CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış’ın Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) ile Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) arasında yapılan protokollere ilişkin verdiği yazılı soru önergesine gelen yanıt, eğitim sistemindeki ideolojik etkilenmeye ilişkin tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
MEB’in verdiği yanıtta, yalnızca TÜGVA ile değil; Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, KADEM, TÜRGEV, İHH gibi pek çok vakıf ve dernekle toplam 1.745 protokol imzalandığı açıklandı. Ancak bu protokollerin kapsamı, okullarda kimlerin hangi yetkiyle görev aldığı gibi kritik sorular yanıtsız bırakıldı.
İlkokul öğrencilerine yönelik uygulamalar ve baskı iddiaları cevapsız kaldı
Gülcan Kış’ın önergesinde özellikle vurguladığı; TÜGVA’nın ilkokul öğrencilerini yaz etkinliklerine dahil etmeye çalıştığı ve bu uygulamalara karşı çıkan okul yöneticilerine baskı yapıldığı yönündeki iddialar da MEB tarafından açıkça yanıtlanmadı.
Bakanlık, sadece etkinliklerin gönüllülük esasına dayandığını, kişisel verilerin izinsiz toplanamayacağını ve protokollere uyulmaması durumunda iptal hakkının bulunduğunu belirtti.
Ancak sahadan gelen bilgiler, uygulamada durumun farklı olduğunu gösteriyor. Ailelerin içerik hakkında bilgilendirilmeden rıza belgeleri imzaladığı, bazı öğretmenlerin ise baskı altında kaldığı belirtiliyor.
“Bu, laik eğitim sisteminin açıkça çökertilmesidir”
CHP’li Kış, Bakanlığın açıklamasının kamuoyunun endişelerini gidermekten uzak olduğunu ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:
“Çocuklarımız bilimle değil, protokolle büyüyor. Eğitimde kamusal sorumluluk ortadan kaldırılıyor. Pedagojik yeterliliği olmayan ideolojik yapılar okullara sokuluyor. Bu, laik ve bilimsel eğitim sisteminin açıkça çökertilmesidir.”
Devletin eğitim hizmetini doğrudan vermek yerine vakıf ve derneklere devretmesini eleştiren Kış, bunun anayasal eğitim hakkına da müdahale anlamına geldiğini söyledi.
MEB’in adım adım geri çekildiğini belirten Kış, velilerin, öğretmenlerin ve öğrencilerin dışlandığını ve çocukların gelişiminin ideolojik yapılara teslim edildiğini dile getirdi.
Sosyal sorumlulukla ideolojik müdahale birbirinden ayrılmalı
Gülcan Kış, Bakanlığın “TEMA, LÖSEV, Kızılay gibi STK’larla da protokol yapıldığı” yönündeki savunmasının asıl meseleyi gizlemeye yönelik olduğunu ifade etti:
“Bu kurumlar sosyal destek sunar ama müfredata müdahale etmez. TÜGVA ve benzerleri ise kimlik, ahlak, değer eğitimi veriyor. Sorun da tam olarak budur.”
Eğitimde bilim, laiklik ve eşitlik ilkeleri savunulacak
CHP’li Kış, eğitimde liyakat ilkesinin aşındığını, öğretmen açıklarının ideolojik vakıflarla kapatılmaya çalışıldığını belirterek, bu tablonun Türkiye'nin geleceği açısından endişe verici olduğunu söyledi.
Kış, konunun Meclis’te takipçisi olacaklarını ve yeni araştırma önergeleri vereceklerini duyurdu. Açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu mücadele yalnızca bugünü değil, çocuklarımızın yarınını ilgilendiriyor. Laik, bilimsel ve eşit bir eğitim sistemi için direneceğiz. Çocuklarımızın gelişimi, hiçbir vakfın insafına bırakılamaz.”