Dursun Erkılıç

Ankara Kalesi’nin batı yamacında yer alan “Dışhisar” ve Dışhisar’dan Anafartalar Caddesi’ne uzanan Hisaraltı-Hisarönü-Kaledibi semti, 19. yüzyıl sonlarında Angoralı zengin Rum, Ermeni ve Yahudi ailelerin yaşadığı önemli bir yerleşim alanıydı. Ancak 1916 yılında yaşanan büyük yangınla birlikte bu alan tamamen yok olmuş ve tarihî kaynaklarda “Hisarönü Yangını-Harik Mahali” olarak kayıtlara geçmiştir. Yangın sonrası boşalan mahalle, Ankara’nın kentsel dönüşüm sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Yangın sonrası boşalan Hisarönü Mahallesi dönüşümün başlangıç noktası oldu.

Hisarönü Mahallesi, 19. yüzyıl Osmanlı Angorası’ndan 20. yüzyıl Cumhuriyet Ankara’sına geçişte hem toplumsal hem de mekânsal açıdan büyük bir değişim yaşamıştır.

Angora, Ankara ve yangın 1920'lerde yanan bölgeler.

Erken Cumhuriyet dönemi planları Ankara’da yeni bir şehircilik anlayışı başlattı

Çankaya Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mehmet Tunçer’in verdiği bilgilere göre; Cumhuriyetin ilanıyla birlikte Ankara’nın başkent oluşu, şehirde planlı gelişmenin önünü açtı. Bu gelişmeler yalnızca Yenişehir bölgesinde değil, aynı zamanda Hermann Jansen’in planladığı alanlarda da etkili oldu. Özellikle Ulus Tarihi Kent Merkezi (TKM) kapsamında Bankalar Caddesi, Anafartalar Caddesi ve çevresi, bu dönüşümden doğrudan etkilendi.

583 sayılı yasa ile 400 hektarlık alan kamulaştırılmış, bunun 300 hektarı uygulanmış ve Lörcher Planı bu alanın 150 hektarını değerlendirmiştir. Ancak aynı anda yürürlüğe giren farklı planların etkisiyle, Eski Şehir bölgesi kimi araştırmalara göre ihmal edilmiş; mülkiyet sorunları, küçük parsel yapıları ve alanın eğimli yapısı nedeniyle bu bölgede imar çalışmaları yavaş ilerlemiştir.

Angora, Ankara ve yangın Solda Hisar, ortada Azize Tereza kilisesi, sağda Yeğenbey cami minaresi....(1916 Ankara yangını sonrası)

Yangın alanları modern kent dokusunun temelini oluşturdu

1916 yangın alanları, Cumhuriyet döneminde konut gelişimi için bir potansiyel olarak değerlendirildi. Bu alanlarda 1. Ulusal Mimarlık akımının etkisiyle kuleli, neoklasik cepheli ve özgün plan tipolojilerine sahip yapılar inşa edildi. Böylece yangınla yok olan eski mahallelerin yerini çağdaş bir kent yapısı aldı.

Ayrıca 1929 yılında yaşanan Tahtakale ve Balıkpazarı yangını sonrasında da Ulus Hali inşa edildi ve Anafartalar Caddesi modern bir alışveriş merkezi kimliğine büründü.

Jansen planlarıyla mahalle ölçeğinde bahçe şehirler kuruldu

Hermann Jansen’in hazırladığı Ankara İmar Planı çerçevesinde, Ulus’un yakın çevresinde yer alan Hacıbayram, 1929 yangın alanı ve Hacıdoğan Mahallesi gibi yerlerde olduğu gibi, Tez Alanı olarak tanımlanan yangın bölgesinde de mahalle ölçeğinde bahçe şehir anlayışı ve yapı bazında kentsel tasarım çalışmaları gerçekleştirildi.

Bu dönemde yürürlükteki 1298 sayılı Ebniye Kanunu'nun kaldırılması da önemli bir dönüm noktası oldu. 16 Şubat 1924’te yürürlüğe giren 417 sayılı Ankara Şehremaneti Kanunu ile birlikte Ankara Şehremaneti kurulmuş, kentsel planlama süreçleri hız kazanmıştır.

Lörcher Planı Ankara’nın imar geleceğine yön verdi

1924-1925 tarihli Lörcher Planı yalnızca Kızılay’ın değil, Ankara’nın tümünün planlı şekilde gelişmesini sağlamıştır. Bu plan, kendisinden sonra gelen tüm imar çalışmalarını yönlendirmiş; modern Ankara'nın temellerini atan ana belgelerden biri olarak kentsel dönüşümde belirleyici olmuştur.

Yangınlarla şekillenen Eski Ankara, bu planlar sayesinde yalnızca bir tarihsel alan olmaktan çıkarak, Cumhuriyet’in modern şehircilik vizyonunun somutlaştığı bir bölge haline gelmiştir.

Psikiyatrist Yurdakul: Çocukluk travmaları, yetişkinlikte ölümcül davranışlara dönüşebiliyor
Psikiyatrist Yurdakul: Çocukluk travmaları, yetişkinlikte ölümcül davranışlara dönüşebiliyor
İçeriği Görüntüle

Angora, Ankara ve yangın. Yangında yok olan Valteriye Rum mahallesi (Hisaraltı kesimi)

Muhabir: Dursun Erkılıç