Gazeteci Fatih Altaylı, kendi sitesinde yayınladığı "İftiracıların Sicili" başlıklı yazısında, İBB'ye yönelik 5. dalga operasyonu hakkında yazdı. Aziz İhsan Aktaş'ın suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla başlatılan soruşturmadan bahseden Altaylı, "İlginç olan, 'itirafçı' denilen kişilerin hepsinin AKP ile bir şekilde ilintisi ya da belediye ile AKP döneminden bu yana işlerinin olması. Aslında Cumhurbaşkanı’nın 'ahtapot' tanımına en iyi uyanlardan biri. Memleketin dört tarafına kollarını sarmış. Belediyelerle iş kotarıyor" dedi. Altaylı, İBB operasyonları hakkında da "Bomboş gibi görünen dosya, tam da başta tahmin edildiği gibi 'itirafçı' ya da 'iftiracı' anlatımlarıyla doldurulmaya çalışılıyor" ifadelerini kullandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması, Aziz İhsan Aktaş'ın elebaşı olduğu öne sürülen suç örgütü soruşturması, Büyükçekmece Belediyesi ile Beşiktaş Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğüyle ilgili başlatılan soruşturmalar sürüyor. İstanbul merkezli 4 ayrı soruşturmada gözaltına alınan eski CHP milletvekili ile 5 ilçe belediye başkanının da aralarında bulunduğu toplam 22 kişi tutuklandı.
Altaylı, dalga dalga süren İBB operasyonları ve suç örgütü lideri olduğu öne sürülerek CHP'ye ait belediyelerle ilişkisinin bulunduğu iddia edilen Aziz İhsan Aktaş hakkında yazdı. Altaylı, İBB’ye yönelik soruşturmalarla ilgili Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın “ahtapotun kolları” benzetmesini yaptığını hatırlatarak, "'Ahtapot' tanımına en iyi uyanlardan biri Aziz İhsan Aktaş" dedi.
Altaylı'nın yazısının ilgili kısmı şöyle:
"İBB operasyonu tam da umulduğu gibi ilerliyor.
Somut deliller açısından bomboş gibi görünen dosya, tam da başta tahmin edildiği gibi 'itirafçı' ya da 'iftiracı' anlatımlarıyla doldurulmaya çalışılıyor.
İlginç olan, 'itirafçı' denilen kişilerin hepsinin AKP ile bir şekilde ilintisi ya da belediye ile AKP döneminden bu yana işlerinin olması.
Bunlardan en dikkat çekici olanı, Aziz İhsan Aktaş.
Aslında Cumhurbaşkanı’nın 'ahtapot' tanımına en iyi uyanlardan biri.
Memleketin dört tarafına kollarını sarmış.
Belediyelerle iş kotarıyor.
Bazen kendi başına, bazen bir ortakla. Belediyenin meşrebine göre.
Özgür Özel, İhsan Aktaş’ın pek çok akaryakıt istasyonu sahibi olduğunu ve itiraf ya da iftiraları karşılığında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ödüllendirilerek, belediyelerden alınan otoyollardaki benzin istasyonları ile ilgili imar planı yetkisi ile buralarda inşaatlar yapmasına izin verildiğini söylüyor.
Bakanlık CHP Genel Başkanı’nı yalanlıyor ama komik bir yalanlama.
“O yetki bakanlığımıza yeni verilmedi, epeydir bizdeydi” diyor.
Ama Aziz İhsan Aktaş’ın buralardaki istasyonlarının arazilerinde inşaat izni verdikleri iddiasını yalanlayamıyor. Yalanlayabildiği tek şey, bu yetkinin yeni olduğu iddiası. 'Aziz Aktaş’a eski yetkimizle imar peşkeşi çektik' diyor Bakanlık.
İhsan Aktaş’ın en önemli iddialarından biri ise 75 milyon TL’lik alacağı için 1 milyon dolar rüşvet verdiği iddiası.
Alacağın yarısı kadar hatta fazlası rüşvet.
Emin olun 'tahsilat mafyası' bile bu oranda bir pay almaz.
Peki diyelim ki, bu oranda rüşvet verdi.
Peki nasıl!
Hadi diyelim ki, parayı elden verdi.
Elden verdiği bu parayı, hangi hesaptan çekti!
1 milyon doları evde yatağının altında mı saklıyordu da, oradan ödedi?
Paranın izi nerede, yolu nerede!
Öyle ya az buz bir para değil, alacağının yarısı!
Bir diğer sözde itirafçı Ertan Yıldız.
O da bazı itiraflarda bulunmuş. Peki Ertan Yıldız’ın itirafları arasında İstanbul Etiler’deki Polis Okulu arazisine yapılan üç kule ile ilgili yaptığı aracılıklar da var mı!
Her türlü imar mantığına, imar ahlakına, imar edebine aykırı bu üç binanın hikayesini de anlattı mı itiraflarında Ertan Yıldız!
Merak ettiğimden soruyorum.
Çünkü bu işin çözülmesinde aracının Ertan Yıldız olduğunu bilmeyen yok!
Sadece onların soracak hali yok."