Selim Ercan
Şevket Bülent Yahnici, Ankaralılığın yalnızca coğrafi bir aidiyet değil, aynı zamanda bir kültürel bilinç olduğunu belirtti. Ankara'nın tarihî ve kültürel değerlerinin korunmasının, bu bilincin bir sonucu olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.
Ankara Kalesi: Tarihin ve kültürün canlı temsilcisi
Yahnici, Ankara Kalesi'nin sadece bir turistik alan değil, aynı zamanda şehrin kültürel hafızasının bir parçası olduğunu vurguladı. Kale çevresindeki altyapı eksikliklerinin, bölgenin potansiyelini engellediğini belirterek, bu sorunların çözülmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, kale çevresindeki zanaatların yaşatılması için somut olmayan kültürel mirasın desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Bağcılık ve bağ evi kültürü
Yahnici, Ankara'nın bağcılık ve bağ evi kültürünün, şehrin sosyal ve kültürel yapısının önemli bir parçası olduğunu belirtti. Günümüzde bu geleneğin unutulmaya yüz tuttuğunu ancak Güdül, Ayaş, Beypazarı gibi bölgelerde hala yaşatıldığını söyledi. Bu kültürün korunması ve gelecek nesillere aktarılması gerektiğini ifade etti.
Ankara’nın manevi temelleri: Ahilik ve Seymenlik
Yahnici, Ahilik ve Seymenlik gibi geleneklerin, Ankaralılığın manevi temellerini oluşturduğunu belirtti. Bu kültürlerin, hoşgörü, liyakat ve dayanışma gibi değerleri ön plana çıkardığını ifade etti. Bu geleneklerin yaşatılmasının, şehrin sosyal dokusunun güçlendirilmesine katkı sağlayacağını söyledi.
Betonlaşma ve yeşil alan ihtiyacı
Yahnici, Ankara'nın hızlı büyümesiyle birlikte yaşanan betonlaşmanın, şehrin estetik yapısını olumsuz etkilediğini belirtti. Şehrin yeşil alanlarının artırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, kültürel ve sanatsal etkinliklerin desteklenmesi gerektiğini ifade etti.