başında hazırlanan “Patara ÖÇKB Yönetim Planı” ve “Gelemiş Koruma Planı” gibi belgelerin, antik kenti tehdit eden yapılaşma ve turizm baskısına karşı kritik önem taşıdığı belirtiliyor. Son yıllarda artan villa inşaatları ve plansız yapılaşmanın, Caretta caretta’ların yumurtlama alanlarını doğrudan tehdit ettiği ve Avrupa’daki çevre örgütlerinin de bu duruma tepki gösterdiği ifade ediliyor.
Kitap, ilgili koruma planlarının yeniden uygulanmasını, ulusal ve uluslararası çevre ve kültür anlaşmalarına aykırı yapılaşmaların durdurulmasını öneriyor.
Bilim insanlarının ve gönüllülerin katkıları belgeleniyor
Kitapta, Patara’yı gün yüzüne çıkaran arkeologlar, çevre bilimciler ve gönüllülerin uzun soluklu emeklerine de yer veriliyor. “Uyuyan Güzel Patara” olarak nitelendirilen bu tarihi kentin korunmasında emeği geçen onlarca bilim insanının katkısı belgelenirken, bu mirasın gelecek kuşaklara aktarılması gerektiği vurgulanıyor.
Yazarlar kitabın önsözünde şu ifadelere yer veriyor: “Bu kitap, Caretta caretta’ları korumak için çaba gösteren, Likya’nın dolayısı ile Anadolu uygarlıklarının bu yöredeki kökeninin yattığı Patara antik şehrini milim milim kazarak kumlar altından çıkaran ve onu korumak için plan ve projelerle savaşım veren bir avuç insanın çabalarını özetle anlatmaya adanmıştır.”
Kitap geliri çevre çalışmalarına ayrılacak
Kitabın ikinci baskısının yayımlanmasını sağlayan KAŞÇEV’e teşekkür eden Prof. Dr. Mehmet Tunçer, eserden elde edilen tüm gelirin derneğin çevre ve kültürel mirasları koruma çalışmalarında kullanılacağını açıkladı.
“Patara’yı Korumak”, yalnızca bir çevre mücadelesinin hikâyesi değil; aynı zamanda kültürel mirasın korunması, planlı kentleşme ve doğa ile insan arasındaki hassas dengenin yeniden kurulması için bir çağrı niteliği taşıyor.
KAŞÇEV için linki:
https://kascevre.org/pataranin-korunmasi-icin-verilen-35-yillik-mucadele-kitapla-anlatiliyor-patarayi-korumak/?fbclid=IwY2xjawLtrUVleHRuA2FlbQIxMQABHiOUKhcine3B6sQTPC4rU5d5uxWvQ1U15w2P3F0mIhPBIgWJnY0z7Gq_kjy2_aem_hiGBBlgLkNkqM3yiuCffEA
