"Yargı sürecinden bağımsız olarak gerekli tedbirler alınmalı ve disiplin süreci işletilmeli" diyen vekiller, haklarında iddiada bulunanlara yönelik suç duyurusunda bulunmayanlar için disiplin süreci başlatılması çağrısında bulundu. Vekiller parti içi oluşturulacak bağımsız bir heyetin hızlı ve şaffaf bir şekilde inceleme süreci yürütmesini önerdi.
Cumhuriyet Halk Partisi'nde Kemal Kılıçdaroğlu'na yakınlığıyla bilinen bir grup milletvekili, Genel Başkan Özgür Özel'e hitaben bir mektup kaleme alıp "partide arınma" çağrısı yapmıştı. CHP'yi hedef alan operasyonlarda tutuklanan belediye başkanlarına göndermeyle yapılan hamlenin bir benzeri bu kez de çoğu Kılıçdaroğlu döneminde milletvekilliği yapmış isimlerden geldi.
"Temiz Toplum, temiz siyasetin öncüsü Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'nin yüz akıdır" başlığıyla yazılan bildiride Özel'e hitaben 4 "öneri"de bulunuldu:
"1) Konumu ve görevi ne olursa olsun, haklarında çeşitli iddialar bulunan veya açıkça iftiraya uğradığını belirten partililerle ilgili iddiaların araştırılması amacıyla bağımsız bir parti içi heyet oluşturulmalı; inceleme süreci hızlı ve şeffaf biçimde yürütülmelidir.
2) Araştırma sonucunda iddialara ilişkin delil ve emare elde edilmesi halinde, yargı sürecinden bağımsız olarak gerekli tedbirler alınmalı ve disiplin süreci işletilmelidir.
3) Kendilerine iftira atıldığı iddiasında bulunan parti üyelerinin, iddiada bulundukları kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmaları sağlanmalı; bu yola başvurmayanlarla ilgili de disiplin süreci başlatılmalıdır.
4) Bütün bu süreçlerin sonunda olayın sorumluları, haklarında yapılan işlemler ve bundan sonraki adımlar kamuoyuna açık bir şekilde duyurulmalıdır."
16 eski milletvekilinin yer aldığı bildiri, "Türkiye'de siyasetin temizlenmesinin teminatı da, toplumsal arınmanın öncüsü de Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini karalamaya çalışan her girişim, hem hukuk hem de tarih önünde kaybetmeye mahkûmdur. Cumhuriyet Halk Partisi'ni kirletmeye kalkışan herkes hak ettiği yanıtı er ya da geç alacaktır" ifadeleriyle son buldu.





