Boğaziçi Üniversitesi yerleşkesinde 30 Ağustos'ta 20 yaşındaki Ayberk Kurtuluş'un, 15 yaşındaki Hilal Özdemir'i öldürmesinin ardından başlayan protestolar ve gözaltılar sürüyor. Üniversite içinde yaşanan bu vahim olay, güvenlik önlemleri ve liyakate dayalı yönetim tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Cinayetin ardından 31 Ağustos'ta düzenlenen ilk protestoda 17 öğrenci gözaltına alınmış, ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmıştı. Ancak protestoların devam etmesi üzerine geçtiğimiz gece yarısı, saat 01.00 sularında en az dört öğrencinin evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındığı bildirildi. Vatan Emniyet'teki işlemleri tamamlanan öğrenciler, Çağlayan Adliyesi'ne savcılık sevk edildi. Savcılık, öğrenciler hakkında yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk etti. Mahkeme, öğrencilere haftada dört gün imza şartı ve yurtdışına çıkış yasağı vererek serbest bırakılmalarına karar verdi.
"Öğrenciyi değil, failleri yargıla"
Gözaltına alınan öğrencilerin arkadaşları, adliye önünde bir basın açıklaması düzenleyerek olayı protesto etti. Açıklamada, "Öğrenciyi değil, failleri yargıla" sloganları atıldı.
"Sorumlular hesap vermeli"
Olayla ilgili bir açıklama yapan Boğaziçi Üniversitesi mezunları, yaşanan trajedinin üniversitelerde liyakate dayalı yönetimlerin önemini bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı. Açıklamada, "Bu üzücü olayda sorumluluğu olan tüm yetkilileri hesap vermeye çağırıyoruz" denildi.
Cinayet zanlısı Ayberk Kurtuluş'un, 24 suç kaydı olduğu halde güvenlik görevlilerine "Düğüne geldim" diyerek herhangi bir aramadan geçirilmeden araçla kampüse girdiği iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Kurtuluş'un kampüse girişine ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinin kamuoyuna yansımasının ardından Boğaziçi Üniversitesi'nden bir açıklama yapıldı. Üniversite yönetimi, zanlının kampüse ilk girişinde davetiyesini ibraz ettiğini ve kaydının alındığını belirtti. İkinci girişinde ise plakasının sistem tarafından tanınması üzerine yeniden durdurulmadığı ifade edildi. Açıklamada ayrıca, güvenlik görevlilerinin üst arama veya araç içi arama yapma yetkisinin bulunmadığı da hatırlatıldı.