Barış ve Demokratik Toplum Süreci kapsamında Casene Mağarası’nda düzenlenen silah bırakma töreninin ardından çözüm arayışları siyasetin gündeminde yer almaya devam ediyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi Mithat Sancar, Mezopotamya Ajansı’ndan Mehmet Aslan’a yaptığı açıklamalarda, sürecin yeni bir aşamaya geçtiğini söyledi. 6 Temmuz’da İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan ile görüştüğünü belirten Sancar, bu görüşmenin sürece dair yeni bir modelin başlangıcı olduğunu ifade etti. Sancar, “Dünyadaki örneklerde silah bırakma en sonda gelirken, bu süreçte en başa alındı. Bu Sayın Öcalan’ın stratejik tercihidir” dedi.
Sancar, çözüm sürecinin ilerlemesinin ancak hukuki ve siyasi zeminin güçlendirilmesiyle mümkün olabileceğini vurguladı. Bu kapsamda Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yaptıkları görüşmede hasta tutukluların durumu, 30 yılını dolduran hükümlülerin tahliyesi gibi acil adımların ele alındığını söyledi.
Abdullah Öcalan’ın sürece daha aktif katılabilmesi için koşullarında değişiklik yapılması gerektiğini dile getiren Sancar, “Devlet ve hükümet yetkililerinden bu yönde beyanlar duyuyoruz. Kendisinin de ifade ettiği gibi, bu bireysel bir mesele değil, sürecin doğası gereğidir” diye konuştu.
Sancar devamında şu cümleleri kaydetti:
"Sürecin silah aşamasından çıkması hukuk ve siyaset zeminine taşınmasıyla sağlanacaktır. Bunlar birbirine bağlıdır. Hukuk ve siyaset zemini güçlendikçe silahın devreden çıkması süreci de hızlanacak ve daha sağlam yürüyecektir. Böylece sorun artık siyaset ve hukuk zemininin konusu haline gelecektir. Belirleyici olan bundan sonra hukuk ve siyaset olacaktır."
‘Toplumsal sözleşme gerekli’
Sancar, Öcalan’ın “Demokratik Kardeşlik Sözleşmesi” önerisine de değinerek, bunun yalnızca anayasal bir metinden ibaret olmadığını, toplumsal ilişkilerin dönüşümünü ifade ettiğini söyledi. “Anayasa bunun sadece bir parçasıdır. Esas olan demokratik toplumsal sözleşmedir” dedi.
‘CHP’nin dışlanması barışı zorlaştırır’
CHP’nin sürece katılımının hayati olduğunu belirten Sancar, “CHP sadece bir parti değil, bir sosyolojidir. CHP’nin bu sürecin dışında bırakılması sürecin yürümesini engeller” dedi. Özgür Özel’in sürece verdiği desteğin değerli olduğunu vurgulayan Sancar, geniş toplumsal ortaklıklarla barışa ulaşılabileceğini söyledi.
Kürt toplumunda barış sürecine destek oranının yüzde 80’i aştığını belirten Sancar, “Ancak destekle güven aynı şey değil. Güven, somut güvenceler ve demokratik mekanizmalarla sağlanır” diye konuştu.