Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "2025 TÜBA ve TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreni"nde konuştu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Sinop’ta balıkçılık sezonunun açılışında kullandığı “Füze testi yapıyorsunuz, balıklar da bu seslerden ürküyor, yuvalarını terk ediyor” sözlerine tepki gösterdi.
Erdoğan, “Değerli arkadaşlar, insana ve bilgiye yaptığımız bu yatırımların semeresini geniş bir yelpazede toplamaya başladık. Bir dönem yüzde 80 oranında dışa bağımlı olduğumuz savunma sanayi alanında geldiğimiz noktayı hepiniz biliyor ve görüyorsunuz. Bütün bunları, önümüze çıkarılan çeşitli engellere rağmen başarıyoruz. Sinop’taki füze denemelerimize “balıklar tedirgin oluyor” diyerek karşı çıkan muhalefetin sığlığına aldırış etmeden yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Gençlerimizi bilimsel üretim yapmaya teşvik ediyor”
Erdoğan'ın konuşması şöyle:
Uluslararası Akademi ödüllerimizi Sağlık ve Yaşam Bilimleri kategorisinde iki önemli isme veriyoruz. Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanları Ödüllerimizi, Eczacılık Özel Ödülü de dahil olmak üzere 28 genç akademisyenimize takdim ediyoruz. Dördü Telif Eser Üstün Başarı Jüri Özel Ödülü, biri Halil İnalcık Özel Ödülü olmak üzere 8 hocamızı da bilimsel telif eser ödülüyle buluşturuyoruz.
Böylece, bugüne kadar ödül kazanan bilim insanlarımızın sayısı 697’ye, ödüllendirilen eser sayısı da 250’ye yükselmiş oluyor. Ödül alan hocalarımızın görev yaptıkları yükseköğretim kurumlarına baktığımızda hemen her bölgeden üniversitelerin listede yer aldığını görüyoruz; Karadeniz’den Marmara’ya, Ege’den Doğu Anadolu’ya ve İç Anadolu’ya.
Bu tablo, farklı şehirlerdeki üniversitelerimizin bilim havuzuna yeni ve yenilikçi katkılar yaptıklarının açık bir göstergesidir. Bundan büyük memnuniyet duyduğumu özellikle ifade etmek istiyorum. Ödüle layık görülen tüm bilim insanlarımızı şahsım ve milletim adına canı gönülden tebrik ediyor, her bir hocamıza gelecekteki çalışmalarında muvaffakiyetler diliyorum.
Kıymetli dostlar, nasıl “bal bal” demekle ağız tatlanmazsa, destek ve himaye olmadan da ilim, kültür ve sanat gelişmez; bilim ve teknoloji alanındaki çalışmalar için de bu durum geçerlidir. Hükümet olarak bilimsel faaliyetleri, araştırma-geliştirme aşamasından sahadaki somut çıktılara kadar her alanda destekliyoruz. Özellikle gençlerimizi bilimsel üretim yapmaya teşvik ediyor, geliştirdikleri projelere önemli destekler sunuyoruz.
“23 yılda 36 bini aşkın projeye 153 milyar lira kaynak tahsis ettik”
Burada sizlerle ve ekranları başında bizleri izleyen genç araştırmacılarımızla bazı rakamları paylaşmak istiyorum;
Sadece TÜBİTAK bünyesindeki akademik Ar-Ge destek programlarıyla son 23 yılda 36 bini aşkın projeye 153 milyar lira kaynak tahsis ettik. Bilim insanı destekleri kapsamında aynı dönemde 415.119 bilim insanımıza 46,5 milyar lira destek sağladık. Özel sektörde 28.493 projeyi 134 milyar liralık kaynakla destekledik. Bilim kültürünü ülkemizin her köşesine yaymak amacıyla 2007’den bu yana 53.394 projeye 8,22 milyar lira destek verdik. Teknoparklarımızın sayısını 2’den 113’e, Ar-Ge merkezlerinin sayısını sıfırdan 360’a, teknopark bulunan illerimizin sayısını 2’den 64’e yükselttik. Milli Uzay Programımıza, ulusal ve uluslararası lider araştırmacılar programımıza, farklı düzeylerdeki burs, staj, eğitim ve atölye programlarımıza katılan tüm gençlerimizin yanında oluyoruz.
Muhalefete ‘balıklar ürküyor’ tepkisi
Yeni açılacak kütüphanelerle birlikte 2026’da toplam kütüphane kullanım alanımızı 1 milyon metrekareye, oturma kapasitemizi ise 200.000 kişinin üzerine taşımayı hedefliyoruz. 300 milyon elektronik kaynağın yanı sıra 141 milyon 700 bin basılı kaynağı, dünyanın üç büyük kütüphanesinden biri olan Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni, öğrencilerimizin ve akademisyenlerimizin istifadesine sunduk.
Değerli arkadaşlar, insana ve bilgiye yaptığımız bu yatırımların semeresini geniş bir yelpazede toplamaya başladık. Bir dönem yüzde 80 oranında dışa bağımlı olduğumuz savunma sanayi alanında geldiğimiz noktayı hepiniz biliyor ve görüyorsunuz.
Bütün bunları, önümüze çıkarılan çeşitli engellere rağmen başarıyoruz. Sinop’taki füze denemelerimize “balıklar tedirgin oluyor” diyerek karşı çıkan muhalefetin sığlığına aldırış etmeden yolumuza devam ediyoruz.
Çünkü biz, muhalefet henüz anlayamasa da, milletimizin bilgisine, birikimine, çalışkanlığına, zekâsına ve keşif kabiliyetine inanıyoruz. İşte bu salonda bulunan bilim insanlarımızın zorlukları aşma iradesine ve Türkiye’ye hizmet etme şevkine sonuna kadar güveniyoruz.
Son 23 yılda elde ettiğimiz kazanımlar, gelecek adına bize ümit ve heyecan veriyor; bizi daha büyük hedeflere koşmak için yüreklendiriyor. “Balıklar ürküyor” tarzı absürt argümanlarla önümüzü kesmek isteyenlere aldırmadan üretmeye, geliştirmeye ve yeni buluşlara imza atmaya inşallah devam edeceğiz.
