Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da düzenlenen Türk Kızılay Genel Kurulu'nda gündeme yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan, "Eskisinden daha güçlü, daha modern ve depreme dirençli hale getirinceye kadar şehirlerimizi mola vermeden ihya ve inşa edeceğiz. Ülkemiz için hayat memat meselesi olan kentsel dönüşüm konusunda da kapsamlı hazırlık içerisindeyiz. “Yarısı Bizden” kampanyasındaki güncel destek rakamlarını geçtiğimiz günlerde kamuoyumuzla paylaştık. Bu meselede artık kimsenin kaprisleriyle vakit kaybedemeyiz" dedi.
"Bu meselede artık kimsenin kaprisleriyle vakit kaybedemeyiz"
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Ülkemizin en köklü sivil toplum kuruluşu olan Kızılay, bugünde kendisine ihtiyaç duyulan her yerde varlık göstermeye devam ediyor. Kaybettiğimiz 50 bini aşkın vatandaşımızı geri getiremesek de 6 Şubat depremlerinin açtığı yaraları hızla sarıyoruz. Çok kısa bir süre içerisinde tamamladığımız 201 bin konutun anahtarını hak sahibi vatandaşlarımıza teslim ettik. Yılsonuna kadar yapacağımız 252 bin ilave konut ve işyeri ile bu sayıyı inşallah 453 bine yükselteceğiz.
Eskisinden daha güçlü, daha modern ve depreme dirençli hale getirinceye kadar şehirlerimizi mola vermeden ihya ve inşa edeceğiz. Ülkemiz için hayat memat meselesi olan kentsel dönüşüm konusunda da kapsamlı hazırlık içerisindeyiz. “Yarısı Bizden” kampanyasındaki güncel destek rakamlarını geçtiğimiz günlerde kamuoyumuzla paylaştık. Bu meselede artık kimsenin kaprisleriyle vakit kaybedemeyiz.
"Deprem turisti dediğimiz güruh hemen istismara başladı"
İdeolojik takıntılarını, milletin can ve mal güvenliğinin önünde özellikle engel olarak koyanlarla uğraşacak vaktimiz de, lüksümüz de yoktur. Burada şunu da üzülerek ifade etmek durumundayım; ülkemizde sayıları az ama sesi çok çıkan bir kesim var. Bunlar mensubu oldukları milletle dahi tasada ve sevinçte birleşemiyorlar. Her konuyu siyasallaştırarak, her meseleyi istismar malzemesi yaparak maalesef ülkemize çok büyük kötülük yapıyorlar.
6 Şubat depremi döneminde neler yaşandığını hepimiz hatırlıyoruz. Afetzede kardeşlerimiz, yakınlarını kaybetmenin acısıyla kıvranırken, bizim deprem turisti dediğimiz güruh hemen istismara başladı. Akla, vicdana, ahlaka sığmayan ifadelerle devletimize ve kurumlarımıza saldırdılar. Yalan haber ürettiler, sosyal medyada provokasyon yaptılar. Sahada canla başla çalışan yardım kuruluşlarını hedef gösterdiler. İşleri bitince afet bölgelerindeki yüreği yanık vatandaşlarımızı trajedileriyle baş başa bırakıp arkalarına dahi bakmadan çekip gittiler.
"Kızılay, milletimizin ihtiyaçlarını karşılamak için seferber olmuştur"
Daha önce defalarca olduğu gibi gürültüyle geldiler, yıkıntılar üzerinde bol bol fotoğraf çektirdikten sonra sessiz sedasız ortalıktan kayboldular. Dikkat ederseniz en sancılı günlerimizde ortalığı velveleye verenlerin, bedava ev vaat edenlerin deprem üzerinden hükümetimize ve yardım kuruluşlarımıza iftira atanların hiçbiri şimdi ortada yok. 6 yıldır güya “Mega proje” diye ciddi reklam bütçeleriyle millete pazarlanan icraatlarına koca bir balon olduğu ortaya çıkarken, Kızılay’ımız 350 noktada, bin 600 personeli, 2 bine yakın gönüllüsü, 319 aracı, 317 ikram çadırıyla milletimizin imdadına koşmuş, milletimizin ihtiyaçlarını karşılamak için seferber olmuştur. Kimin iş yaptığı kimin de şov yaptığı bir kez daha anlaşılmıştır.