TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Milli Savunma Bakanlığı'nın 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi'ni görüşmek üzere AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı. CHP milletvekilleri toplantıya; astsubay, sözleşmeli er, gazi sayılmayanların hak talepleri ile ilgili dövizlerin yanı sıra 'Şehit aileleri ve gazilerimiz onurumuzdur' yazılı pankartla katıldı. CHP milletvekilleri, son aylarda şehit olan askerlerin fotoğrafları ve milli muharip uçak KAAN'ın maketini de komisyona getirdi. Grup sıralarına tokalaşmak üzere gelen Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, dövizleri inceleyerek, "Allah askerlerimize rahmet eylesin. Astsubayları koydunuz, uzman çavuşları niye koymadınız? Sizi tebrik ederiz" ifadelerini kullandı.
"1 Ocak'tan itibaren 59 bin 105 kişinin geçişi engellenmiştir"
Ardından Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, bütçe üzerine sunum yaptı. Kural temelli uluslararası düzenin zayıfladığı, küresel ölçekte güç ve nüfuz mücadelelerinin arttığı ve bölgenin ateş çemberine dönüştüğünü söyleyen Bakan Güler, Türkiye'nin ilkeli ve çok boyutlu diplomasiyle yol aldığını ekledi. Bakan Güler, hudut güvenliği ile ilgili, "Sınırlarımızdaki tedbirler, ortaya çıkan tehdit durumu ve gelişmelere göre çok yönlü emniyet ağıyla sürekli geliştirilmektedir. Aldığımız bu tedbirlerin etkinliği sayesinde geçen yıla oranla yasa dışı geçişlerde engellenen ve yakalanan şahıs sayılarında düşüş yaşanmıştır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hudutlarımızda ilgili, kurumlarımızla koordine halinde etkin ve caydırıcı tedbirler almaya devam edeceğiz. Hudutlarımızda yaklaşık 60 bin personel görev yapmaktadır. 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren hudutlarımızda 59 bin 105 kişinin geçişi engellenmiştir. Hudutlarımızda yakalanan 8 bin 826 düzensiz göçmen ile 164 terör örgütü mensubu ve 1297 kilogram uyuşturucu madde kolluk kuvvetlerine teslim edilmiştir" diye konuştu.
"Terörle mücadelemiz tavizsiz devam etmektedir"
'Terörsüz Türkiye' süreciyle yeni bir dönemin kapısını araladıklarını ifade eden Bakan Güler, sürecin milletin güvenli ve müreffeh dolu yarınlara ulaştırma iradelerinin en açık göstergesi olduğunu dile getirdi. Bakan Güler, süreç içerisinde atılacak adımların şehitlerin hatırasına ve gazilerin onuruna leke düşürmeden sürdürüleceğini belirterek, "Bu kapsamda terör örgütünün 26 Ekim'de yaptığı açıklama ile ülkemizden tamamen çekilme kararını önemli bir adım olarak görüyor, sürecin işlerliği ve hızlanması adına memnuniyet verici buluyoruz. Bununla birlikte sürecin sağlıklı bir şekilde işlemesi ve devam etmesi için PKK ve iltisaklı tüm gruplar fesih kararı kapsamında başta Suriye olmak üzere bulundukları tüm bölgelerde derhal tüm terör faaliyetlerine son vermeli ve koşulsuz olarak silahlarını teslim etmelidirler. Başta PKK/PYD/YPG/SDG olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede kök salmasına ve farklı adlar altında faaliyet yürütmesine izin vermeyeceğimizi bir kez daha hatırlatmak isterim. Yakın zamanda taraflar arasında ABD'de yapılan görüşme ve koordinasyonlarda Suriye ve SDG arasındaki entegrasyon sürecinin de hızlı bir şekilde tamamlanmasını bekliyor, halihazırda sahadaki gelişmeleri yakından takip ediyor, her zamanki hassasiyetimizle tüm tedbirlerimizi alıyoruz. Bu çerçevede komşumuz Suriye ile de yakın bir diyalog halindeyiz. Terörle mücadele konusunda komşumuz Irak ve bölgesel yönetimle de son dönemde tesis ettiğimiz iş birliğini yakın bir koordinasyon içerisinde sürdürüyoruz. Sonuç olarak 'Terörsüz Türkiye' hedeflerimize ulaşmaya yönelik gayretlerimiz sürerken, terörle mücadelemiz ülkemizin güvenliği, bölgemizin huzur ve istikrarı için tavizsiz bir şekilde devam etmektedir" dedi.
"Pek çok başlıkta desteklerimiz devam ediyor"
Bakan Güler, Türkiye'nin Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs politikalarını anlattı. Güler, Suriye'nin egemenliğiyle birlik ve beraberliğine destek verdiklerini kaydederek, "Suriye'nin yeniden inşası ve imarı ile Suriyelilerin geri dönüşlerinin sağlanması ve uluslararası arenadaki kısıtlılıkların kaldırılması gibi pek çok başlıkta desteklerimiz devam etmektedir. Güvenlik alanında da yeni yönetim ile yakın bir koordinasyon ve güçlü bir uyum içerisindeyiz. Bu kapsamda evvela askeri ataşemizi müteakiben de çalışmalarımızda etkinliğin ve koordinasyonun sağlanması maksadıyla Suriye Koordinasyon Birimi görevlilerimizi Şam'a gönderdik. Suriye ile imzaladığımız Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası kapsamında başta terörle mücadele olmak üzere Suriye ordusunun savunma ve güvenlik kapasitesinin geliştirilmesi, modernizasyonu, teşkilatlanması ve personelinin eğitilmesine katkılarda bulunuyoruz. Öte yandan Suriye yönetiminin son dönemde uluslararası arenada yetkin, kararlı ve iş birlikçi yaklaşımıyla bölge ülkeleri ve bölgede etkin olan aktörlerle temaslarının artarak devam ettiğini memnuniyetle gözlemlerken özellikle ABD, Rusya ve İsrail ile olan temaslarını da yakından takip ediyoruz" diye konuştu.
"Üzerimize düşen sorumluluklara hazırız"
92 ülkeyle askeri çerçeve, eğitim iş birliği ve yardım anlaşmalarının imzalandığını vurgulayan Bakan Güler, 40 ülke ile askeri çerçeve anlaşması, 12 ülke ile askeri eğitim iş birliği anlaşması, 15 ülke ile ise askeri mali iş birliği anlaşması ve nakdi yardım uygulama protokolünün imzalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğünü aktardı. İsrail ve Hamas arasında imzalanan ateşkes ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasının bulunduğu Gazze Deklarasyonu'ndan bahseden Bakan Güler, "Özellikle belirtmeliyim ki Gazze'deki ateşkesin sürdürülmesi ve ilgili planın uygulanabilirliği sahada ve masada adil güvence mekanizmalarının etkinlik ve kararlılığı ile İsrail'in ateşkese eksiksiz riayet etmesine bağlıdır. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Gazze Barış Kurulu'nun kurulması ve Uluslararası İstikrar Gücü'nün görev yapmasına dair tasarının kabul edilmesini önemli buluyoruz. Türkiye olarak tarihi misyonumuz çerçevesinde ihtiyaç duyulabilecek her konuda üzerimize düşen sorumluluklara hazır olduğumuzu vurguluyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"Kaan, Hürjet, Kızılelma'ya yoğun talep gelmektedir"
Bakan Güler, savunma sanayinin yükselen bir güç konumunda olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Bugün kendi İHA ve SİHA'sını, hava savunma sistemlerini, savaş gemisini ve denizaltılarını geliştirebilen sayılı ülkelerden biriyiz. En son geçtiğimiz ay seri üretimine başlanan yerli ve milli, yeni nesil ana muharebe tankımız Altay'ın da ilk teslimi yapıldı. Ulaştığımız bu mümtaz seviyenin daha yükseklere çıkabilmesi ancak kaynaklarımızın ve potansiyelimizin doğru kullanılabilmesi ile mümkündür. Bunun için de çalışmalarımızı tüm paydaşlarımızla tam bir uyum içerisinde ve yoğun bir çabayla sürdürüyoruz. Savunma sanayinde önemli gündem maddelerimizden biri de yerli ve milli savaş uçaklarımız KAAN'ımızdır, Hürjet'imizdir ve Kızılelma’mızdır. KAAN, Hürjet ve Kızılelma'yla ilgili olarak dost ve müttefik ülkelerden yoğun talep gelmektedir."
"TSK, caydırıcılığını en üst seviyede tutuyor"
2025 yılında toplam 328 bin 936 yükümlünün silahaltına alındığını, bu yükümlülerin 101 bin 212'sinin bedelli, 5 bin 890'sinin ise dövizle askerlik hizmetine müracaat ettiğini ifade eden Bakan Güler, terörle mücadelenin yapay zeka destekli harp sistemleriyle güçlendirildiğini kaydetti. Bakan Güler, "Bu kapsamda yüksek teknoloji merkezli bir yapıya geçerek Mehmetçiğin omuzlarındaki cephe yükünü azaltmayı hedefliyoruz. Bu konseptle sadece bugünün muharebe sahasını değil, geleceğin belirsiz tehdit ortamını öngören ve buna karşı anında karar üreten ve sürece yön veren stratejik bir üstünlük seviyesine ulaşmak için gayret gösteriyoruz. İfade etmiş olduğum bu üstün nitelikleriyle Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Avrupa'nın yaşadığı çok yönlü sorunların aksine; modern ve milli savunma sanayi ürünleriyle operasyonel kabiliyetini artıran, güçlü bir eğitim modeliyle destekleyen ve böylelikle etkinliğini ve caydırıcılığını en üst seviyede tutan bir ordu olarak öne çıkmaktadır. Çok iyi biliyoruz ki güçlü ve hazırlıklı bir ordu, barışın sigortası olduğu gibi milletin de güvencesidir. Türkiye sahip olduğu yüksek askeri kapasitesi ile ülkemizin güvenliğini sağlarken bölgesel istikrarın temel aktörlerinden biri olmayı da sürdürecektir" ifadelerini kullandı.
Bakan Güler, 2026 yılı bütçe teklifinin 822 milyar 930 milyon lira olduğunu ifade etti. Toplantı, milletvekillerinin bütçe üzerine yaptığı değerlendirmelerle sürüyor.





