Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğe, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Hacı Bayram Veli Üniversitesi akademik düzeyde katkı sundu.
Uzman isimler panelde buluştu
Panelin moderatörlüğünü Çankaya Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Filiz Aydın üstlenirken, konuşmacılar arasında Ankara Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Temiz Hava Şube Müdürü Mustafa Taşdemir, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyla Suzan Gökalp, ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meltem Balaban, Avukat Duygu Kulaç ile GTE Proje yöneticileri Engin Koç ve Kemal Demirkol yer aldı.
Panelde, iklim adaleti kavramı, temel insan haklarıyla ilişkisi bağlamında ele alınarak; suya erişim, barınma, gıda güvenliği ve sağlık gibi temel hakların iklim krizinden nasıl etkilendiği tartışıldı.
Sosyal adalet ve yerel yönetimlerin rolü
Etkinliğin ilk bölümünde, yerel yönetim temsilcileri iklim değişikliğiyle mücadelede belediyelerin üstlendiği rolü anlattı. Ulusal ve uluslararası düzeydeki iklim politikaları, yerel uygulamalarla birlikte değerlendirildi.
İkinci bölümde ise akademik sunumlar aracılığıyla iklim adaletinin hukuki ve planlama boyutları tartışıldı. Katılımcılar, yerel yönetimlerin sosyal adalet perspektifinden sürdürülebilir politikalar üretmesi gerektiği konusunda birleşti.
“Katılımcı ve şeffaf mücadele şart”
Panelde konuşan Çankaya Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Filiz Aydın, şunları söyledi:
“Çankaya Belediyesi olarak iklim konusunda sorumluluklarımızın farkındayız. İklim kriziyle mücadelede sosyal adaleti gözeten, çevreyi koruyan ve toplumsal eşitliği önceleyen politikalar geliştiriyoruz. Bu kapsamda Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı (SECAP) hazırlık sürecimizi tamamladık. Bu süreci sadece teknik raporlarla değil, katılımcı, şeffaf ve insan odaklı bir yaklaşımla yürütüyoruz.”
Taslak iklim kanunu da gündeme geldi
Panelde ayrıca gündemdeki taslak İklim Kanunu da değerlendirildi. Akademisyenler, bu tür yasal düzenlemelerin yalnızca merkezi otoritenin değil, yerel yönetimler, akademi ve sivil toplumun ortak çabalarıyla daha etkili hale geleceğine dikkat çekti.
Çankaya Belediyesi’nin bu alandaki öncü girişimi, yerel düzeyde çevresel duyarlılıkla insan haklarını birleştiren politikaların önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
