ANADOLU MEDENİYETLER MÜZESİ:
Müzenin, 1464-1471 yılları arasında Mahmut Paşa Bedesteni’nin Fatih dönemi baş vezirlerinden Mahmut Paşa tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. 1881 yılında meydana gelen yangın sonucu terk edilen yapı Atatürk'ün isteği ile Anadolu'da yaşamış uygarlıklardan kalan arkeolojik eserlerin sergilenmesi üzerine uzun yıllar süren yenileme çalışmalarından sonra yeniden ziyarete açılmıştır. Dünyanın sayılı müzeleri arasında olan Anadolu Medeniyetler Müzesi'nin koleksiyonunu mutlaka incelemelisiniz.
ANITKABİR:
Ankara dendiğinde akla ilk gelen yerlerin en başında Anıtkabir geliyor. Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahat yeri olan anıt mezar büyük komutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte bir mimari yapı. Birkaç farklı bölümden yer alsa da görülmesi gereken yerlerin neredeyse tamamı Anıt Bloku içerisinde yer alıyor. Çankaya ilçesine bağlı Tandoğan’da yer alan Anıtkabir şehrin tam merkezinde yer almasından ötürü birçok araçla ulaşım mümkün.
ANKARA KALESİ:
Rahmi Koç Müzesi’ne kadar gelmişken Ankara Kalesine çıkmadan gitmeyin. Ankara’nın Altındağ ilçesinde bulunan tarihi yapının ne zaman yapıldığına dair net bir tarih bulunmamaktadır. 20’den fazla kuleye sahip kalede Osmanlı’dan kalan birçok evler bulunmaktadır. Bu evlerin bir kısmı ise onarılarak restoran, kafe, dükkan olarak kullanılmaya başlanılmıştır.
BEYPAZARI:
Ankara’nın tarih kokan yerlerinden biri olan Beypazarı eski evleri ile turistlerin ilgi odağı oldu. Her yıl yüzlerce ziyaretçiyi ağırlayan Beypazarı kendi başına bir ilçedir. Osmanlı döneminden kalan 200 yıllık tarihi özelliği olan 3500 civarındaki Beypazarı evleri 2000'li yılların başında başlatılan restorasyon hamlesiyle kent dokusu korunarak gelecek kuşaklara aktarılacak kültürel miras bilinci oluşturulmuştur.
ANKARA ETNOGRAFYA MÜZESİ:
Türk kültürünün asırlardan bu yana süregelen değişim ve gelişimini bir arada görebilmek için Etnografya Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Müze içerisinde kategorilendirilmiş 11 salon bulunuyor. Sahip olduğu geniş birikim bir yana müzeyi bizim için değerli kılan asıl etmen ise Atatürk’ün yatmış olduğu ebedi uykunun ilk 15 yılının burada geçmiş olması. Ankara’nın en eski yerlerinden olan Sıhhiye’de bulunan müzeye merkezi konumundan dolayı ulaşım imkânı oldukça fazla.
EYMİR GÖLÜ:
ODTÜ sınırları içerisinde küçük bir göl olan Eymir Gölü olağanüstü bir doğal güzelliğe sahip. Özellikle kış aylarında donan göl gözleri bayram ettirecek güzellikte manzaralara sahne oluyor. Eymir Gölü çok ünlü bir göl olmamasına karşın piknik, çeşitli su sporları, kürek sporları gibi değişik aktivitelere ev sahipliği yapıyor.
HAMAMÖNÜ:
Ankara’nın evleri ve sokaklarıyla ünlü bölgesi Hamamönü ziyaretçilerine farklı bir atmosferin kapılarını aralıyor. Hamamönü sokaklarında yürürken kendini birkaç yüzyıl öncesinde hissedeceksiniz.Özellikle Ramazan aylarında tamamen nostaljik bir hale bürünen Hamamönü tipik Osmanlı mimarisi özelliğindeki beyaz, ahşap boyalı evleriyle içinizi ferahlatacak.
TÜRKİYE İŞ BANKASI İKTİSADİ BAĞIMSIZLIK MÜZESİ:
İş Bankası Müzesi, ziyaretçilerine Türkiye Cumhuriyetinin ulusal ekonomisini oluşturma serüvenini takip etme imkanı sunmakta. Uzun yıllar 3. genel müdürlük binası olarak hizmet veren yapı, 2 Mayıs 2019'da müzeye dönüştürülmüştür. İş Bankası tarafından yapılan bina gezilecek yerler listenizde mutlaka yer almalı.
KELİME MÜZESİ:
Yazar Şermin Yaşar tarafından, birçok müzeye ev sahipliği yapan Altındağ ilçesine açılan Kelime müzesinin amacı Türkçe kelimelerin, atasözleri ve deyimlerin halka öğretimini sunmak. Türkiye’ de bir ilk olan müzenin her köşesinde başka bir detaya rastlamak mümkün.
KUĞULU PARK:
Ankara’nın en çok bilinen simgelerinden biri de hiç kuşkusuz Kuğu Park. Her mevsim kartpostallık fotoğraflara konu olan park, Ankaralıların da en uğrak mekanları arasında yer alıyor.
KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ:
İlk TBMM binasının restore edilmesiyle oluşan müze içerisinde dönemin vekillerine ve Atatürk’e ait bazı kişisel eşyalar, madalyalar, Teşkilat-ı Esasiye’nin bir nüshası, mors gibi araçlar, yağlı boya tablolar gibi döneme ışık tutan birçok eşya sergileniyor. 1. TBMM’nin Kurtuluş Savaşı Müzesi olması 1981’de Atatürk’ün doğumunun yüzüncü yılı şerefine gerçekleşiyor.
PİRİNÇ HAN:
Ankara’nın ilk ahşap hanı olmasından ötürü ayrı bir öneme sahip olan han, 1. Dünya Savaşı yıllarına kadar konaklama alanında hizmet vermeye devam etmiş. Daha sonra restore edilerek antika ve tarihi eşyaların yer aldığı günümüzdeki görünümüne kavuşmuş. Bugün irili ufaklı 40 dükkânın bulunduğu hanın girişinde Han Duvarları adlı şiiri misafirleri karşılıyor.
PTT PUL MÜZESİ:
Haberleşme ve posta tarihinin sesli ve görsel anlatımıyla yıl yıl posta pullarının, iletişimde ne gibi değişimler ve yenileşmelerin olduğunu anlatan gezerken hem öğrenip hem eğlenebileceğiniz bu müze Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunmaktadır.
RAHMİ KOÇ MÜZESİ:
Altındağ ilçesinde bulunan Rahmi Koç Müzesi, Ankara’nın ilk sanayi müzesidir. İki ana binadan oluşan müzede nostaljik arabalar bulunmaktadır. Görenlerin ağzını açık bırakan müze herkesi büyülüyor.
SOĞUKSU MİLLİ PARK:
Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde bulunan Milli Park normalde volkanik bir bölgeden oluşmaktadır. Bu yüzden çevresinde daha çok kaplıcalar yer alır. Çeşitli kuş ve yaban hayvanlarına da ev sahipliği yapan bu parkta kamp da yapılmaktadır.
ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ:
Gezilen yerler genel olarak insanlara keyif verir fakat Ulucanlar Cezaevi Müzesi bu tanımın dışında kalıyor. Burada yakın tarihimizin acılarının ve zorluklarının izleri hala taptaze. Necip Fazıl, Nazım Hikmet, Deniz Gezmiş, Muhsin Yazıcıoğlu, Yılmaz Güney gibi ünlü ve her kesimden insanın yolunun düştüğü bir yer burası. Balmumu heykelleri işin gerçekçiliğini o kadar katmerlendiriyor ki içeriye girdiğinizde bir an özgürlüğünüzü kaybettiğinizi düşünüyorsunuz. Birçok idamın gerçekleştiği müzede bugün darağacının yerinde idamın yasaklandığı yasanın maddesi yazılı.
