Söz konusu sınıflandırmaya ilişkin Der Spiegel, daha önce yalnızca Almanya'nın belirli bölgelerindeki eyalet dernekleri resmen ‘kanıtlanmış aşırı sağcı aşırılıkçı örgüt’ olarak tanımlanan Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) Alman istihbaratı tarafından hazırlanan bin 100 sayfalık raporla söz konusu değişikliğe gidildiğini yazdı. Karar ile parti faaliyetlerinin daha geniş kapsamlı izlemeye tabi tutulmasının önünü açılırken AfD’nin 'belirli nüfus gruplarını eşit yurttaşlıktan dışlamayı ve onları anayasa dışı bir biçimde ikincil konuma indirmeyi hedeflediği' ifade edildi.

Reuters'in aktardığına göre iç istihbarat teşkilatı tarafından yapılan açıklamada “Parti içinde hakim olan etnik ve soy temelli halk anlayışı özgür demokratik düzenle uyumlu değildir,” denilerek “Belirli nüfus gruplarını topluma eşit katılımdan dışlamayı, onları anayasayı ihlal eden bir muameleye tabi tutmayı ve böylece onlara yasal olarak ikincil bir statü vermeyi amaçlamaktadır” ifadeleri kullanıldı.

Siyasi ve hukuki etkileri olabilir

AfD'nin 'aşırılık yanlısı' sınıflandırmasıyla birlikte, partinin kamuoyundaki meşruiyetine zarar getirmekle birlikte, partinin devlet kurumlarında görev alma şansını azaltabilir, devlet yardımlarına erişimini kısıtlayabilir ve ileride anayasa mahkemesi kararıyla kapatılmasına kadar uzanabilecek hukuki süreçleri tetikleyebilir.

Arjantin'de 7.4 büyüklüğünde deprem Arjantin'de 7.4 büyüklüğünde deprem

Göçmen politikalarıyla birinci parti oldu

AfD, 2013 yılında kurulmasının ardından Avrupa Birliği ve ortak para birimi Euro’ya karşı olan tutumuyla kamuoyunda yer edinmiş, daha sonrasında ise özellikle göç ve mülteci meselesindeki tutumuyla Almanya’nın kimi bölgelerinde birinci parti oldu. Göçmen karşıtı politikalar ve milliyetçi söylemlerle birlikte AfD, Thüringen, Saksonya ve Brandenburg gibi eyaletlerde birinci parti oldu.

Kaynak: Haber Merkezi