Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, dün partisinin yaptığı Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına ve gündemdeki gelişmelere ilişkin partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Ayşegül Doğan, konuşmasına katledilen Meclis çalışanı Saliha Ozan’ın katledilmesiyle başladı. Saliha Ozan’ın koruma talep etmesine rağmen koruma verilmemesine tepki göstererek, Meclis’in sorumluluk alması gerektiğini belirtti.
Ayşegül Doğan, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan 33 tutsağın 30 yıllık infazlarını tamamlamasına rağmen tahliye edilmediğine de dikkat çekti. Ayşegül Doğan, dün de bu tutsaklar arasında bulunan 5 tutsağın tahliyesinin bir kez daha 3’er ay uzatıldığını dikkat çekerek, tepki gösterdi.
“Bir araya gelmeliyiz”
Kürt sorunun çözümü bağlamında devam eden “Barış ve Demokratik Toplum Süreci”ne ve bu kapsamda kurulana komisyona dikkat çeken Ayşegül Doğan, bu yeni durumun önemli olduğunu söyledi. Komisyon tartışmalarına da değinen Ayşegül Doğan, “Çok önemli, kritik bir kavşağa gelmiş bulunmaktayız. Bir eşiğin kalbindeyiz. Bu konuda yapılacak çalışmaların yapıcı olmasını istiyoruz. Sorunların dip nedenlerine yaklaşmanın kıymetli olduğunu söylemiştik. Ancak bu komisyon tek başına bu sorunları çözemez. Hep birlikte bir araya gelerek bu sorunları çözmeliyiz. Hem siyaset olarak hem de toplum olarak” diye konuştu.
“Düzenlemeler yapılmalı”
Komisyonda yer alan partilerin çeşitliğine de dikkat çeken Ayşegül Doğan, “Ender karşılanan bir kavşaktayız. Bu kavşağı barış, özgürlük ve demokrasinin tesis edebileceğimiz bir şekilde ele almalıyız. DEM Parti olarak elimizden geleni yapacağız. Atılacak adımlar için parti olarak her türlü çabayı göstereceğiz. Bunun için uzun zamandır hazırlık yapıyoruz. Türkiye’nin demokrasiye, eşit kardeşliğe ihtiyaç var. Hayırlı işlere imza atmasını istiyoruz. Yalnız çatışmalı sürecin bitirilmesi değil buna neden olan sorunların ortadan kaldırılması, çözüm bulunması aynı derece önemli. Yasal düzenlemeler için çalışmalar yapılmalı. Toplumsal dayanışma için hayati çalışmalar gerekiyor” diye kaydetti.
Ayşegül Doğan, söyle devam etti: “Yeni dönemin kurucu siyasetinin nasıl hayat bulacağı tartışılmalı. Devlet, iktidar, muhalefet ve bir bütün olarak siyaset ve toplum yeni döneme kendini nasıl uyarlayacak? İşte önümüzdeki dönem en çok konuşmamız, tartışmamız ve çalışmamız gereken konular ve başlıkları böyle. Bu süreci karşılıklı bir değişim ve dönüşüm süreci olarak ele almamız gerekiyor. Unutmayalım ki bu eşiğin sağlayacağı imkanlar ancak ortak mücadeleyle oluşturulabilir. Ancak güçlü muhalefetle oluşturulabilir. Ancak güçlü yan yana gelişlerle oluşturulabilir. Herkesi kapsayan bir süreçten bahsettiğimizi yani bir gelecek tahayyülüne birlikte el atmak, omuz vermek ihtiyacımız olan eşitlik, kardeşlik, adalet, özgürlük ve demokrasi sağlayabilir” diye konuştu.