Selim Ercan
Elips TV’de Dursun Erkılıç’ın sunduğu “İşimiz/Gücümüz” programının konuğu olan felsefeci, şair ve Nanoist Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Umut Yaşar Abat, felsefenin bireyin yaşamındaki işlevine dikkat çekti. Felsefeyi “bireyin kendini ve dünyayı anlama çabası” olarak tanımlayan Abat, herkesin bir yaşam felsefesine sahip olduğuna inandığını belirtti.
“Felsefe sadece akademik bir alan değil, aynı zamanda gündelik hayatımızı anlamlandırma biçimidir” diyen Abat, düşünmenin bir ayrıcalık değil, bir gereklilik olduğunu vurguladı. Günümüzde felsefeye mesafeli yaklaşan toplumların, eleştirel düşünmeden uzaklaştığına ve sorgulama yetisini kaybettiğine dikkat çekti.
Felsefeyle ilgilenmenin bireyin zihinsel ve ruhsal gelişimine büyük katkı sağladığını ifade eden Abat, şiir ile felsefe arasında da derin bir bağ olduğunu söyledi: “Şiir, düşüncenin sezgiyle birleştiği alandır. Şiirlerime felsefi düşünce hep sızmıştır.”
Kant’ın “Ebedi Barış” fikrine de değinen Abat, bu düşüncenin bugün daha da güncel hale geldiğini söyledi: “Dünyanın dört bir yanında yaşanan çatışmalar, bu metni yeniden düşünmeye ve tartışmaya davet ediyor.”
Nanoist, düşünceyle edebiyat arasında bir köprü kuruyor
Nanoist Edebiyat ve Felsefe Dergisi’ni kurarken temel motivasyonunun düşünsel ve estetik üretimi bir araya getirmek olduğunu belirten Abat, “Amacımız düşünceyi erişilebilir kılmak” dedi. Edebi ve felsefi içerikler arasında kurulan dengeye özen gösterdiklerini söyleyen Abat, okuyuculardan gelen geri bildirimlerin derginin gelişiminde önemli bir rol oynadığını da vurguladı.
Klasik felsefi metinleri güncel sayılarda işlemelerinin okuyucularda yeni farkındalıklar yarattığını belirten Abat, özellikle gençlerin bu içeriklere ilgi göstermesinden memnun olduklarını ifade etti.
Nanoist’in ilerleyen sayılarında etik, yapay zekâ, edebiyat ve çevre gibi güncel temaların daha fazla yer bulacağını da duyurdu.
Sanatın düşünceyle buluştuğu noktada daha güçlü bir etki doğar
Kültür ve sanat etkinlikleri üzerine de değerlendirmelerde bulunan Umut Yaşar Abat, son dönemde Ankara’da bu alanda ciddi bir hareketlilik gözlemlediğini söyledi. Felsefi içeriğe sahip etkinliklerin kitlenin düşünsel katılımını artırdığını dile getiren Abat, Nanoist olarak bu etkinliklerde özgün bir çizgi izlediklerini belirtti.
KIBATEK gibi kurumların etkinliklerinin edebiyat ve felsefenin toplumla buluşması açısından önemli olduğunu vurgulayan Abat, “Bu tür platformlar düşünsel üretimin kamusallaşmasına zemin hazırlıyor” dedi. Önümüzdeki dönemde Ankara dışında farklı şehirlerde de Nanoist etkinlikleri planladıklarını açıklayan Abat, “Sanat ve felsefeyi birleştiren çalışmalarımızı daha geniş kitlelerle paylaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
