Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in, PKK/KCK üyeliği suçlamasıyla tutuklu yargılandığı davada savcılık, tutukluluğun devamını talep etti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tanık beyanlarının alınmasının ardından savcı, Özer’in üzerine atılan suçun ciddiyeti nedeniyle cezaevinden çıkmasının uygun olmadığını belirtti. Özer ise savunmasında suçsuz olduğunu ve barış sürecinin önemine vurgu yaptı.
Aleyhte ifade veren tanık Erkan Çakır’ın “'Pekeke' diyor, biz 'Pekaka' diyoruz. Buradan bile örgüt üyeliği belli” sözleri dikkat çekti.
Duruşmaya siyasetçiler de katıldı
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Marmara Cezaevi karşısındaki salonda görülen duruşmaya Ahmet Özer tutuklu olarak getirildi. Duruşmayı CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İBB Başkanvekili Nuri Aslan, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve Dilek Kaya İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu bazı partililer takip etti.
Tanık Çakır’dan tartışmalı iddialar
Dava kapsamında ifade veren tanıklardan biri de CHP’nin eski Muş Gençlik Kolları Başkanı Erkan Çakır oldu. Daha önce “CHP kurultayında şaibe” davasında da tanıklık yapan Çakır, Özer’in PKK destekçisi olduğunu ileri sürerek, “Kürt’üm ama Türklük üst kimliktir. Ne mutlu Türk’üm diyene. Özer’in özerklik isteyen konuşmalar yaptığı ortada” dedi.
Çakır’ın ifadesinde en dikkat çeken bölüm ise hâkimin “Üyeliğe ilişkin bilgiye dayalı mı konuşuyorsunuz?” sorusuna verdiği şu yanıt oldu:
“Ahmet Özer 'Pekeke' demiştir, biz 'Pekaka' diyoruz. Buradan bile örgüt üyesi olduğu bellidir.”
Avukat ve Özer’den tepki: “Mesnetsiz, çelişkili, yalan”
Ahmet Özer, Çakır’ın ifadesine sert tepki gösterdi. “Bu kişi kamuoyunca meczup olarak bilinen bir yalancıdır. Hakkında açtığım dava nedeniyle aramızda husumet var” diyen Özer, Çakır’ın pek çok belediyeye ve kanaat önderine sosyal medya üzerinden hakaret ettiğini savundu.
Özer’in avukatı Hüseyin Ersöz ise tanığın yargılandığı başka suç dosyaları olduğunu hatırlatarak “Mahkemede kendini aklamaya çalışırken yeni suçlar işledi” ifadesini kullandı.
“Bu dava barışın samimiyet testidir”
Ahmet Özer, savunmasında davanın sadece kendisini değil, Türkiye’nin toplumsal barış arayışını da ilgilendirdiğini söyledi. “Silahların susmasıyla yeni bir sürece girildi ama ben hâlâ tutukluyum” diyen Özer, barış sürecinde yaşanan bu çelişkiye dikkat çekti.
Özer, “Bu dava barış için bir samimiyet testidir. Birileri barış sürecini savunurken beni içeride tutuyorsa çelişki vardır” dedi.
“Cumhurbaşkanı benim sloganımı kullanıyor ama ben yargılanıyorum”
Gazeteci Muratcan Altuntoprak’ın aktardığına göre Özer, savunmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da dolaylı göndermede bulundu:
“‘Adlarımız farklı olsa da soyadımız Türkiye’ sloganı bana aittir. Bunu son bayramda Cumhurbaşkanı da kullandı. Benim sloganımı kullanan biri varken ben terör örgütü üyeliğinden yargılanıyorum. Bu vicdana sığar mı?”
Tutukluluğun devamı istendi
Tanık beyanlarının ardından duruşma savcısı, Özer’in “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçunun niteliğini gerekçe göstererek tutukluluk halinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti duruşmayı tanık dinlemeleriyle sürdürürken, nihai kararın ilerleyen celselerde verileceği belirtildi.