CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Kent Uzlaşısı soruşturması kapsamında 1 yıl 10 gün cezaevinde kaldıktan sonra Halk TV’de Kürşad Oğuz’un sorularını yanıtladı. Özer, tutuklanmasının ardından verdiği ilk röportajda, soruşturmanın yalnızca kendisiyle sınırlı kalmayacağını öngördüğünü hatırlattı ve barış sürecinin başlamasıyla Kent Uzlaşısı meselesinin ikinci plana atıldığını söyledi.

İmralı muamması: Yayman, 'Gitmedim' dedi; MA, heyetin gidip döndüğünü haberleştirdi
İmralı muamması: Yayman, 'Gitmedim' dedi; MA, heyetin gidip döndüğünü haberleştirdi
İçeriği Görüntüle

CHP’den diğer partilere geçen belediye başkanlarının transferleriyle ilgili de konuşan Özer, AKP’nin bu adımlarla hâlâ güçlü olduğunu göstermek istediğini belirtti. Özer, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkça vurguladığı “halk iradesi” kavramına atıfta bulunarak, “Hiç kimse halktan alınmayan bir yetkiyi kullanamaz” dedi.

Yerine atanan Esenyurt kayyumunun bir yılda yaptığı değişikliklere de tepki gösteren Özer, “Müdürleri değiştirdi, iç sürgünler yaptı. Kayyumla Esenyurt en az 10 gün geriye gitti” ifadelerini kullandı. Barış süreciyle kayyum uygulamalarının sona ermesi gerektiğini belirten Özer, Esenyurt kayyumunun kaldırılması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurduklarını söyledi ve bu adımın Türkiye genelindeki kayyum uygulamalarının sonlanmasına zemin hazırlayacağını vurguladı.

Özer, “Terörsüz Türkiye” sürecine destek verdiğini ifade ederken, demokrasi sorunlarının da çözülmesi gerektiğini belirtti. Cezaevindeyken yazdığı makaleleri kitaplaştırmayı planladığını söyleyen Özer, en çok Esenyurt’un hak ettiği şekilde yönetilememesine ve barış sürecine katkı sağlayamamasına üzüldüğünü dile getirdi.

Son olarak iktidara çağrıda bulunan Özer, “Toplumun bir tarafını dışlayarak barış yapılamaz” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi