Dursun ERKILIÇ

Çernobil felaketi, Uluslararası Nükleer Olay Ölçeği'ne göre bugüne kadar meydana gelmiş en büyük nükleer kazalardan biri olarak geçti kayıtlara.

Ukrayna'nın Pripyat kenti yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nde, 26 Nisan 1986 tarihinde saat 01.23'te meydana gelen iki büyük patlama, insanlık tarihinin en ağır nükleer felaketine yol açtı. Dördüncü reaktörde gerçekleşen patlamalar sonrası reaktör çekirdeği parçalandı, büyük miktarda radyoaktif madde atmosfere karıştı.

Binlerce insan hayatını kaybetti

Felaketin ardından, başta santral çalışanları ve ilk müdahaleyi yapan acil durum ekipleri olmak üzere binlerce insan yüksek dozda radyasyona maruz kaldı. Takip eden yıllarda kanser, lösemi, doğum anomalileri ve diğer radyasyona bağlı hastalıklar nedeniyle on binlerce kişi hayatını kaybetti ya da ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaştı.

Radyasyon tartışmaları ve dönemin Sanayi Bakanı Cahit Aral

Yaşanan felaket kısa süre içinde Türkiye’yi de etkisi altına aldı. Marmara ve Batı Karadeniz illerine yayılan radyasyon, Çankırı üzerinden Sivas'a kadar yayıldı ve Trabzon-Hopa'ya ulaştı. Hazırlanan bir rapora göre, 10 gün sonra Türkiye'nin tamamına radyoaktif parçacıklar yayıldı.

Çernobil felaketi bölge ülkelerinde büyük bir paniğe yol açarken, Türkiye’deki tartışmalar iyice zıvanadan çıkmıştı. Böyle bir ortamda “Türkiye’de radyasyon var” diyenler dinsiz ilan edilmişti!

Pek çok insan özellikle de çok sayıda yetkili ‘var’ derken, Türkiye’de kaç kişinin ‘dinsiz’ duruma düştüğü merak konusu oldu!

Turistik Diyarbakır Ekspresi yeni sezonun ilk seferi için yola çıktı Turistik Diyarbakır Ekspresi yeni sezonun ilk seferi için yola çıktı

Radyasyonlu çay tartışmalara zirve yaparken dönemin Sanayi Bakanı Cahit Aral, halka "içiniz rahat olsun" mesajı vermek için kamera önünde çay içmiş; Bakan Aral, 1 Kasım 2011 tarihinde kalp yetmezliğinden hayatını kaybetmişti.

Uluslararası yardım ile santral kapatıldı

Kiev yönetimi, Çernobil kazasının ardından geçen yıllarda ağır bir ekonomik ve sosyal yükle karşı karşıya kaldı. Uluslararası toplumun mali desteğiyle, yıllar süren çalışmalar sonucunda Çernobil Nükleer Santrali Aralık 2000'de tamamen kapatıldı. Reaktör çevresi hâlâ yüksek düzeyde radyasyon içerdiği için "ölüm bölgesi" olarak adlandırılıyor ve sivil yerleşime kapalı tutuluyor.

Etki hâlâ sürüyor, çevre tehlike altında

Çernobil faciasının çevresel etkileri günümüzde dahi tamamen ortadan kalkmış değil. Radyoaktif izotopların toprağa ve suya karışması, bölgedeki ekosistemi ciddi biçimde etkilemeye devam ediyor. Bilim insanları, özellikle bazı türlerin genetik mutasyonlara uğradığını ve bölgedeki biyolojik dengenin kalıcı olarak değiştiğini belirtiyor.

Muhabir: Dursun Erkılıç