CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve partisinin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti. Özel, ziyaret sonrası yaptığı açıklamada, bazı tutukluların ailelerinden uzak illere sevk edilmesini sert sözlerle eleştirdi.

Özel, Silivri’deki görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, sevk kararlarının siyasi bir amaç taşıdığını savunarak, “Aileleri, çocukları 20 dakika mesafedeyken tutuklular altı farklı ile gönderildi. Bu vicdansızlıktır” ifadelerini kullandı. CHP lideri, bu uygulamayı geçmiş dönemdeki FETÖ yapılanmalarıyla kıyaslayarak, “FETÖ bile burada bu kadarına tenezzül etmemişti” dedi.

Özel’in konuşmasından satır başları şöyle;

"Cezaevinde İBB Başkanımız, Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu ile belediye başkanı arkadaşlarımızla, parti meclisi üyemiz Baki Aydöner ile, önceki dönem genel başkan yardımcımız, çok sayıda arkadaşımız ile ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirdik. Öncelikle tabi Silivri Cezaevinde olması büyük bir üzüntü ancak İstanbul'un seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun bugün yaş günü. Yaş gününü kutladık. Şimdiden bayramlaştık.

Tabi hepimiz bir süredir yaşanan dalga dalga gelen bu adaletsizliğe, bu haksızlıklara isyan ediyoruz. İtiraz ediyoruz. Hangi birini dile getirelim ama bıkmadan usanmadan meydan meydan dolaşarak ve her mecrayı, her kürsüyü, her imkanı kullanarak bu yapılan, belki Cumhuriyet tarihinin sayılı hukuksuzlukları ve ele geçirilmiş kamu gücünün nasıl siyasi rakipleri yıldırmak için kullanıldığının en berbat örneklerini anlatmaya ve bu konuyu vatandaşlarımızın vicdanlarına emanet etmeye devam edeceğiz.

Öncelikle dün akşam saatlerinde Silivri cezaevinden 12 arkadaşımız, Bolu'ya, İzmir'e, Kocaeli, Edirne, Tekirdağ derken 6 farklı şehre yollandılar. Örneğin Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, buradan alındı ve İzmir'e yollandı. Ailesi, eşi, evlatları, aile büyükleri 20 dk mesafedeyken, şimid 6 saat mesafedeler. Nasıl olacak bu aile görüşleri.

Bugüne kadar 20'den fazla arkadaşımız, kimi Bandırma'da, kimi Eskişehir'de, ailelerine mümkün olan uzak yerlere yollanıyor."

"FETÖ’cüler bu kadarını yapmadılar"

"FETÖ'cüler ne zulümler yaptılar burada, bu kadarını yapmadılar. Buna tenezzül etmediler. Ailelere acı çektirip, kişilere psikolojik baskı yapıp, onları yıldırmaya ve onları efendim acaba bir başkasına attıracağımız iftiraya alet olur mu?

Bugünden ileriye doğru kin, öfke, nefret biriktirmeyelim diyoruz ama bunu mümkün kılmayacak kötülerle karşı karşıyayız. Tek tahaddüdümüz bizden sonra kimsenin eşi, dostu, arkadaşı, ailesi, anası, babası bizim siyasi rakibimiz diye zulüm görmeyecek. Ama bu zulmedenlere, bu kararları alanlara, bu kararları onlara aldıran kötü akla, uygulayanlara, onlara hiçbir şeyin garantisini vermiyorum. Sadece adil yargılanma garantisi veriyorum. Bu kadar kötülüğün yanlarına kalacağını düşünmemelerini tavsiye ediyorum. Bu kadar kötülük eninde sonunda çıkacak."

"Bir gün bu hissin aynısını hissedecekleri günleri yaşayacaklarını bilsinler"

"Özgür Özel tedhit mi ediyor? Yok, tehdit etmiyorum. Ne hissettiklerimi anlatıyorum. Ne hissettiklerimi bilsinler. Bir gün bu hissin aynısını hissedecekleri günleri yaşayacaklarını bilsinler. Ölümden başka hiçbir şey bu yaptıklarını yanlarına kalmaması için enerji, inancımı asla ve asla eksiltemez, bunu bilsinler.

Çocukla ve eşle uğraşmanın, ana ile uğraşmanın ne demek olduğunu onlara göstereceğim ama eşlerine, ailelerine ilişmeden. Bu yaptıklarının hesaplarını verecekler."

"O kadar ucuz bir işe giriştiler ki, akıl almaz"

"Gaziosmanpaşa Belediye Başkanımızı tutuklayıp yerine belediye meclisinden AK Partili birini getirmeye çalışıyorlar. Ama o kadar ucuz bir işe giriştiler ki, akıl almaz. Belediye Başkanımızın suçlandığı konu 1 Nisan günü, seçimi kaybeden AK Partili belediye başkanının sevk ettiği belediye meclisine bir iş. Ve belediye meclisinden oy birliğiyle geçmiş bir iş. Bu konuda bütün müdürlüklerden görüş sorulmuş.

Efendim diyor ki o iftira attırdıkları Aziz İhsan Aktaş bu iş olsun diye, ben şu kişi aracılığıyla belediye başkanına rüşvet verdim diyor. Rüşvetin görüntüsü yok, verilmesi yok, yeri yok. Karar alındıktan yedi ay sonra iş bitmiş, 7 ay sonra vermiş diyor. Nasıl yapmış biliyor musunuz? Utanarak okudum, dinledim. Savcı kendisine şimdi suçüstü oldular. Bunu hem itiraz dilekçemizde bütün Türkiye'ye, bütün dünyaya anlatacağız."

"Adam benzinlikte, bizimki pazar yeri açıyor"

"Savcı, Aziz İhsan Aktaş'ın önüne şeyi seriyor. Aziz İhsan Aktaş'ın söylediği kişi yani ortağının şirket müdürüyle aynı ilçedeler, Gaziosmanpaşa'da. Belediye Başkanımızın HTS kayıt çakışmalarını seriyor. Üç tarih var. HTS kaydına göre baz istasyonuyla 1 kilometre o yana, 1 kilometre bu yana birlikte olanlar aynı bazı verdi, yan yana olabilir. Bin metrekarelik daireler içinde olabilirler deniyor. Fosforlamışlar. Bu kişiyle iki kere görüştüler. Bir araya geldiler. Ben bunlara rüşvet verdim diyor.

O tarihte Belediye Başkanımız sosyal medyasından ve binlerce şahitle birisinde kapalı pazar yeri açtığını, o bazın olduğu yerden. Bir tanesinde 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde o bazın olduğu yerde yan yana iki okulu ziyaret ettiğini. Yine o bazın olduğu gün bir başka yerde bir üçlü açılış yaptığını ispatlıyor şu anda.

Sosyal medyasında var. Yanındaki kameramanının kayıtlarıyla mayıtlarıyla siyasi faaliyet. Aynı baz istasyonu Aziz İhsan Aktaş'ın ortağı 1 kilometre mesafede, 700 metre mesafede. Adam benzinlikte, bizimki okul açıyor. Adam benzinlikte, bizimki pazar yeri açıyor, Öğretmenler Günü kutluyor. Gün gün, saat saat belli. Tabii bunu böyle ispatlayabileceğimizi düşünmeyip bazını vermişler eline. İftira için şu üç tarih yapıyor.

İddia şu, olay olduktan yedi ay sonra rüşvet veriliyor. Kendi adamının güya Kapalı Çarşı'dan baz verdiğinde Kapalı Çarşı'dan parayı çekti diyor. Onu da dört gün sonra verdi diyor. Dört günde parayı tuttu diyor. Gitti dediği kişi ifadesinde ben bu kişiye ne para verdim, ne bir araya geldim diyor. İş adamlarıyla birlikte bir kere hayırlısı olsun ziyaretine gitmişler belediyede. Baz çakışmasında o da yok. Bu sefer de bazı başka bir yerden çekmiş onu. Bu yöntemle Gaziosmanpaşa Belediyesi'ne çökecekler."

"Ak Parti Gaziosmanpaşa'ya çökmeye kalkacak"

"Üç, dört gün sonra Gaziosmanpaşa Belediyesi'ne gidip 24 Kasım Öğretmenler Günü'ndeki bazla bunun bazı tuttu yalanıyla ki tutturamamışlar. Dakika dakika ispat ediyor canlı yayınından, sosyal medyasından. İtiraz kabul olur inşallah. AK Parti Gaziosmanpaşa'ya çökmeye kalkacak. Onu bütün toplumun vicdanına havale edeceğiz, anlatacağız böyle. Partime saldırı devam ediyor. Çünkü ilk kez bir aktif parti meclisi üyesi tutuklanmıştır. İlk kez geçmiş dönem milletvekilimiz, Genel Başkan Yardımcımız Aykut Erdoğdu tutuklanmıştır. Bir kanıt, bir somut kanıt olmadan birçok iftira ve hakaretle yeni bir dalga gerçekleştirdiler."

"Hiçbir siyasi parti ile bayramlaşmayacağız"

"Hiçbir siyasi parti ile bayramlaşmayacağız. Bizim bayram görecek halimiz yok. Bütün milletimizin bayramını kutluyorum. Allah kimseye bize yaşattığını yaşamasın. Bize bunu yaşatanların öbür dünyada bunun hesabını taşıyamazsınız. Bu ettikleriniz evlatlarınızdan çıkmasın. Bu yaşadığımızı kimse yaşamasın diyoruz."

"En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir"

"Doğrusu oldu. Hem DİSK ailesi hem CHP ailesi bu süreci zorluklara rağmen atlattılar. Kötü sözler duyduk, alaycı ifadeler duyduk vs... Bizim taraftan kullanılan sözlerin incittikleri olabilir, zorlu süreci hallettik. Nerede kusur, eksik varsa unuttuk gitti. Herhangi bir emekçi kardeşim üzüldüyse tümünü üstüme alıyorum. Önemli olan bir anlaşmanın sağlanmış olmasıdır. En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir. Herkes sendikalı olsun. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve diğer arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum."

"Dün utanç filmi çekilmiştir!"

"Bu yapılan zulüm, Yassıada mahkemelerinden farklı değil. Dün utanç filmi çekilmiştir! Filmin senaristi, yazanı, çizeni hepsi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Ona yaranmak için, bize gözdağı vermek için yapıyorlar.

Adalet Bakanı hacdaymış, arasa üzgünüm dese, tövbe ettim dese bir kıymeti yok. Adalet Bakanı'nın ben bu kadar basitleşmeyeceğini bilirim. İçişleri Bakanı özür dilese ne kıymeti var? Ben kimin yaptığını kimin yaptırdığını biliyorum. Dünya kadar geçmiş AK Partili bakan, siyasetçi bu durumu eleştiriyorsa, eleştirdikleri 25 yıl önce yola çıkıp da buralara savrulan bugünkü partinin yöneticileri ve başındakidir. Bu yaptıkları beni üzüyor, ağrıma gidiyor, kendime yapılmış gibi hissediyorum. O görüntülerden utanç duyuyorum ama yapan utanmıyor. Millet verecek bunun cezasını."

"Darbe dönemlerinde yapılmayan işleri yapmaya çalışan işler var"

"Kurultay iddianamesi bomboş. Bugüne kadar paralar denildi. O utanmaz güruh... Gazeteci denilmez! Paralar verildi, paralar alındı, döviz büroları açtırıldı... MASAK raporu diyor ki hiçbir para hareketine rastlanılamadı, bunlar tertemiz. Öbür tarafından da iddianamenin Özel'e oy vermek için iş ve belediye başkanlığının teklif edildiği... Nasıl adaylaştıklarının anketleri bizde, istedikleri anketi yollayabilirim.

Artık bu çağda otokratik rejimlerde bunların olmadığı ülkeler var. Darbe dönemlerinde yapılmayan işleri yapmaya çalışan işler var. 'İtirafçı olacağım' diyen adama suç örgütünün başının adı ne? Aziz İhsan Aktaş... İtirafçı oluyor, suç örgütünün başının salıyor. Bir an için bir suç örgütünün olduğunu ve örgüte de bu kişi tarafından dahil edildiğinin düşünün. Başı, 'biz bu suçları işledik' deyip kurtulup, öbürleri suç alır mı ya? Adam örgütü kurmuş, böyle itirafçılık mı olur? Bu iftira, kumpasçılık. 2025 model kumpas kurmuşlar.

Adalet Bakanı Tunç'tan, Diyarbakır'daki yangınla ilgili açıklama
Adalet Bakanı Tunç'tan, Diyarbakır'daki yangınla ilgili açıklama
İçeriği Görüntüle

Birlikte milletvekili yaptığınız, Hasan abi diye hitap ettiğiniz, 50 yıldır kamuya hizmet eden birisi, pırıl pırıl bürokratlar, iki kollarına girilmiş... Bugün Türkiye Cumhuriyeti, terör örgütlerine bu muameleyi yapmıyor, çetelere bu muameleyi yapmıyor. Darbe dönem görüntülerinin böyle yaşatılmaması lazım. Burada envai çeşit terör örgütü var, birinin üyelerini bir gece 7 farklı şehre dağıtıyor musunuz da benim arkadaşlarımı dağıttınız ya?"

Muhabir: Nur Kaplan