CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin gündeme taşıdığı “AK Toroslar çetesi” iddiaları kapsamında yeni belgeler açıkladı. Bayrampaşa mitinginde duyurduğu “Turpun büyüğü heybede” ifadesinin ardından bugün kameraların karşısına geçen Özel, dikkat çeken suçlamalarda bulundu.
Özel, AK Parti’de çeşitli görevlerde bulunan Mücahit Birinci’nin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturması kapsamında tutuklu bulunan iş insanı Murat Kapki’ye sahte ifade imzalatmaya çalıştığını iddia etti. Özel’in anlatımına göre 31 Temmuz 2025’te gerçekleştiği ileri sürülen görüşmede, Kapki’ye 1,5 sayfalık bir ifade tutanağı sunuldu. Bu belgeyi imzalaması ve karşılığında 2 milyon dolar alması teklif edildi.
“'Erdemliler Hareketi' diye yola çıkıp, bugün kumpasçılar hareketine dönen.."
Özel’in konuşmasından ara başlıklar şöyle;
Bugün, bizim 47 yıl gösterdiğimiz dirayeti 47 gün gösteremeyen, demokrasiyi işine gelince binilecek, 31 Mart’tan sonra inilecek tren olarak görünen, “vesayet odaklarının karşısındayız” deyip şimdi yarattıkları vesayet odaklarıyla sivil siyasetin önünü tıkamaya çalışanların, ikili hukuk uygulayanların, muhalefete ikili hukuk uygulayanların dönemindeyiz.
Bugün, bir kuruluş yıl dönümü. “Erdemliler Hareketi” diye yola çıkıp, bugün kumpasçılar hareketine dönen, paçalarından pislik akan bunu da en çok birbirleri bilen ama bu kara düzeni devam ettirmeye çalışanların dönemindeyiz.
Şimdi bugün saat 12 bir kesit. Bundan öncesi ve bundan sonrası elbette farklı olacak. AK Parti iktidarının savruluşunun ve tükenişinin önemli kilometre taşlarından birisi. Şüphesiz AK Parti iktidarı bugün bitmiyor ama başlamış olan, tükeniş, savruluş ve yok oluş sürecinde önemli bir kilometre taşını geride bırakmaya geldik.
19 Mart darbesinin üzerinden 148 gün geçti. 19 Mart darbesini yapacak olanlar, geçen sene 9 Ekim’de siyasi bir makam olan bakan yardımcılığından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gibi çok önemli, çok kritik, çok tarafsız olunması gereken bir makama atıldılar.
Önceki için “bu çocuk beceremedi, bu becerir” diye atandı kendisi. Baştan aşağı saydığınızda bütün sıkıntılı siyasi kararları vermiş olan kişi, ödüllendirilmek için getirildiği siyasi makamdan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gibi kritik bir makama geldi.
O günden sonra bu süreç başladı. Biz, yürümekte olan süreci geleceğin yönetimine, geleceğin cumhurbaşkanına darbe girişimi olarak 19 Mart’tan önce nitelendirmiştik zaten.
"Çağlayan’da borsa diye bir şey var"
Çağlayan’da borsa diye bir şey var. Çok yönlü borsa var. İBB’nin ayrı borsası var. Borsa içerisinde borsa var. Çağlayan’da onlarca borsa var. Uyuşturucu ticaretinin bile mücadelesinde bambaşka borsa var.
Tuz kokmadı. Balçık oldu tuz, lağım patladı. Eğer Çağlayan’da yargı sisteminde bugün bir kokuşmuşluk, bir adamını bulmak ve bir ucu maddiyata dayanan işler yok diyorsanız kapatın televizyonu bundan sonrasını izlemeyin. Ama kapatamazsın o televizyonu işte. Biliyorsun ki doğrudur. Adalet Bakanı kapatamazsın o televizyonu, biliyorsun ki doğru!
Ama yok ki cesaretiniz, tarihe geçesiniz.
Geçen hafta İBB borsasının önemli bir boyutunu deşifre ettik. Biz deşifre ettiğimiz ne oldu biliyor musunuz? Hemen nereden biliyorsa o eve gittiler. Birini arıyorlar, o evdeki aradıkları kişiyi bulamadılar, annesini götürdüler. Ya sen nereye anne götürüyorsun?
“Ver 2 milyon dolar, çık dışarıya al şirketi geri”
Ak Toroslar çetesinin irtibat içerisinde olduğu bir avukat arkadaş İBB soruşturmasındaki tutuklu iş insanı Murat Kapki’ye gider. Murat Kapki dediğiniz kişi, İBB AKP’deyken de çok iş yapan, çeşitli kamu kurumlarına da iş yapan çok büyük bir şirketin sahiplerinden birileridir.
Defalarca itirafçılığa zorlanmış, etkin pişmanlık ifadeleri de vermiş ama kendisinden istenen ifade verilmediği için içeride tutulmuş birisidir. Bu kişiye bugün kuruluşunu kutladığımız AK Parti’nin MKYK üyeliği dahil çok sayıda görev yapmış Mücahit Birinci denen arkadaş gider.
Bu giden arkadaş, Murat Kapki ile konuşur 31 Temmuz 2015 günü. Murat Kapki’ye birazdan her birinizin tanık olacağı bir buçuk sayfalık bir ifade tutanağını önüne koyup, “bunu imzalayıp, üstüne de iki milyon dolara vereceksin, buradan da tıpış tıpış gideceksin” dedi.
AK Partili bir müteahhit dedikleri, İBB AK Parti’deyken çok yoğun çalışan birine, “sen bunları yapmışsındır” diye içeri alınan birine, şimdi “ver şu kadar parayı, bunları söyle ve çık” diyorlar. Buzdağının görünen yüzü değil, görünen yüzünün tepesindeki toplu iğnesinden bahsediyorum.
Çok net söylüyorum; dünya kadar şirkete “sana da geliriz” diye çöküyorlar. Dünya kadar şirketi aldılar, adamın 60 yıllık şirketine el koydular. “Ver 2 milyon dolar, çık dışarıya al şirketi geri” Bunun borsasını kurdular.
"Yılmaz Tunç'a HSK çağrısı"
Şimdi buradan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a diyorum, partinin kurulduğu günde tarihi bir noktadasın. HSK’yı olağanüstü toplantıya çağıracaksın, oradan gerçekten doğru, hepimizin rızasını alabilecek, soruşturmayı yapabilecek birilerini görevlendirip bir soruşturma ile herkese güvenceyi vereceksin. Bu çete çökecek, o bulunamayan ama aslında başka yerlerden temin edilen paralar bulunacak, ondan sonra bu dosya yeni baştan tıkır tıkır görülecek.
Şimdi etkin pişmanlık müessesesi çökmüştür, çürümüştür. Buradan uyarıyorum; etkin pişmanlıktan yararlanıp ne sebepten olursa olsun böyle iftira atmış olanlar, hiç değilse kendi avukatınızı çağırın olayları yazdırın, bir noter vasıtasıyla bugünün tarihiyle tutanak altına alıp kapalı zarflatın, günü geldiğinde makbul itiraf sayacağız. Eğer bunu yapmazsanız günü geldiğinde günü geldiğinde bundan siz de sorumlu olacaksınız.
Sayın Kapki gibi, Sayın Yener Yıldırım gibi namuslu insanları, avukatlarıyla suç duyurusunda bulunmaya, kendisine bundan sonra baskı gelecek, böyle teklif gelecek olan herkesi derhal bu avukatları cezaevi yönetimine şikayet etmeye, haklarında suç duyurusunda bulunmaya çağırıyorum.
"Akın Gürlek – Erdoğan ilişkisi bambaşkadır"
Bundan sonra bu düzeni sürdürmeye çalıştıkça içerisinde tepinen herkesin yüzüne bu pislik bulaşacaktır.
Tayyip Erdoğan’a bir şey diyemiyorum. Adalet Bakanına büyük ihtimalle bakanlığına mal olacak şu tarihi adımı atmaya davet ediyorum; bir yetkili savcı ya da kurul pausea basacak, bu dosyanın buraya kadarki tüm aşamalarını soracak, gerçek ortaya çıkacak sonra devam edeceğiz.
Bunu neden yapamaz biliyor musunuz? Bunun da cevabı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen bu tek adam rejiminde. O savcıyı da oraya yollayan Erdoğan, o bakanı da yollayan Erdoğan.
Akın Gürlek – Erdoğan ilişkisi bambaşkadır. Erdoğan’ın telefonu ilk çalışta açılır.
Bunların yüz kat fazlası ortaya dökülecek.
"AK Parti’ye katılırsan hapse atılmazsın, AK Parti’ye katılmazsan hapse atılacaksın"
Siz, Özlem Çerçioğlu’nun iddia edildiği gibi bir yolsuzluk sürecine katıldığına inanıyor musunuz? Bu konuda CHP olarak bir iç soruşturma başlatacak mısınız?
Bugün bana AK Partili bir siyasetçi telefon açtı ve “Çerçioğlu hakkında bana partim araştır bunu demişti, ben ne partimin yaptığı içime siniyor ne de Çerçioğlu’nun” dedi. Bizim bildiğimiz bir şey var; Özlem Çerçioğlu, birçok örneğin Oya Tekin’in bir yıldır ya da 11 yıl önce kendinden önce AK Partili belediyeden kaldığı için Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın tutuklu olduğu Aziz İhsan Aktaş ile yıllardır çalışmış.
Aziz İhsan ile çalışmak suç değildir. Isparta Belediyesi’ne Aziz İhsan Aktaş makam arabası almış.
Aziz İhsan Aktaş ile çalışmak CHP’li belediye ile çalışmak suç ve tutuklanma sebebi. Bizim içimizde yıllardır görevde olduğu için en çok çalışmış belediye Aydın Belediyesi. AK Parti kendisine, bir kanalla “Bak en çok sen çalışmışsın, Zeydan da tek dosya içeride. Sen de bu kadar çok yakında sen de girersin. Ya hapse atıl ya da gel AK Parti’ye katıl” demişler. AK Parti’ye katılırsan hapse atılmazsın, AK Parti’ye katılmazsan hapse atılacaksın mesele bundan ibaret.
"Mücahit Birinci'nin paylaşımına sert tepki"
Bu sistemde tek bir yürütme makamı ve atanmış bir adalet bakanı var. Bu sistemde bu suç duyuruları da olsa bir ilerleme olmasını bekliyor musunuz? Mücahit Birinci ile ilgili nasıl bir işlem yapılmasını ön görüyorsunuz? Sizinle ilgili bir tweet paylaşmış. Ne söylemek istersiniz?
Cürmün kadar yer yakarsın Mücahit. HSK’dan bir sonuç çıkar mı? Bu rejimde çıkmaz. Bu yüzden bu düzeni değiştirmek lazım.
"Yargıya güven yüzde 18, yüzde 82 yargıya güvenmiyor"
Günümüzde İBB soruşturmalarıyla ilgili lağımın patladığını ifade ettiniz ama tüm anketlerde yargıya güven düşük seviyelerde çıkıyor. CHP’li belediyelere yönelik gördüğümüz uygun savcı bulunursa bazı girişimler söz konusu. Buna yönelik CHP’nin iktidara gelmesi durumunda temiz eller operasyonu ile ilgili ne öneriyorsunuz?
Yargıya güven yüzde 18, yüzde 82 yargıya güvenmiyor. Bu yargıya güven için önce bir temizliğe ihtiyaç var. Onun yapılabilmesi için bir iktidar değişime ihtiyaç var.
"Taklacı güvercinin besinini alamama noktasında partisinden ayrılmış"
Özlem Çerçioğlu bir mesaj paylaştı ve o mesajda partiyi de suçlayan ifadeler de yer alıyor. Siz bahsi geçen ilkelere aykırı ne yaptınız ve size Özlem Çerçioğlu’ndan bir uyarı geldi mi?
Bizim sosyal demokrat belediyeler eş güdüm konseyi var. Çerçioğlu’nu sosyal demokrat belediyeler eş güdüm konseyi üyesidir. Ben başkanlık ederim, genel sekreterimiz olur, Ekrem Başkan, Mansur Başkan… Bize her toplantıda geçen ay katıldığı toplantıya kadar, AK Parti’nin ne pislik, CHP’nin ne dürüst, kendisinin dimdik durduğunu ve Atatürk kızı olduğunu, neler neler söyledi. Hatta bizim siyasette hiç konuşmadığımız AK Parti dedikodularını bizim normal şartlarda konuşamayacağımız açıklık ile anlatır. AK Parti’nin paçasından pislik aktığını ben bugün söylüyorum, Özlem Hanım 4-5 yıldır söylüyordu.
Özlem Hanım merkez ilçe başkanımız, geçtiğimiz hafta akıl almaz şeyler söyledi. O milletvekiline saldırıyor, bu belediye başkanına saldırıyor. Ben baktım, dediler ki “hemen disipline veriyoruz” Ben dedim ki, “kendini attırmaya çalışıyor” Hiçbir bahane vermedik 15 gündür, neler yaptılar…
Şimdi bahane neymiş, kamu düzenine uygun çalışma noktasında taklacı güvercinin besinini alamama noktasında partisinden ayrılmış. Yazıklar olsun.
Murat Kapki soruşturmasını İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı başlattı, ne söylersiniz?
Dayanamaz o, dayanamaz. Kendi kontrolünde değilse Tekirdağ Başsavcılığı maazallah hakikate ulaşırlar.
