Asgari ücret belirleme sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, mevcut tespit sisteminin işlevini yitirdiğini söyledi. Millet Haber Ajansı’ndan Sümeyye Aksu’ya konuşan Arslan, Türkiye’de ücret politikasının hem çalışanlar hem ekonomi yönetimi açısından sürdürülemez hale geldiğini ifade etti.
Hak-İş’in ellinci yılı dolayısıyla düzenlenen etkinliklerin, yalnızca bir kutlama değil, çalışma hayatının geleceğine yönelik kapsamlı bir değerlendirme süreci olduğunu hatırlatan Arslan, 18 Kasım’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı “Türkiye Buluşmaları” programının da bu kapsamda önemli bir aşama olduğunu belirtti. Arslan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın reform süreçlerine ilişkin mesajlarının konfederasyon açısından memnuniyet yarattığını dile getirdi.
Asgari ücret ortalama ücrete dönüştü
Arslan, SGK’nın 2025 verilerine göre çalışanların yüzde 50,57’sinin asgari ücretli olduğunu, bunun yaklaşık sekiz buçuk milyon kişiye karşılık geldiğini belirtti. Bu oranın gelişmiş ekonomilerde yüzde sekiz–on aralığında seyrettiğini söyleyen Arslan, Türkiye’de asgari ücretin fiilen “ortalama ücret” haline geldiğini ifade etti. Asgari ücretin tanımı gereği en düşük ücret olması gerektiğini hatırlatan Arslan, bu işlevin artık kaybolduğunu dile getirdi.
Özel sektörde çalışanların asgari ücret üzerinden gösterilip ücretin kalan kısmının elden ödenmesinin yaygınlaştığını belirten Arslan, vergi istisnasının kötüye kullanıldığını ve bunun ciddi bir kayıt dışılık ve istatistik sorunu yarattığını söyledi. Arslan, ücretin yıl içinde hızla eridiğine dikkat çekerek, “Asgari ücret yıl başında yirmi iki bin lira iken yıl sonu itibarıyla on altı bin liralık alım gücüne düşüyor” dedi.
“Bu yapıyla adil ücret belirlenemez”
Arslan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısıyla sağlıklı karar alamayacağını belirterek hükümet ve işveren ağırlığının işçi temsilcilerini etkisiz bıraktığını söyledi. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın “masaya oturmayacağız” açıklamasına destek veren Arslan, “Komisyon yapısı değişmezse Hak-İş de masada olmayacak. Bu durumda süreç meşruiyetini kaybeder” ifadelerini kullandı.
Kayıt dışılık uyarısı
Türkiye’de kayıt dışı istihdamın OECD ortalamasının üzerinde olduğunu belirten Arslan, özellikle ev işçilerinin kayıt altına alınması yönünde yürütülen çalışmalara dikkat çekti. Kayıt dışılığın vergi kaybına, haksız rekabete ve sosyal güvenlik sisteminde baskıya yol açtığını söyleyen Arslan, “Bu bir memleket meselesidir” değerlendirmesinde bulundu.
Arslan, asgari ücret sürecinin sağlıklı bir sosyal diyalog mekanizması olmaktan çıktığını ifade ederek, “Aralık geldiğinde herkes rolünü oynuyor ama sonuç değişmiyor. Türkiye’nin objektif kriterlere dayalı, yıl içinde güncellenebilen yeni bir sisteme ihtiyacı var” sözleriyle çağrısını yineledi.





