CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Kadir Özkaya'yı ziyaret etti. Özgür Özel, ziyaretin ardından basın mensuplarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
CHP Kurultayı'nın iptal davasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özgür Özel, "Bu duruşmalar sonuç odaklı değil, süreç odaklı duruşmalar. CHP'yi tartışmaya, CHP'yi karıştırmaya çalışıyorlar. Herkesin gözü önünde olmuş bir kurultay, dünya kadar yalan" dedi.
"Bir tane ispat olmayan saçma sapan konularda 3-5 tane meczupun lafıyla süreç yönetiyor birileri" diyen Özel, şunları söyledi:
"Ben bunun sonucundan endişeli değilim, sürecinden istifade etmek isteyenler var, onun farkındayız. Biz bir kurultay daha yaptık delegeyle. Geçerli oyların tamamını o delege bana verdi. Parti tarihinde ilk kez bir genel başkanın anahtar listesi delinmeden geçti. O kurultayı tartışmaya açacak platform siyasette kalmadı artık. Parti içinde kargaşa var demek için yapılmış bir hamle, bir çaba boşa çıkmıştır.
"Mehmet Şimşek’e odunla vurmuşlar!"
Bakın, Cumhuriyet, Sözcü, Nefes, Bir Gün, Evrensel gibi, muhalefete de eşit yaklaşan, haberlerini veren gazetelerde, parti içinde bir karışıklık okuyamazsınız. Parti içinde karışıklığa meraklı olanlara Yeni Şafak'ı tavsiye ediyorum. Yeni Şafak'ı okusunlar. Okusunlar bugün Yeni Şafak'ın manşetini, hadi, akşam üstünde tepinsinler. CHP'de bir karışıklık yok, geçerli oyların hepsini alan bir genel başkan var. Mehmet Şimşek'e önce satır aralarında sonra sütun sütun, bugün Mehmet Şimşek'e odun da vurmuşlar. Odunla vurmuşlar... Daha ne yapacak? Yeni Şafak kimin? Yeni Şafak'ın desteği Sayın Damada. Damat Yeni Şafak eliyle hem de laf sokarak kafasına kafasına vuruyor Mehmet Şimşek'in ve politikalarının. Parti içi karışıklığa meraklı olanlar için CHP eski cazip halini kaybetti. AKP'yi tavsiye ederim. Yeni Şafak. Bunları Yeni Şafak'tan takip edin, ben öyle yapıyorum, çok haz alıyorum."
Erdoğan'a yanıt
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İstanbul'dan Türkiye'ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor" sözlerine yanıt veren Özel, şunları ifade etti:
"Sadece kendi gördüğü bir ahtapota milleti inandırmaya çalışıyor. Yanlış bir iş. Bir şeyi, bir kişi görüyorsa bunun psikolojide bir adı var. O yüzde tek başına gördüğü ahtapota hiç kimseyi inandıramıyor. Kanıt olmayıp da söyleyerek inandıramaz. Konuşarak, anlatarak bir kişinin suçluluğunun ispatlandığı düzene, hukuk düzeni denmez. Ona, tek kişinin rejiminde yargının da kenara itildiği, suçluya da onun karar verdiği, suçsuza da onun karar verdiği bir düzen olur. Bu düzene bütün hukukçuların direnmesi gerektiğini düşünüyoruz."
Asgari ücrete ara zam yapılması talepleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Özel, "Bu hafta içinde DİSK'i, TİSK'i, Hak-İş'i ve Türk-İş'i ziyaret takvimine bağlamayı ve bu hafta bitmeden bu ziyaretleri gerçekleştirmeyi ümit ediyoruz. Gelecek hafta da konfederasyonların dışındaki yapılarla birtakım çalışmalar yapıp daha sonra talebi netleştireceğiz. Ve bunun bütün emekçiler tarafından sahiplenilmesi gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Ekrem İmamoğlu'na görüşme engeli
Özel, özetle şunları aktardı: "İl Başkanımızın ve Sayın Mansur Yavaş’ın başvurularına uzun süredir cevap verilmiyor. Ayrıca orada bulunan arkadaşlarımız en son Mehmet Ali Çalışkan İzmir Buca Cezaevi’ne nakledildi. Gittiğimizde hepsini ziyaret ediyorduk. Şimdi ona mani olmak için arkadaşları her gün bir başka cezaevine dağıtıyorlar. Görüşmeyelim, konuşmayalım diye. Onların moralman çökmelerini sağlamaya çalışıyorlar. Aile ziyaretlerini, yakınlarının ziyaretlerini imkansızlaştırmaya, aralarına yüzlerce kilometre koymaya çalışıyorlar. Bir psikolojik harp yürütüyorlar. Ne gerek var. Tutukluluk bir tedbir ve istisna olması gereken bir tedbiri bir cezalandırma yöntemi olarak zaten kullanıyorsun. Ne gerek var psikolojik harbe?
Demek ki hukuk savaşını kaybediyorsun, psikolojik savaş açmışsın. Çünkü iddianame hazırlanamıyor. Başta söylenen o büyük büyük lafların hepsinin altı boş çıktı. Heybeden turp değil, bir boşluk çıktı. Bir şey çıkaramıyorlar. Attıkları her iftira çöküyor. Artık makam şoförüne, ‘Makamın sahibiyle neden telefon görüşmesi yapıyorsun her sabah?’ sorularına (geçtiler). ‘Evden alacağım. Telefon etmezse nasıl konuşacağız?’ diyor. Makam şoförü ile makam sahibinin telefon görüşmesini, Özel Kalem Müdürünün telefon bağlamasını sorar hale geldiler. Özel Kalem Müdürünün bir yıl önce aldığı arabanın, üç yıl önce yurtdışına çıkışını soruyor. ‘Neden yurtdışına gittin, nereye gittin?’ diye. ‘Ne bileyim ben aldığım adam nereye gitmiş. Ona sorun’ deniyor. Komik hale düştüler. Böyle olunca hukuk savaşını, hukuk rekabetini, hem de hukuk savaşında silahların eşitliği falan yokken, gizli tanıklar, yalan beyanlar havada uçuşuyorken ve biz bunları görmek istediğimizde göremiyorken, ama onlar da hiçbir şeyi ispat edemiyorken, iddianame bile yazamıyorken psikolojik harp başlattılar. Vız gelir tırıs gider. Büyük bir yanlış içindeler. Milletimize şikayet ediyoruz. Analar ziyaret etmesin diye yüzlerce kilometre öteye yollananlar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanını, yol arkadaşını, dava arkadaşını ziyaret etmek istiyor. İlk başlarda izin veriyordu, şimdi vermiyor. Niye? Moral vermesin, üzülsünler, sıkılsınlar, dayanışma duygularından mahrum kalsınlar. Biz hepimiz sonuna kadar arkalarındayız. Hepsi çok güçlü duruyorlar. Güçlü durmaya edecekler. Buraya başları dik, alınları açık girdiler. Başları dik alınları açık çıkacaklar.
AYM'ye yürütmeyi durdurma çağrısı
Anayasa diyor ki hakimleri savcılar seçilirken burada en geniş mutabakat lazım. Birinci turda yüksek mutabakat arıyor, ikinci turda biraz daha düşük ama yine yüksek, olmuyorsa en yüksek oyu alan iki aday arasından kura diyor. Bu kadar açık yazılmış. Komisyonda beyefendiler, birinci tur, ikinci tur yok, kuraya geçecekken üçüncü tur yapıp kendi 30 oylarını 15-15 ikiye bölüp, CHP’nin 14 olan oy sayısını geçip, kuraya iki AK Parti’nin tercih ettiği adayı bırakmaya çalışıyorlar. Anayasa çok net! Bunu komisyonda yaptıklarında terk ettik. Meclis’te de oy kullanmadık. Numan Beyin başkanlığında aynen Anayasa’da yazdığı gibi uyguladılar. Yani komisyonun yaptığını Anayasa’ya aykırı olduğunu Meclis genel kurulunda uyguladı. Genel kurulda yapılan doğru da genel kurula getirilen adaylar Anayasa’ya ve genel kuruldaki uygulamaya açıkça aykırı. Anayasa’yı komisyonda ihlal edip, kendi adamlarını kuraya sokmaya çalışıyorlar. Olacak iş değil. Bunun yürütmesinin durdurulması için 10 saat içinde başvurmuştuk. Önümüzdeki günlerce görüşülecek AYM’de."