Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, yazılı bir açıklama yaparak Ankara’ya serbest bölge kurulması çağrısını yineledi. Başkent’in, üretim, yatırım ve ticaret açısından sahip olduğu avantajlara dikkat çeken Baran, “Ankara, gerek coğrafi, gerek lojistik, gerekse sektörel ve beşerî sermaye gücüyle serbest bölge kurulması için ideal bir merkez durumunda. En yakın serbest bölgeye 330 kilometre mesafesi bulunan Ankara’nın bir serbest bölgeye kavuşması, tüm Anadolu için stratejik bir adım olur, Başkent ekonomisinde çarpan etkisi oluşturur” ifadelerini kullandı.
Ankara’nın güçlü sektörel altyapısı yatırım için cazibe oluşturuyor
ATO Başkanı Baran, Ankara’nın sanayi ve teknoloji altyapısının serbest bölge için büyük avantaj sunduğunu belirtti. Savunma sanayiinden medikal teknolojilere, makine ve otomasyon sistemlerinden yazılım ve bilişime kadar geniş bir sektörel çeşitliliğe sahip olan Ankara’nın, yaklaşık 32 milyar dolarlık dış ticaret hacmiyle ihracatta üçüncü, ithalatta ise ikinci sırada yer aldığını vurgulayan Baran, “Ankara, gayrisafi yurt içi hasılaya 2,5 trilyon TL katkı sağlıyor ve yüzde 9,6 payla Türkiye genelinde ikinci sırada yer alıyor” dedi. Ayrıca, organize sanayi bölgeleri, teknoparklar ve üniversitelerle yüksek katma değerli üretimin merkezlerinden biri olduklarını ifade etti.
Baran, serbest bölgenin özellikle savunma sanayi, uzay ve havacılık, makine, elektronik, işlenmiş gıda ve tarım makineleri gibi sektörlerde yabancı yatırım ve teknoloji transferini hızlandıracağını da sözlerine ekledi.
Ankara’nın limanı olmasa da ulaşım ve lojistikte avantajı büyük
Baran, Ankara’nın liman şehri olmamasının serbest bölge kurulmasına engel teşkil etmediğini, Türkiye'de limanı olmayan üç şehirde serbest bölge bulunduğunu hatırlattı. “Ankara, İstanbul, Konya, Eskişehir, Yozgat ve Sivas gibi önemli merkezlere Yüksek Hızlı Tren ile ulaşım sağlayabiliyor. Ayrıca hem karayolu hem demiryolu bağlantılarına sahip ve dünya standartlarında hizmet sunan Esenboğa Havalimanı bulunuyor” dedi.
Serbest bölgenin kurulmasıyla Ankara'nın, küresel tedarik zincirleri ve lojistik ağlarıyla daha entegre hale geleceğini belirten Baran, bu adımın şehrin stratejik konumunu güçlendireceğini söyledi.
Serbest bölge hem üretimi hem de istihdamı artırır
Baran, serbest bölgenin Ankara’ya sağlayacağı katkının sadece ekonomik değil, istihdam açısından da önemli olduğunu vurguladı. Özellikle üniversiteleri ve yoğun göç alan yapısıyla genç nüfusu barındıran Ankara’nın, serbest bölge sayesinde istihdam olanaklarını artırabileceğini ifade eden Baran, “Yaklaşık 350 bin üniversite öğrencisinin eğitim gördüğü şehrimizde, gençlerimiz serbest bölgenin artıracağı iş hacmi ile yeni iş imkânları bulabilir. Bu adım, yatırımcıların Ankara’ya olan ilgisini de artıracaktır” diye konuştu.