T24’ten Suzan Aranca’nın aktardığına göre, Barış Akademisyeni ve avukat Cenk Yiğiter, 20 Mayıs’ta Ankara’daki evinin önünde silahlı saldırıya uğramıştı. Saldırıya ilişkin soruşturma tamamlandı ve Ankara Başsavcılığı, saldırıyı gerçekleştiren İkbal Önal ile Önal’a silah temin eden Atillah Karapınar ve kardeşi Mehmet Karapınar hakkında “kasten yaralama” ve “ruhsatsız silah bulundurma” suçlarından iddianame düzenledi.
İddianamede, olayda kullanılan Glock marka silahın incelenmediği, Önal’a “vur emrini verdiği” belirtilen “Boran Abi” lakaplı kişinin tespit edilemediği ve Atillah Karapınar’dan “Glock 19” silah istediği belirtilen Eyüp T.’nin şüpheliler arasında yer almadığı dikkat çekti.
Soruşturmanın faili meçhul kişiler yönünden araştırılmaya devam ettiği kaydedildi.
Üç kişi hakkında iddianame
Barış Akademisyeni Avukat Cenk Yiğiter, 20 Mayıs’ta evinin önünde silahla saldırıya uğradı. Olaya ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Yiğiter’i yaralayan İkbal Önal tutuklanırken, Önal’a yardım ettiği iddia edilen kardeşi E.Ö. ile Glock marka silahı temin ettiği anlaşılan Atillah Karapınar ve Kardeşi Mehmet Karapınar serbest bırakıldı. Ankara Başsavcılığı, olaya ilişkin soruşturmasını tamamlayarak tetikçi Önal ile Önal’a silah temin ederek yardım eden Atillah ve Mehmet Karapınar kardeşler hakkında iddianame düzenledi.
“Kuzenlerim biraz kabadır, kusura bakma”
İddianamede, Yiğiter’in bir internet sitesinde satışa çıkardığı gitarını almak istediğini söyleyen bir kişi tarafından aranarak evinin önünde buluşmaya çağırıldığı, kapısının önüne çıktığında da İkbal Önal ve kardeşinin yanına geldiği, sonrasında İkbal Önal’ın sağ bacağına ateş ederek Yiğiter’in yaraladığına yer verildi. Yiğiter’in soruşturma kapsamında alınan ifadesinde olay sonrasında kendisine, “Kuzenlerim biraz kabadır kusurlarına bakma alışverişimizi de yapamadık” şeklinde mesaj geldiğini anlattığına yer verilen iddianamede, şüpheli Önal’ın beyanına ilişkin kısımda, kendisini azmettiren ve isminin “Boran Abi” olduğunu anlattığı bölüme dahi yer verilmemesi dikkat çekti.
İddianamede, şüpheli beyanlarından kısmen bahsedilirken, İkbal Önal ve kardeşinin otobüsle Ankara’ya geldikten sonra Atillah ve Mehmet Karapınar’ın aracına binerek bir depoya götürüldükleri ve buradan silah aldıkları, sonrasında Yiğiter’in evinin olduğu bölgeye giderek olayı gerçekleştirdiği ve kaçtığı anlatıldı. Soruşturmanın “faili meçhul şüpheliler” yönünden devam ettiği kaydedilen iddianamede şüphelilerin “kasten yaralama, kasten yaralama suçuna yardım ve ruhsatsız silah bulundurma” suçlarından cezalandırılmaları istendi. İddianame Ankara 47. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Davanın ilk duruşması 13 Ekim’de görülecek.
"Suça azmettirdiği" iddia edilen kişiden bahsedilmedi
Öte yandan, polis fezlekesinde yer alan tespitlerin birçoğunun yer almadığı iddianamede, saldırıyı gerçekleştiren Önal’ın “kendisini tehdit ederek suça azmettirdiğini” anlattığı “Boran Abi” isimli kişiden tek kelime bahsedilmemesi dikkat çekti. İddianamede olaydan bir gün önce Atillah Karapınar’dan Yiğiter’in yaralanmasında kullanılan silahın aynısı olan Glock-19 gen marka silah istediği belirlenen Eyüp T., saldırının olduğu gün Mehmet Karapınar’a para gönderdiği belirlenen Zafer O.’ya dair hiçbir bilgi de yer almadı.
Yiğiter: Örtbas iddianamesi
T24’e konuşan Yiğiter, “Böyle bir soruşturma yürütülmesi, azmettiricilerin bulunması için hiçbir çaba gösterilmemesi inanılmaz bir şey. Bu iddianame açık bir örtbas iddianamesidir” dedi. Yiğiter ayrıca olayın Sedat Peker ile ilgisi olmadığından da emin olduklarını belirterek, “Saldırı salı günü oluyor, ben pazartesi akşamı 20.00 gibi Peker ile ilgili yazıyı paylaşıyorum. Silahın pazarlığı ise pazar ve pazartesi günü saat 12.00'de yapılıyor” ifadelerini kullandı.
