Papa 14. Leo'yu taşıyan uçak, 12.23'te Ankara Esenboğa Havalimanı'na indi. Papa 14. Leo, havalimanında Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve yetkililer tarafından karşılandı.
Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo'nun gün içinde Anıtkabir'i ziyaret etmesi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde görüşmesi planlanıyor.

İlk durak Anıtkabir oldu
Papayı havalimanında Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un da yer aldığı heyet karşıladı.
Uçaktan indikten sonra beraberindeki heyetle Anıtkabir'e doğru yola çıkan Papa, Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istirahatgahına ulaştı. Mozoleye çelenk bırakıp, saygı duruşunda bulunan 14'üncü Leo, buradan Misak-ı Milli Kulesi'ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı. Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi'ni de gezen 14'üncü Leo, Anıtkabir Özel Defteri'ne, "Türkiye'yi ziyaret edebilmiş olmam için Tanrı'ya şükrediyorum ve bu ülkenin ve halkının üzerine bolca barış ve refah lütfu diliyorum" notunu yazdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Papa 14'üncü Leo'yu resmi törenle karşıladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vatikan Devlet Başkanı Papa 14'üncü Leo'yu resmi törenle karşıladı.
Erdoğan ve Leo'nun yerlerini almalarının ardından iki ülkenin milli marşları çalındı. Törende, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı tüfekli gösteri yaptı. Tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerlerin de yer aldığı törende, 21 pare top atışı yapıldı. Papa Leo, Muhafız Alayı Tören Kıtası'nı 'Merhaba asker' diyerek selamladı. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Leo, birbirlerine heyetlerini takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Leo, merdivenlerde Türkiye ve Vatikan bayrakları önünde tokalaşarak basın mensuplarına poz verdi.
Ankara’ya gelen Papa 14. Leo, Anıtkabir'i ziyaret ediyor. pic.twitter.com/cw3nNm3Yhk
— Elips Haber (@elipshaber) November 27, 2025
İstanbul ve İznik programı
28 Kasım Cuma günü Papa 14. Leo İstanbul'da ilk olarak Harbiye'deki Saint Esprit Katolik Kilisesi'nde (Kutsal Ruh Katedrali) piskoposlar, rahipler, diyakonlar ve ruhani görevlilerle biraraya gelecek ardından da Fransız Fakirhanesi'ni ziyaret edecek.
Papa 14. Leo, 28 Kasım'da Bursa'nın İznik ilçesini de ziyaret ederek burada bir ayin yönetecek.

Papa 14. Leo'nun uçağı en çok takip edilen uçuş oldu
Vatikan Devlet Başkanı ve Katollik Kilisesi'nin ruhani lideri Papa 14. Leo llk resmi dış gezisi kapsamında Ankara'ya geldi. Papa 14. Leo'nun Türkiye ziyareti için bindiği uçak Flightradar24'te en çok takip edilen uçuş oldu. Papa 14. Leo'nun Türkiye ziyaretinde ilk durağı Ankara oldu. Papa’yı taşıyan uçak saat 12.30’da Ankara Esenboğa Havalimanı’na indi. Papa’yı taşıyan ITA Airways’e ait EI-INA kuyruk tescilli Airbus A320 tipi uçak yerel saatle 07.58’de Ankara’ya gitmek üzere Roma’dan havalanmıştı. Uçak havalandıktan bir süre sonra uçak takip sistemi Flightradar24'te en çok takip edilen uçuş oldu.
Türkiye'ye gelen Papa 14. Leo'nun uçağı en çok takip edilen uçuş oldu pic.twitter.com/ge4nVGnO3G
— Elips Haber (@elipshaber) November 27, 2025
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Papa ile görüşmemiz verimli geçti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ile heyetler arası görüşmenin ardından davetlilere hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle;
"İnsanlığın ortak vicdanını ilgilendiren güncel meseleleri ele aldık"
Katolik dünyasının ruhani lideri, Vatikan Devlet Başkanı Saygıdeğer Papa 14. Leo, ülkemizdeki diplomatik misyonların değerli temsilcileri, çok kıymetli misafirler, hanımefendiler, beyefendiler; sizleri şahsım, ülkem ve milletim adına en kalbi duygularımla, hürmetle selamlıyorum.
Saygıdeğer Papa 14. Leo'yu ve heyetini ülkemizde misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bir kez de sizlerin huzurunda kıymetli misafirimiz ve heyetine ülkemize hoş geldiniz diyorum. Kendilerinin göreve başladıktan sonra ilk yurt dışı seyahatini Türkiye'ye gerçekleştirmesini her bakımdan çok anlamlı buluyorum. Bu müstesna ziyaretin Türkiye ile Vatikan arasındaki köklü ilişkilerin dostluk, iş birliği ve karşılıklı anlayış temelinde güçlenmesine katkı sağlamasını canı gönülden temenni ediyorum. Başta bu salondan yansıyanlar olmak üzere ziyaret boyunca Türkiye'den verilecek mesajların Türk-İslam dünyasına, tüm Hristiyan coğrafyasına ulaşacağına, dünyada barış umutlarını daha da artıracağına yürekten inanıyorum.
Kıymetli misafirimizin ziyareti bölgesel ve küresel olaylar bağlamında son derece kritik bir zamana tekabül ediyor. İnsanlığın yön arayışının hızlandığı, küresel düzeyde belirsizliklerin arttığı, Asya'dan Afrika'ya, Latin Amerika'dan Doğu Avrupa'ya gerilimlerin tırmandığı bir dönemde gerçekleşen ziyaretin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını ümit ve arzu ediyorum.
Nitekim bugün verimli geçen ikili görüşmemizde küresel barışın ve istikrarın tesisi konusundaki gözlemlerimizi ve ortak beklentilerimizi paylaştık. İkili münasebetlerimizin yanı sıra insanlığın ortak vicdanını ilgilendiren güncel meseleleri ele aldık. Göçe zorlanan insanlara sahip çıkmak kadar, insanları göçe zorlayan sebeplerin ortadan kaldırılmasının da önemine dikkat çektik. Çatışmalar, insani krizler, yoksulluk, adaletsizlik ve iklim değişikliği gibi küresel sınamalar karşısında barışı savunan, adaleti önceleyen, merhameti esas alan bir yaklaşım etrafında buluştuğumuzu görmekten şahsen büyük bir bahtiyarlık duydum.
"100’e yakın kilise, manastır ve ibadethanenin restorasyonunu tamamladık"
Kıymetli dostlar. Burada öncelikle bir hususun altını çizmek istiyorum. Türkiye olarak üç kıtanın kalbinde doğu ile batıyı birleştiren, farklı kültür ve inançlar arasında köprü olan istisnai bir konuma sahibiz. Biz her fırsatta vurguladığım gibi ilhamını çift başlı Selçuklu kartalından alan, yüzü ve yönü hem doğuya hem batıya dönük bir ülkeyiz. Bin yıldır vatanımız olan bu topraklarda her ırka, dine, mezhebe, kökene mensup insanlar hiçbir endişe, hiçbir baskı olmadan özgürce yaşamıştır.
İstanbul'a, Hatay'a, Mardin'e, Diyarbakır'a, birçok şehrimize gittiğinizde camilerle birlikte kilise ve sinagogları yan yana görürsünüz. İstanbul'da Aya İrini Müzesi ve Neve Şalom Sinagogu, Trabzon'da Sümela Manastırı, Van'da Akdamar Müzesi ve daha nicesi… İşte bu ortak yaşam kültürümüzün tanıklarından sadece birkaçı. Göreve geldiğimiz 2002 yılından bu yana 100’e yakın kilise, manastır ve ibadethanenin restorasyonunu tamamladık. Bunların bir kısmının açılışına bizzat iştirak ettim. Yıl sonuna kadar beş eseri daha ibadete açmayı hedefliyoruz.
"Tek bir insanımızın dahi ayrımcılığa maruz kalmasına müsaade etmeyiz"
Kültürel, dini, etnik farklılıkları bir ayrışma unsuru olarak değil, tam tersine bir zenginlik kaynağı olarak addediyoruz. Her bir insanımız dili, dini, mezhebi, etnik kökeni ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti'nin birinci sınıf vatandaşıdır. Tek bir insanımızın dahi ayrımcılığa maruz kalmasına müsaade etmeyiz.
Bunun temelinde ise “Yaratılanı Yaratan'dan ötürü seven,” kâinata sevgi ve şefkat nazarıyla bakan medeniyet tasavvurumuz vardır. Bakınız bundan 700 yıl önce Yunus Emre insanlığa nasıl sesleniyordu? "Cümle yaratılmışa bir göz ile bakmayan, halka müderris olsa hakikatte asidir." Aynı şekilde Hazreti Mevlana da Divan-ı Kebir'inde şöyle diyordu: "Bütün insanlarda aynı ruh vardır. Fakat bedenler, tenler yüz binlercedir. Dünyada çeşitli diller, lügatler var. Fakat hepsinin de anlamı birdir."

"Bu ülkenin Hristiyanlığın kökenleriyle ayrılmaz bağları vardır"
Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ise yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Papalık döneminin yurt dışı yolculuklarına ülkenizi ziyaret ederek başlamaktan memnuniyet duyuyorum. Bu ülkenin Hristiyanlığın kökenleriyle ayrılmaz bağları vardır. Yaşadığınız bu toprakların kültürel, sanatsal ve ruhani zenginliği farklı nesiller, gelenekler ve fikirler bir araya geldiğinde büyük medeniyetlerin şekillendiğini bizlere hatırlatmaktadır.
Yolculuğumun logosu olarak seçilen boğaz üzerindeki köprü imgesi ülkenizin özel rolünü çok güzel ifade etmektedir. Bir toplum çoğulculuğu varsa canlıdır. Oysa bugün insan toplulukları onları parçalara ayıran aşırı görüşler nedeniyle giderek daha fazla kutuplaşmakta ve bölünmektedir. Hristiyanların ülkenizin birliğine olumlu katkıda bulunmak istediklerini size içtenlikle temin ederim.
Aziz 23. Yonna Katoliklerin yeni cumhuriyetimizin devam eden kalkınma sürecinde dışlanmamaları için yorulmak nedir bilmeden çalışmıştır. İncil ve Katolik ilkeleri ışığında bu mantık yanlış bir mantıktır. Bu sözlerin günümüzdeki yankısı hala güçlüdür.
Saygıdeğer selefim bizleri başkalarının acısını hissetmeye yoksulların ve yeryüzünün çığlığına kulak vermeye davet ederek kayıtsızlığın küreselleşmesine karşı çıkmıştı. Bu bağlamda muhteşem köprünüzün imgesi de yardımcıdır. Tanrı da kendini göstererek yerle gök arasında da bir köprü kurmuştur.
Adalet ve merhamet şefkat ve dayanışmanın kalkınmanın gerçek ölçütleri olarak kabul edilmesini talep eder. Türkiye gibi dinin görünür bir rol oynadığı bir toplumda tanrının bütün çocuklarının onurunu ve özgürlüğünü korumak çok önemlidir. Hepimiz tanrının çocuklarıyız ve bu durumun kişisel, sosyal ve siyasi sonuçları vardır.
Birlikte çalışalım ki kalkınmanın yörüngesini değiştirelim ve insanlık ailemizin birliğine verilen zararı onaralım. Aile Türk kültüründe hala çok önemlidir. Toplumla birlikte yaşam için gerekli tutumlar ile ortak iyiliğe yönelik ilk ve temel duyarlılık tam da ailenin içinde olgunlaşmaktadır.
Tüketimci ekonomiler aldatıcıdır. Bu duruma sevgiyi ve kişisel bağlara değer veren bir kültürle karşılık vermeliyiz. İç yaşamımız ancak sevgiyle derinleşir ve kimliğimiz güçlenir. Aynı zamanda aile yaşamı içerisinde eşler arasındaki sevginin değeri ve kadınların katkısı çok özel bir biçimde ortaya çıkar.
Kadınlar eğitimleri ve mesleki, kültürel ve siyasi hayata aktif katılımlarıyla ülkenize ve ülkenizin uluslararası alandaki olumlu etkisine giderek daha fazla hizmet etmektedirler."




