Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türk milletinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutlayarak, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın başladığını söyledi. Türk milletinin yeni yüzyıla da mührünü vuracağını vurgulayan MHP Lideri Bahçeli, demokrasinin en iyi uygulanacağı sistemin Cumhuriyet olduğuna dikkat çekti.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Gazze konusunda "Koyarsın canını cebine, gereğini yaparsın" sözlerine de sert tepki gösterdi. Bahçeli, "Bizde cebe koyulacak can değil gerektiği takdirde feda edilecek can vardır. Bu canda Türk milletine bin defa helaldir" dedi.

Türkiye’nin yüksek demokrasi standartlarına aşama aşama ulaştığını kaydeden Bahçeli’nin konuşması şöyle:

“Türk ve Türkiye Yüzyılı başlamıştır”

Türk ve Türkiye Yüzyılı başlamıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi; ‘Türkiye Cumhuriyeti, cihanda işgal ettiği mevkie layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir.’ Türk milleti Cumhuriyet’le birleşmiş ve bütünleşmiştir. Türk milleti Cumhuriyeti özümsemiş ve Cumhuriyet’le özdeşleşmiştir.  29 Ekim 2023 Pazar günü Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü kutlamaları şükürler olsun şölen ortamında, muazzam bir coşku havasında yapılmıştır. İl ve ilçelerimizde düzenlenen fener alayları, toplu gösteri ve yürüyüşler milli birlik ve beraberliğimizin sönmeyecek meşalesi gibi parlamıştır. Millet, mukadderatıyla ve tarihi müktesebatıyla kucaklaşarak tek nefes olmuştur.  Vatanımızın her yöresi bayraklarla donatılmıştır.

“Türk milleti yeni yüzyıla da mührünü vuracaktır”

İftiharla söylemek gerekirse Türkiye Cumhuriyeti, asil, haysiyetli ve haklı bir savaşın muhteşem bir neticesi olarak tezahür etti. Vatanın bağımsızlığı ve milletin hürriyeti uğruna ölümü göze almış kahramanların, Türk milletini ayağa kaldırma stratejisinin zafer tacı bilinsin ki Türkiye Cumhuriyeti’dir. Devletimiz, imha edilmek istenen bir coğrafyada tıpkı Anka Kuşu misali küllerinden doğan Türk milletinin başı dik, onurlu ve bağımsız yaşama azmini, çelikten iradesini temsil eden bir inanç, bir iman ve eşsiz bir kahramanlık abidesidir. Muazzez varlığını yok etmeyi amaçlayan bütün muhasım saldırıları ve ihanetleri tarih, kültür, irade ve iman kuvvetiyle aşan Türk milleti, Allah’ın izniyle yeni yüzyıla da mührünü vuracaktır.

“CHP Genel Başkanı’nın Cumhuriyeti fikir bazında idrakten mahrum olması üzeri örtülemez bir ayıptır”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hafta sonu yaptığı bir konuşmasında gene çürük tahtaya çivi çakmanın gayretkeşliğine sürüklenerek demiş ki: ‘görevimiz Cumhuriyeti, demokrasiyle taçlandırmaktır.’ İddiasını ispat edecek bir siyaset ve hayat gerçeğinden bahsetmek mümkün değildir. Çelişkiler içinde bocaladığından yanlışı savunacak gerekçe imalinde mola vermeden ilerlemektedir. Cumhuriyet, demokrasi olmadan nasıl yaşayacak, nasıl ayakta duracaktır? Kılıçdaroğlu söylesin de öğrenelim. Halk egemenliğine dayanan Cumhuriyet’in demokrasiden mahrumiyeti hangi akla ve mantığa sığabilecek bir ifade sefaletidir? Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir.” sözünü haydi okumasını geçtikte, tesadüfen de olsa Kılıçdaroğlu hiç duymadı mı? CHP Genel Başkanı’nın Cumhuriyeti fikir bazında idrakten mahrum olması üzeri örtülemez bir ayıp, arkaik bir açmazdır.

“Bizde para gibi cebe koyulacak can değil, gerektiği taktirde feda edilecek can vardır”

Partisinin büyük kongresinde arkadaşlarına kahrolun diye çıkışan İYİ Parti Başkanı’nın, bu defa da Müslüman ve Arap ülkelerine aynı üslupla yaklaşması utanç verici bir skandaldır. Geçen hafta bize yönelik, canını cebine koyar Gazze’ye gidersin, sözlerine de şaşırmamak elimizde değildir. Bizde para gibi, cüzdan gibi, çek karnesi gibi cebe koyulacak can değil, gerektiği taktirde feda edilecek can vardır; bu can da Türk milletine ve Türkiye Cumhuriyeti’ne bin defa helaldir.  Şaibeli paraları cebe indirenlerin canı da cebe koyma önerisi yakayı ele veren kötü alışkanlıkların bir nevi itirafıdır ve sahibini de rezil etmeye yeterlidir.

“Netenyahu ve kirli ittifak ortakları ateşle oynamaktadır”

İsrail’in soykırıma dayanan saldırılarının 25’inci günündeyiz. Gazze’de alenen insanlık suçu işlenmesine günbegün tanık oluyoruz. Şu gerçek açıktır ki, İsrail savaş suçlusudur, küresel adalet bir gün hükmünü kesinlikle verecektir. Bugüne kadar 3 bin 457’si çocuk olmak üzere 8 bin 306 Filistinli hayatını kaybetmiştir. İsrail Başbakanı dinler ve medeniyetler arası cepheleşmeyi kanlı bir mücadeleye dönüştürmek için her türlü provokasyondan medet ummaktadır. Netenyahu ve kirli ittifak ortakları ateşle oynamaktadır. Türk milleti Gazze’deki dehşet saçan katliamlara elbette sessiz kalmayacaktır.

“Celal Adan’ın isabetli sözleri aynısıyla bizim de sözümüzdür”

Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde haince konuşma yapan tescilli bir bölücüye hak ettiği cevabı yüreklice veren Meclis Başkan Vekilimiz ve İstanbul Milletvekilimiz Sayın Celal Adan’ın isabetli sözleri aynısıyla bizim de sözümüzdür. Sayın Adan sahipsiz değildir, yalnız değildir; saldırılar, istifa çağrıları ve hakaretler ayaklarımızın altındadır ve hükümsüzdür. Milliyetçi Hareket Partisi’nin her mensubu doğruya doğru, yanlışa yanlış diyecek cesaret ve ahlaki tutarlılıktadır.

“Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içinde Kürdistan diye bir yer yoktur”

Türkiye Büyük Millet Meclisi, bölücülüğün ve terörsevicilerin meydan okuma yeri, propaganda mecrası değildir. Menfur ve menhus emel sahiplerini uyarıyorum, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları ve coğrafi bütünlüğü içinde Kürdistan diye bir yer yoktur. Bu tarihi, siyasi ve hukuki gerçekler karşısında, Türkiye’de farklı bir kimlik arayışına tevessül edilmesi, alt-üst kimlik tartışmasının yapılması, sözde Kürt sorunundan ve hatta Kürdistan’dan açılması felakettir ve failler aleyhine sonu hüsrandır. Türkiye, sadece bir coğrafi bölgenin ve toprak parçasının adı değildir. Bir Türkiye Cumhuriyeti varsa, bir Türk milleti de vardır ve ortadadır. Türkiye Cumhuriyeti devleti tektir, ülkesi ve milleti birdir."

Editör: Selim Ercan