Bingöl’e özgü coğrafi özellikleri ve geleneksel arıcılık yöntemleriyle üretilen Bingöl balı, Avrupa Birliği tarafından Korumalı Menşe Adı (PDO) statüsüne layık görüldü. Böylece bu özel bal türü, hem Türkiye’den hem de Bingöl ilinden AB tarafından tescil edilen ilk ürün olma unvanını kazandı.
PDO tescili, ürünün yalnızca belirli bir coğrafi bölgede ve geleneksel yöntemlerle üretildiğini garanti altına alıyor. Bu sayede Bingöl balının ismi, kalitesi ve üretim biçimi Avrupa düzeyinde korunmuş oluyor.
Bölgenin zengin florası balın lezzetini belirliyor
Bingöl balı, açık kehribardan koyu kehribara uzanan renk tonları ve zengin aromasıyla biliniyor. Bu eşsiz tat, Bingöl’ün yaklaşık bin 700 bitki türüne, özellikle de 300’ü endemik olan yayla çiçeklerine dayanıyor. Bölgedeki iklimsel çeşitlilik ve geniş çiçeklenme dönemi, balın kalite ve lezzetini doğrudan etkiliyor.
Bingöl’de arıcılık uzun yıllardır sürdürülen köklü bir gelenek olarak öne çıkıyor ve birçok aile için temel geçim kaynağını oluşturuyor.
Tescil, sahteciliğe karşı önemli bir adım
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Hans Ossowski, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“AB’nin Bingöl balını PDO statüsü ile tescil etmesini memnuniyetle karşılıyorum. Bu tescil, Bingöl balına değer katacak, onu sahtecilik ve dolandırıcılıktan koruyacak. AB’nin PDO logosuyla tüketiciler hakiki ve lezzetli Bingöl balı satın aldıklarından emin olabilirler.”
Uluslararası yarışmalardan altın ödüllerle döndü
Bingöl balı, uluslararası platformlarda da başarısını kanıtladı. 2017 yılında İstanbul’da düzenlenen 45. Apimondia Uluslararası Arıcılık Kongresi’nde dünya ikincisi olan bal, 2023 yılında Paris ve Londra’da düzenlenen uluslararası bal ödüllerinde altın madalya kazandı. Son olarak 2024 yılı Ocak ayında Paris’te düzenlenen Uluslararası Bal Yarışması’nda da “Altın Bal” ödülünün sahibi oldu.