MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Türkiye’nin “Terörsüz Türkiye” hedefini kapsayan süreci değerlendirdi. Sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, terörle mücadelenin salt askeri operasyonlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda demokratik kurumların güçlendirilmesi, ekonomik refah ve toplumsal dayanışmanın da bu sürecin temel bileşenleri olduğunu kaydetti.
Yıldız, açıklamasında Türkiye’nin jeopolitik konumuna işaret ederek, ülkenin üç kıta arasındaki stratejik köprü konumunun, terörle mücadeleyi yalnızca ulusal bir güvenlik meselesi olmaktan çıkarıp bölgesel güvenlik mimarisinin merkezine yerleştirdiğini ifade etti. Ayrıca Suriye ve Irak’taki otorite boşluğunun Türkiye’nin sınır güvenliği ve iç istikrarı üzerinde doğrudan etkileri olduğunu belirtti.
Terörle mücadelede yeni yaklaşım
Günümüzde terörün klasik hiyerarşik örgütlenme modelinden dijital ve hibrit tehditlere dönüştüğünü vurgulayan Yıldız, Türkiye’nin bu tehdide karşı Milli Siber Güvenlik Stratejisi ve Ulusal Terörle Mücadele Eylem Planı (2022–2025) ile hem askeri hem dijital güvenlik unsurlarını bütünleştirdiğini açıkladı.
Terörle mücadelenin başarı ölçütünün yalnızca örgütlerin bertaraf edilmesi olmadığını, vatandaş-devlet ilişkilerinde güven duygusunun güçlendirilmesiyle mümkün olacağını belirtti.
Demokratik ve ekonomik unsurlar ön planda
Yıldız, “Terörsüz Türkiye ideali, askeri operasyonların ötesinde; hukukun üstünlüğü, ekonomik refah, demokratik katılım ve toplumsal dayanışma ilkeleriyle temellendirilmiş bir devlet vizyonunu ifade etmektedir” dedi. Ayrıca, Türkiye’nin istikrarının Orta Doğu’dan Avrupa’ya uzanan geniş bir güvenlik ekosistemi üzerinde doğrudan belirleyici olduğunu vurguladı.
Uluslararası ve bölgesel boyut
Anadolu coğrafyasının enerji koridorları, ticaret ağları ve göç rotalarının kavşağında yer aldığını hatırlatan Yıldız, küresel güç dengelerindeki kaymaların Türkiye’nin istikrarını daha kritik hâle getirdiğini belirtti. “Yeni küresel ticaret, lojistik ve enerji koridorlarının ağırlık merkezi Atlantik’ten Asya Pasifik’e kaymıştır. Bu nedenle Türkiye’nin güvenliği ve istikrarı, bölgesel güvenlik mimarisinde merkezi bir öneme sahiptir” ifadelerini kullandı.
Terör olgusu, çağdaş devletlerin egemenlik, güvenlik ve toplumsal istikrar kavramlarını derinden sarsan çok boyutlu bir tehdittir.
— Feti Yıldız (@YildizFeti) December 11, 2025
Özellikle Soğuk Savaş sonrası dönemde uluslararası sistemin parçalı yapısı, devlet dışı silahlı aktörlerin güç kazanmasına zemin hazırlamış;
bu…




